Gündemdeki konuları gazeteci, akademisyen ve aydınlar...

Gündemdeki konuları gazeteci, akademisyen ve aydınlar,

siyasi gündeme ışık tutacak cevap ve yorumlarıyla,

30 Mart yerel seçimlerinde sandıktan çıkacak

milli irade ve siyasi gündemi nasıl değerlendiriyorlar:

Gülen cemaatini eleştiren Başbakan Erdoğan, "Bunlar yıllarca bu ülkede dine, diyanete, her şeye saldıran CHP?ye şu anda oy istiyorlar. Bu ne çelişkidir? Sorarsanız siyasetle alakası yokmuş. Bunların hepsi birbiri ile ittifak yapabilirler ama AK Parti?nin tek ittifakı halk ve Hak" dedi.

MHP lideri, Erdoğan'ın ?Cemaat' eksenli suçlamalarının gerçeği yansıtmadığının altını çizerken, ?Başbakan ve zihniyeti bu konuyu Cemaat'in üzerine yıkmakla kendisini aklayamayacaktır. Çünkü bu kadar geniş çaplı bir dinleme ve gözetleme faaliyetinin küresel güç ve istihbarat örgütlerinden bağımsız icra edilmesi aklın inkârı olacaktır.? dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Ayrışmayacağız. Ben hükümeti eleştiriyorum diye sakın ha bu eleştirileri siz üstünüze almayın. 30'unda sandığa gideceksiniz. Elinizi vicdanınıza koyun öyle oy kullanın. Bu milletin büyüklüğüne, temizliğine güveniyorum. Bu millet, 7 düvele karşı mücadele etmiş bir millettir" dedi.

Devletin zirvesi dün Dışişleri Bakanlığı'ndan sızan tapelere kilitlendi. Meclis Başkanı ve bakanlar, sırları dünyaya servis edenleri ?casuslukla? suçladı.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek: Devlet güvenliğimizle, emniyetimizle alakalı konudur. Haince saldırı ve çabaların yargı önünde hesap vereceği bilinmelidir.

SADECE SURİYE İSTİFADE EDER

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç: Büyük bir rezalet yaşandı, alçaklık icra edildi. Devlete ihanet, açıkça casusluk var. Bundan sadece Suriye, El Kaide, IŞİD istifade eder.

ÜZERİNE ŞİDDETLE GİDİLECEK

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay: Buna cüret etmek, seçim öncesi ortalığı karıştırmak, çılgınlık. Üzerine gidilecek.

KENDİ NAMUSUNU TEŞHİR

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik: Akla ziyan, kabul edilemeyecek diplomatik, stratejik, milli menfaatlerimize karşı hıyanettir. Namusunu teşhirinden farklı değildir.

AÇIK BİR VATAN HAİNLİĞİ

İçişleri Bakanı Efkan Ala: Ortaya çıkan durum açık bir vatan hainliğidir. Bir ülkenin, devletin, milletin düşmanları ancak böyle şeyler yapabilir. Devlet de bu durumu ortaya çıkarır, çıkaracaktır.

OYNAYACAK HAİNLER VAR

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ: Bir takım güçlere uşaklık yapanlara, hainlere meydanı bırakmayız. Türkiye sıkıntıya girse zil takıp oynayacak hainler var.

CASUSLUK FAALİYETİ

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, dün internete düşen ses kaydıyla ilgili açıklama yaptı. Suriye'deki gelişmelerden dolayı Türkiye-Suriye sınırının ne kadar hassas olduğunun herkes tarafından bilindiğini belirten Gül şunları söyledi: "Bu olay büyük bir cüret ve hiç görülmemiş bir casusluk faaliyetidir.

MÜSAMAHA GÖSTERİLEMEZ

Bu faaliyeti kimler düşündü, organize etti, katkı verdi, muhakkak ortaya çıkarılacaktır. Buna müsamaha gösterilemez. Bu toplantılar, en üst seviyedeki devlet bürokrasisinin, profesyonellerin bir araya gelip bize yapacakları tavsiyeleri oturup konuştukları toplantılardır. Bu işe bulaşanlar kimlerse, kanunların emrettiği şekilde de cezalandırılacaktır."

Yiğit Bulut, "Biz gerekirse bu uğurda canımızı da veririz. Türkiye ya tam bağımsız olacak ya da 150 yıl daha bağımlılığa devam edecek. Devletin adına milletin vereceği karar çok önemli. Bu bir seçim değil, gelecekle ilgili atılacak bir adımdır" dedi.

