Hanefi Bostan: 'Memurun gelirindeki erime yüzde 3.9'
Türk Eğitim-Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yola çıkarak yaptığı araştırmada, memur ailesinin aylık harcamalarının son bir yıl içinde gelirlerinden 86.1 TL daha fazla arttığı ortaya çıktı” dedi.
Bostan yaptığı açıklamada, “Konfederasyonumuz Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi’nin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yola çıkarak yaptığı araştırmada, memur ailesinin aylık harcamalarının son bir yıl içinde gelirlerinden 86.1 TL daha fazla arttığı ortaya çıktı. Buna göre 2015 yılında memur ailesi aylık 86 lira daha fakirleşirken, gelir düzeyindeki erime yüzde 3.9 olarak belirlendi” dedi.
Bostan, “Konfederasyonumuz Ar-Ge Merkezi tarafından bir ailenin zorunlu olarak tüketmek durumunda olduğu harcama kalemlerinin bir yıllık fiyat değişimleri, TÜİK’in aylık ve yıllık olarak açıkladığı veriler yoluyla karşılaştırıldı. Geçtiğimiz yıl ailenin zorunlu olarak tükettiği toplam 36 çeşit gıda ürününden 22 tanesinin enflasyonun üzerinde artış gösterdiği, 14’ünün fiyatının ise yıllık enflasyon paralelinde arttığı tespit edildi. Gıda harcamalarının yanı sıra ısınma, sağlık, haberleşme, eğitim, kültür ile çevre ve su giderlerinin de enflasyonun oldukça üzerinde zamlandığı görüldü” diye konuştu.
Gıda ürünlerinde yaşanan artışlara dikkat çeken Hanefi Bostan, “2015 yılında incelenen gıda ürünleri içerisinde en yüksek oranlı artış yüzde 57.9 ile yeşil soğanda gerçekleşirken, sırasıyla ıspanak yüzde 47.9, dolma biber yüzde 44, sivri biber yüzde 41.1, kuru soğan yüzde 37.9, çarliston biber yüzde 34.4, limon yüzde 32.3, mercimek yüzde 27.7, kabak yüzde 24.4, dana eti yüzde 23.4, domates yüzde 22.9, ayçiçeği yağı yüzde 20.7, patlıcan yüzde 20.3, marul yüzde 17, yumurta yüzde 16.2, koyun eti ise yüzde 15 oranında zamlandı. 2015 yılı için enflasyon yüzde 8.81 olarak gerçekleşirken, gıda fiyatlarındaki artış enflasyonu geride bıraktı” dedi.
MUAYENE, EĞİTİM, HABERLEŞME, ÇEVRE VE SU HARCAMALARI DA ENFLASYONU SOLLADI
Bostan, “Gıda harcamalarına ek olarak aylık çevre ve su giderleri yüzde 16.9, muayene ücreti harcamaları yüzde 13.6, haberleşme yüzde 12.3, eğitim harcamaları ise yüzde 10.7 zamlandı. Bu artışlara paralel olarak 4 kişilik bir alenin insanca yaşayabilmesi için gereken aylık en düşük harcama tutarı da yüzde 6.7’lik artışla 2014 yılı Aralık ayındaki 4.103,70 lira seviyesinden 2015 yılı Aralık ayı itibarı ile 4.366,11 lira seviyesine yükseldi. Böylece dört kişilik ailenin insanca yaşaması için gerekli olan aylık harcama tutarı, geçtiğimiz yıl içinde 262,41 lira artış göstermiş oldu. Buna karşın geçtiğimiz dönem imzalanan toplu sözleşme gereğince memur ve emekli maaşlarına 2015 yılında toplam yüzde 7.9 oranında artış yapıldı. 2014 Aralık itibarı ile ortalama 2230,91 lira olan ortalama memur maaşı da 176,31 liralık artışla 2015 yılı Aralık ayında 2407,22 liraya yükseldi” dedi.
