HDP'ye 'terör örgütüne destek' tepkisi
Bazı HDP milletvekilleri ile yöneticileri, PKK saldırılarının ardından yaptıkları açıklamalar ve sosyal paylaşım sitelerinden yayınladıkları mesajlarla tepki topladı.
ANKARA (AA) - PKK terör örgütünün düzenlediği kanlı eylemler, tüm yurtta büyük bir infiale neden olurken, HDP'nin bazı milletvekili ve yetkililerinin terör örgütünü desteklediği izlenimini veren eylem ve mesajları dikkati çekti.
Bazı HDP milletvekilleri ile yöneticileri, PKK saldırılarının ardından yaptıkları açıklamalar ve sosyal paylaşım sitelerinden yayınladıkları mesajlarla tepki topladı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki illerdeki çatışmalarda şehit olan güvenlik güçleri için "etkisiz hale getirildiler" mesajını paylaşan bazı HDP'liler, Türk Silahlı Kuvvetlerinin halkın huzur ve güvenliği için PKK'ya yaptığı operasyonları da "devlet terörü" olarak nitelendirdi.
Bölge halkının desteğini alabilmek için, teyit edilmeyen bilgilerle, TSK'nın saldırıları sonrası açıklama yapan HDP'li yöneticiler, operasyonlarda yaşlı, kadın ve özellikle çocukların öldürüldüğünü iddia etti.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın, 4 Ağustos'ta parti genel merkezinde Emekli-Sen heyetiyle yapılan görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Irak'ın kuzeyindeki Zargeli köyünde hamile kadınların öldürüldüğünü söylemesinin ardından, partiye ve terör örgütüne yakın yayın organlarında, DAEŞ militanları tarafından Suriye'de katledilen hamile kadın ve çocukların fotoğrafları "TSK operasyonları sonrasında olmuş" gibi aktarıldı.
Tepki çeken bu yayınların ardından HDP'nin Zargeli köyüne gönderdiği heyet, söz konusu iddiayı teyit edemezken, bu söylemlere yansımadı.
HDP'lilerin PKK'yı desteklediği iddiaları
Twitter'dan yayınladıkları mesajlarla PKK'yı destekler nitelikte açıklamalar ve eylemlerde bulunan bazı HDP'lilerin, gelen tepkiler üzerine söylemlerini yumuşattıkları görüldü.
HDP Parti Meclisi üyesi Bercan Aktaş, 16 Ağustos'ta, Şemdinli'de PKK'lılarla çatıştığı sırada şehit olan özel harekat polisi Ahmet Çamur'a ilişkin Twitter'dan, "Şemdinli'de Polis Özel Harekat Komiseri Ahmet Çamur etkisiz hale getirilmiştir" ifadesini kullanmasının ardından, basında ve Twitter'da yer alan şiddetli ve yoğun tepkiler üzerine ifadesini geri aldığını açıkladı.
HDP Muş Milletvekili Burcu Çelik Özkan ise 8 Haziran günü Muş'ta partisince düzenlenen seçim kutlamasında, köy korucularını hedef alarak söylediği "Bu memleketten defolup gideceksiniz. Bize uzattığınız o keleşi (kalaşnikof silahı) size çevirmesini çok iyi biliriz" sözleri, basında geniş yer bulmasının ardından Twitter'dan yayınladığı mesajında, "Muş Sungu'da köy korucuları tarafından kalaşnikof ile tehdit ve darbedilmem sebebi ile şahsıma ve mücadeleme yapılan bu saldırı, söylemlerimin sertleşmesine sebebiyet vermiştir. Kişilere ithafen kullanmış olduğum söylemlerden ötürü tüm halkımızdan özür dilerim" ifadesini kullandı.
HDP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, 1 Haziran'da CNN Türk televizyonundan katıldığı canlı yayında, PKK'nın terör örgütü olmadığını savunarak, "Özellikle şunu belirtmek isterim.PKK bir terör örgütü değildir. Bahçeli'nin bunu artık bilmesi gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, 13 Ağustos'ta "Silopi gerçekleri" başlığıyla yayımladığı Twitter mesajlarında, "Devletin operasyonlarının asayiş ve halkın güvenliğiyle hiçbir ilgisi yoktur. Şiddetin hedefi doğrudan doğruya halktır. Operasyonlarda ölen, yaralanan, işkence görenlerin tümü genç-yaşlı Silopililerdir. Hiçbiri yabancı değildir" ifadelerini paylaştı.