Yiğit Bulut, 1699'da Karlofça Anlaşması'nı imzaladık, Osmanlı'nın sancağı yere düştü. Sadece Osmanlı sancağı yere düşmüyor, Peygamber Efendimizin sarı-siyah sancağını da yere düşürmek istediler. 1699'dan 2008'e kadar bizi ve doğuyu Batı yönetti. 2008'de kefenini giymeyi göze alan biri çıktı, 'IMF'yi Türkiye'den çıkarıyorum arkadaş' dedi. 2008'de Türkiye'den çıkardığı IMF 2001'de girmemişti Türkiye'ye, 1854'te girmişti, Osmanlı'dan. Osmanlı'nın borçlanmaya başladığı yıl, tam 100 yıl bu anlaşmanın borcunu ödedik, son taksit 1954'te bitti. IMF'yi Türkiye'den çıkardığı gece yanındaki birçok insan dahil, bürokrat, akademisyen, iş adamı Başbakana baskı yaptı, 'İmzala' diye. Ertesi gün Başbakan evine çekildi ve 'IMF'nin Türkiye'deki varlığı bitmiştir' dedi. IMF'yi Türkiye'den çıkarmak için bu kefeni giymek lazım?

Yiğit Bulut ,1946 ile 2003 arasında 2.5 trilyon dolar. 25 tane 100 milyon dolar. O kadar büyük bir para ki, İstanbul-Ankara arasındaki hızlı trenin maliyeti 5 milyar dolar. İktidarın bir tek sahibi var, o da Türk milleti. 30 yılda terörü besleyip 2 buçuk trilyon dolar paramızı çaldınız."

Mehmet Kırkıncı Hoca yaklaşan seçimler öncesi kesinlikle Ak Parti'yi desteklediğini açıklayarak Bediüzzaman Said Nursi'nin de CHP'ye karşı en büyük sağ parti olan Demokrat Partiyi açıkça desteklediğini belirtti..

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Youtube?un kapatılmasının nedenlerini açıkladı. Bakınız, 17 Aralık operasyonundan sonra bütün son yıllarda Türkiye?de yapılan ne kadar kirli, pis iş varsa, ne kadar tehdit, şantaj varsa bütün bunun arkasında bu paralel yapının olduğu ortaya çıktı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Gezi olayları, 17 Aralık operasyonu ve buralardaki yaşanan hadiselerin Türkiye?nin önünü kesme hareketleri olduğunu kaydederek, ?Türkiye?nin istikrarını, Türkiye?nin ekonomisini, Türkiye?nin huzurunu, Türkiye?nin birliğini bozma çabalarıdır bunlar. Türkiye?nin yolunu kesmek isteyen eşkiyalara Sorgun?dan 30 Mart?a Osmanlı ve Türk milletine yakışır bir cevap vermemiz lazım.

Bakan Davutoğlu, Devletin mahremine girmek isteyen ihanet odakları ile uğraşıyoruz" dedi? Bu ülkeyi ekonomik krizlerden sonra IMF kapılarında beklettiler. ?70 sente muhtacız? diyen başbakanlar gördü bu ülke. .."Ya Rab, bana bir feyzi kanaat ver ki, değil namerde merde dahi eyleme muhtaç. Bu ülkeyi namerde muhtaç eyleyenler utansın. Bir daha Türkiye?yi borç zilletine, namerde muhtaç olma zilletine boyun eğdirmeyeceğiz" diye konuştu.

Gazeteci-Yazar Hakan Albayrak, paralel yapıyı eleştirerek, ?Bir insanın mahremiyetine tecavüz ediyorsanız, onu telefondan dinliyorsanız ve buna 'ah vah' diyorsanız siz pornocusunuz. Porno budur. Pornocu abiler bize edep öğretmeye kalkıyor? dedi... Albayrak, ?Şimdi arkamızda dağ gibi Recep Tayyip Erdoğan var. Bu arada siyasi propaganda yapıyor diye düşünen varsa salondan çıksın. Çünkü sürekli propaganda yapacağım. Bunun için geldim. Seçim öncesi, aday falan değilim ama ülkemi seviyorum ve savunmak istiyorum. Ve burada Recep Tayyip Erdoğan'ın nasıl İslam kahramanı olduğunu anlatacağım. Fethullah Gülen'in ülkemize ne kadar ağır bir darbe olduğunu anlatacağım. Ülkemiz üzerinde ne kadar büyük bir tahribat yaptığını. Ben Türkiye'ye dönmek istiyorum ama belki bir sorun çıkar, ülkemin kılına zarar gelmesini istemem derken ne kadar yalancı ve riyakar olduğunu anlatacağım.

