Gripten korunmak için "turşu tüketin" önerisi
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülay Koçoğlu, grip ve benzeri enfeksiyonlara karşı turşunun ve suyunun tüketilmesini önerdi.
SİVAS (AA) - Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülay Koçoğlu, içerisindeki probiyotikler sayesinde grip ve benzeri enfeksiyonlara karşı koruma sağlayan turşunun ve suyunun tüketilmesini önerdi.
Koçoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk mutfağının önemli damak tatlarından turşunun sağlığa yararlarının olduğunu söyledi.
Sebze ve meyvelerin birçok yararlı etkisinin turşuda da bulunduğunu belirten Koçoğlu, "Turşu çok fazla su içermesi dolayısıyla kilo yapıcı etkileri az. İçerisinde yüksek oranda lif bulunan sebze ve meyvelerden turşu yapıldığından da lifler aynen kalarak kişiye fayda sağlıyor" dedi.
Koçoğlu, mayalanma esnasında turşuda yararlı bakterilerin de çoğaldığını vurgulayarak, "Probiyotik dediğimiz bu bakterilerin sağlık açısından çok faydası var. Bunlar bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Turşu, içerisinde bulunan probiyotik bakteriler sayesinde kişiyi grip ve benzeri enfeksiyonlardan koruyor. Probiyotik bakteriler aynı zamanda bağırsak florasını da olumlu yönde değiştirerek kanserden korunmaya yardım ediyor" diye konuştu.
Asitli ve gazlı içecekler yerine turşu suyu tüketilmesini öneren Koçoğlu, "Özellikle lahana, kırmızı pancar ve salatalık turşusu besin değeri açısından daha iyi" ifadesini kullandı.
- Turşunun fazlası da zarar
Turşu yapıldığında bazı vitaminlerin de yok olduğuna dikkati çeken Koçoğlu, şunları kaydetti:
"C vitamini dayanıksız bir vitamin olduğu için turşuda ne yazık ki kalmıyor. A vitamininin ön maddesi de çok az kalıyor. Yani turşu yapıldığında sebze ve meyvelerde C vitamini yüzde 100'e yakın oranda, A vitamininin de yarıdan fazlası kayboluyor. B vitamini de turşunun bekletme süresine göre azalıyor. Yani turşuların vitamin açısından çok önemli bir katkısı yok. Turşularda potasyum, kalsiyumun, magnezyum da az miktarda bulunuyor. Turşunun en büyük dezavantajından biri de çok fazla tuz içermesi. 100 gram turşuyla ortalama 6 gram tuz alınmış oluyor. bu durum, kalp, hipertansiyon, kronik böbrek hastalarında sorun yaratabilir. Tuz tüketiminin artması mide kanseri, kemik erimesi gibi birçok hastalığın artmasında rol oynuyor. Ülkemizde de tuz tüketimi çok fazla olduğu için biraz daha dikkatli tüketilmeli."
Hazır turşularda fermantasyonu (mayalanma) hızlandırmak adına birtakım kimyasal asitler kullanıldığını belirten Koçoğlu, bu asitlerin de mide asit salgılarını uyararak ülseri bulunan hastalarda problem yarattığını söyledi.
Koçoğlu, hazır turşu yerine doğal yollarla yapılan turşuların tüketilmesini tavsiye etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.