Gelirdeki artışın gideri karşılamadığını ifade eden Bostan, “Genel itibarı ile değerlendirildiğinde maaşı ile dört kişilik ailesinin geçimini sağlamak zorunda olan bir memurun yapması gereken aylık harcama tutarı 2015 yılında 262,41 lira artarken gelirindeki artış 176,31 lirada kaldı. Böylece bir memurun aylık geliri ile gideri arasındaki fark 2015 yılında 86,1 lira daha artmış oldu. Başka bir ifade ile memur ailesi 2015 yılında aylık 86,1 lira, yani yüzde 3,9 daha fakirleşti” diye konuştu.
"MEMUR ACEMİ SENDİKACILARDAN KURTULMALIDIR"
Memurların acemi sendikacılardan kurtulması gerektiğini belirten Bostan, “2012 yılında toplu sözleşme sistemine geçilmiş olmasına rağmen imzalanan toplu sözleşmelerin memur ve emeklilerin gelirlerinde gerçek anlamda bir iyileşme sağlamadı. Bilindiği gibi 2012 yılından beri gerçekleştirilen üç dönem toplu sözleşme görüşmelerine de malum bir konfederasyon yetkili olarak katıldı. Plansız, programsız ve sistemsiz yürütülen pazarlıklar sonucunda her toplu sözleşmede memurlarımız kazanılmış haklarını kaybettiler. Günü kurtarmak, iktidara şirin görünmek ve memurları oyalamak üzere yapılan toplu sözleşme görüşmeleri de imza ve itiraz yetkisini tek başına elinde bulunduran bu konfederasyon nedeniyle memurların sorunlarının çözüldüğü yer olmaktan çok, memurların haklarının budandığı yer oldu. Konfederasyonumuz Türkiye Kamu-Sen’in yetkili olduğu 2002-2009 arasındaki 8 yıllık toplu görüşme döneminde memur maaşları, enflasyon ve zorunlu harcama kalemleri karşısında sürekli değer kazanırken, 2010-2016 arasındaki 6 yıllık süreçte bu kazanımların tamamına yakını eridi. Herkesin bildiği üzere 2013 yılında kararlaştırılan 2015 yılında memurlara verilecek enflasyon farkı konusu dahi 2015 yılındaki toplu sözleşmede memurlar aleyhine olacak şekilde değiştirildi ve bu yüzden memur ve emekliler, maaşları üzerinden yüzde 1,8 oranında zarar etti” dedi.
Memur ve emeklilerin gün geçtikçe fakirleştiğini söyleyen Bostan, “Geçtiğimiz yıl içerisinde memur ailesinin harcamaları da maaşına gelen zamlardan 86 lira daha fazla oldu. Zaten açık veren aile bütçesi geçen yıl bir önceki yıla göre aylık 86 lira daha fazla açık vermiştir. Bu, memur ve emeklilerimizin her geçen gün biraz daha fakirleştiğinin göstergesidir. Ülke ekonomisi büyürken, pasta büyürken, memurun ve emeklinin pastadan aldığı pay küçülüyorsa burada bir yanlışlık, bir adaletsizlik var demektir. Bir toplu sözleşme döneminde imzaladıkları kararın bile arkasında durmaktan aciz sendikacılarla memurlarımızın refaha kavuşması da, adil bir gelir dağlımı sağlanması konusunda mesafe alınması da imkânsızdır” dedi.
Bostan, “Bir ücret sistemi önermeyen, toplu sözleşme stratejisi olmayan, kulaktan dolma açık büfe taleplerle yapılan acemi sendikacılık, memurun sofrasından her gün biraz daha eksilmesine neden olmaktadır. Artık memurlarımız da cüzdanlarına, sofralarına dadanan bu acemi sendikaları görmeli ve toplu sözleşme masasına onları gerçek anlamda temsil edecek sendikaları göndermelidir” diye konuştu.
İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.