Albayrak,AK Parti'nin bu seçimlerde 1. parti olarak çıkması yetmez. Ezip geçmesi lazım. Sandıkların patlaması lazım. Ve biraz da Fethullah Gülen'den Allah razı olsun diyesim geliyor. Yüzde 39-40 civarı olurdu AK Parti'nin oyları bu seçimde 17 Aralık darbesi olmasaydı. Belki daha da düşerdi. AK Parti'yi sevmeyen var İslamcı olan var oy kullanmayanlar. Onlar hiç sandığa bile gelmeyecekti ama şu an da yerel seçimlerde oy patlaması yaşanması bekleniyor? diye konuştu.

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Dışişleri Bakanı makamı gibi devletin en hassas güvenlik konularının ele alındığı bir mekanda gerçekleştirilen çok gizli mahiyetteki böyle bir toplantının izlenerek, görüşmelerin kamuoyuna servis edilmesi Türkiye?nin ulusal güvenliğine yönelik alçakça bir saldırı, bir casusluk faaliyeti ve son derece ağır bir suçtur. Bu olay, ülkemizin karşı karşıya bulunduğu siber ve elektronik saldırı tehditlerinin boyutunu gözler önüne sermektedir. Bunu yapan ihanet şebekeleri devletimizin ve milletimizin düşmanlarıdır" denildi.

Ahmet Taşgetiren, Ak Parti?nin yüzde 50?si varsa, öteki tarafta da yüzde 50 varmış. Eee?

Ak Parti?nin yüzde 45?i olacaksa öteki tarafta da yüzde 55 olacakmış.

Eeee?

Yani Ak Parti yüzde 45-50 almakla fazla kostaklanmamalıymış, öteki tarafta olan yüzde 50-55 bir gerilirse memleketi yaşanmaz hale getirirmiş.

Aman Alahım, ne tehditler?.

Ben en çok, şu Ak Parti?nin dışındakileri bir cephe halinde toplama işinin çarpıklığına hayret ediyorum.

Nasıl yani, CHP?ye verilen oylarla, MHP?ye, BDP?ye, HDP?ye, SP?ye, BBP?ye, Hüda Par?a verilen oylar aynı yere mi gidiyor? Aynı anlamı mı taşıyor?

Bu memlekette yumruğunu balyoz gibi görenden geçilmiyor. Ama boşuna.

Tayyip Erdoğan meydan meydan dolaştı, milleti ile kalbi bağlarını tazeledi, yeniledi ve sandığın namlusuna sürdü.

İş bilenin kılıç kuşananın.

Tayyip Erdoğan gibi dua alın, ninelerle dedelerle kucaklaşın, bebelere dokunun, annelerin sevgilerine muhatab oluin, sizin de olsun.

Kumpasa prim yok beyler. Kumpasa prim yok artık Türkiye?de...

Ali Bayramoğlu, son üç ayda yaşanan gerginliğin sorumlusu olarak cemaati gösterdi. Oluşturulan gayri meşru zeminin pek çok siyasi ve kalem tarafından kullanılmasına dikkat çekti.

Markar Esayan vatana ihanet sızdırmasını açıkça üstlenebilecek bir şey olmadığını fakat bu süreçte arkasında paralel medyanın olduğu ve ona da destek veren Doğan medya olduğunu aktardı.

Ahmet Kekeç, öncesinde adaylık için pek istekli gözükmeyen Sarıgül, birden bire aday olmasını paralel yapının elindeki malzemeleri sunarak ikna ettiğini söyledi.

İbrahim Kiras, Türk halkının vesayete karşı iradesini savunduğunu ve bu doğrultuda milletimizin tavır içinde olduğunu söyledi.

Kurtuluş Tayiz, CHP muhalefeti seçmenini ayakkabı kutusuna hapsederek geniş bir siyaset yapmalarını engellediğini ifade etti. Gayrimeşru bir yolda seçime gidilmesini muhalefetin tabanını daralttığını söyledi? 31 Mart sabahı cemaat-CHP- ve MHP koalisyonu için ağır bir yenilgi olacak.

Nuh Albayrak, ortak paydada birleşenlerin meşru bir mücadele içinde olmadıklarını söyledi. Miting alanlarında tek argümanın ayakkabı kutusu olmasını kötü bir sınav olduğunu ifade etti.

Ahmet Taşgetiren, Kılıçdaroğlu?nın ses kayıtlarının medyaya yansımadan önce kendi Suriye politikasında kullandığını ve ana muhalefetin Suriye politikasının Türkiye eksenli değil, Esed yanlısı olduğunu açıkladı.