HDP Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk de 7 Ağustos'ta yayımladığı Twitter mesajında, Silopi'de PKK'ya yönelik operasyonları "devlet terörü" olarak niteledi. Öztürk, "Silopi'deki devlet terörünü lanetle kınıyorum. Hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum" ifadesine yer verdi.
HDP Şırnak Milletvekili Feyyaz Sarıyıldız, polis güçlerinin 26 Temmuz'da düzenlediği operasyonda PKKsilahlarını teslim ederken suçüstü yakalanmıştı. Olay sırasında gözaltına alınamayan Sarıyıldız hakkında dokunulmazlığının kaldırılması için fezleke hazırlandı.
HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan da Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör örgütü PKK'ya yönelik başlattığı hava saldırılarına ilişkin, 26 Temmuz'da Yüksekova'da yapılan protesto yürüyüşünde söylediği, "PKK, Türkiye'yi ve Ortadoğu'yu güller bahçesine çevirmek için ortaya çıkmış barış ve halk hareketidir. Eğer PKK Türkiye'yi güller bahçesine çevirmek istemeseydi, PKK'nın öyle bir gücü var ki sizi tükürüğüyle boğar. Ateşle oynuyorsunuz, bu anlaşılmaz tekçi, zihniyetçi iktidar hırsından vazgeçin" sözleri nedeniyle PKK'ya destek verdiği için hakkında dokunulmazılığın kaldırılması yönünde fezleke hazırlanan diğer HDP'li milletvekili olmuştu.
Zeydan hakkındaki fezleke, Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 29 Temmuz'da hazırlandı.
"Sırtımızı YPJ'ye, YPG'ye ve PYD'ye yaslıyoruz"
HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul da sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabından 31 Temmuz'daki paylaşımında, "İnsani duygularını halı altına süpüren hükümete uyarımızdır; 90'lı yılların kazananı olmadı" ifadesine yer verdi. HDP Gaziantep Milletvekili Celal Doğan'ın, "Türk savaş uçaklarının vurduğu Zargeli köyünde katliamda 10 sivil yaşamını yitirdi, ölenlerden biri hamile kadın" paylaşımı dikkati çekti.
HDP Gaziantep Eş Başkanı Dilan Çetinkaya da 27 Temmuz'daki attığı tweette, "Korkmuyoruz. Sonunuz en büyük korkunuz olan kadınların elinden olacak" ifadesini kullandı.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 19 Temmuz'da Suruç'ta katıldığı programda, "Sırtımızı YPJ'ye, YPG'ye ve PYD'ye yaslıyoruz, bunu söylemekten ve savunmakta hiçbir sakınca görmüyoruz" ifadelerini kullanmış, bunun üzerine Anayasanın 83. maddesine istinaden "Dokunulmazlığının kaldırılması" istenmişti.
HDP Şanlıurfa Milletvekili Ziya Çalışkan da 31 Temmuz'da Adana'nın Pozantı ilçesinde teröristlerin İlçe Emniyet Müdürlüğü binasına düzenlediği ve 2 polisin şehit edildiği silahlı saldırı sırasında ölü ele geçirilen Ali Baybariz adlı teröristin Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde toprağa verilişine katılarak, "Dünya bunu anlıyor ama bu devlet anlamamıştır, kabul etmemiştir. Bugünlerde yaşadığımız çatışma ve savaş bunu gösteriyor. Toprağa verdiğimiz her yiğidimiz and olsun gençliğimiz, kadınlarımız, bunu onur ve şeref yükü olarak taşıyacağız ve bu şehitlerimize layık olacağız" demişti.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bu sözler nedeniyle Çalışkan hakkında "terör örgütü propagandası" yaptığı suçlamasıyla soruşturma açılmasına karar verilmişti.
HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım da partisinin önceki gün Nusaybin'deki bir etkinlikteki konuşmasında, "Bu savaş zalim ve mazlumun savaşıdır. Bu halk için canını veren çocuklarımızı savunmamız gerekir. Demokratik hakkımızı her alanda birliktelikle ortaya koymamız gerekir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın saltanatı için başlattığı bu savaşı halkların birlikteliğiyle yeneceğiz. Onları önderimizle samimi görüşmeye kabul ettirebiliriz" ifadesini kullanmıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.