Yusuf Ziya Cömert, paralel medyada tipik bir durum olduğunu vurguladı. Cömert, bu kirli malzemeyi yapmadıklarını söylüyorlar ama baklava börek gibi yediklerini söyledi.

Hasan Karakaya, Suriye?nin Türk uçağını düşürdüğünde Suriye?yi haklı olarak görenler, bugün Türk uçaklarının Suriye uçağını düşürmesine karşı çıktıklarına dikkat çekti.

Hasan Karakaya, 26 Mart?ta internete düşen Ekrem Dumanlı?ya ait olduğu ses kaydını okudu. ?Bu ses kaydının kimin hangi tarafta olduğunu gösteriyor? dedi.

?Bizim en temel vasfımız nedir biliyor musun? Biz hiçbir yere bağlı değiliz. Eğer bir yere bağlı olsaydık kendi devletimize bağlı olurduk. Allah devletimize zeval vermesin ama ona da bağlı değiliz. Eğer ona bağlı olsaydık (ne Afganistan?da, ne bilmem nerede) herhangi bir faaliyette bulunamazdık. Biz dünyada sırtımızı dayayacak hiçbir fani güce, hiçbir fani oluşuma, hiçbir fani oluşuma dayamadık. Zaten dayadığımız gün bittiğimiz gündür.?

Mustafa Karaalioğlu, yapılan ihanetin gözü dönmüşlük sınırlarını aştığı olarak yorumladı.

Mehmet Ocaktan, Başbakan?ın cemaate karşı sert konuşmasını eleştirenler vardı fakat bu ihanet tablosu ile Başbakan?ın ne kadar haklı olduğunu gördüğümüzü ifade etti.

Mustafa Kartoğlu, vatana ihanetin yolsuzlukları önleme gibi bir meselede olmadıklarını gösterdiğini ifade etti.

Yusuf Ziya Cömert, ihanetin iki ucu olduğuna dikkat çekti. Bir ucu ihanet ise diğer ucunda da sadakat olduğunu söyledi.

Melih Altınok, bu yapının kolektif delilikleri nasıl gerekçelendirdiklerine merak ederek sorduğu soruya verdikleri cevap şu oldu: ?kullanılan araçlar bazen hakikaten yaşam pratiklerinize, dini inancınıza uymasa da mübahdır. Çünkü amacınız haklı sizin.?

Zaman yazarı Etyen Mahçupyan, Hükümeti hedef alan 17 Aralık operasyonundan sonra Gülen grubuna eleştirileri ile gündeme gelen Mahçupyan, yerel seçimlere çok kısa bir süre kala net konuştu:Oyumu Erdoğan'a vereceğim? Bu yükselişin önüne geçmek için AK Parti'den daha ilerici, reformist ve demokrat olmanız gerekir. Öyle bir parti yok şu an ortalıkta. O zaman bu AK Parti ile daha ne kadar yaşayacağız diye sorabilirsiniz. Ben 2002'de ilk kazandığı zaman en az 4 seçim daha alır demiştim. Bu gözüken bir sosyolojiydi. Şu anda önünde en az 10 yıl daha var.

Hasan Aksay, CHP adayları da bir alem. İstanbul Adayı, Kanal İstanbul?u, Hava Alanı inşaatını iptal edecekmiş. Bir kere, bunlar belediye değil, devlet işidir. Yetki dışı vaat mi olur!

Bu gariplikler nerden doğuyor? Batı hayranlığından. Gözü dışarıda, milletine kör! Aşağılık duygusu bukalemunlaştırıyor. Batıcı yapıyor! Maocu yapıyor! Hale bak! ABD?li Twitter, mahkeme kararımızı tanımıyor. Allah?a hamdolsun ki hükümetimiz, ?Ben sana tanıtırım!? diyor. ?Aman ha!? diyen gazeteler de tanıyacaklar.

Pazartesi günleri yazdığım için bugünden, bu seçimimizin, bütün neticeleriyle milletimiz, ümmetimiz ve insanlık için hayırlı neticeler doğurmasını; aziz milletimizin, bu önemli imtihanı, dikkat, gayret ve fedakarlıklarla, daha üstün imkanlar doğuran seviye kazandırmasını; liyakatimizi yükseltmesini; istikrar ve huzur içinde kalkınıp, mazlumlara yardımcı olma gibi büyük nasipler ihsan etmesini, Allah?tan niyaz ediyorum.

Selim Elçi, adanapost

adanapost01@gmail.com 

30.03.13, Adana