Gölgelerin savaşı

Gölgelerin savaşı
Ekonomi yönetimi içerisinde yaşanan GAZ-FREN tartışması asıl ayrılığı perdeliyor.Hükümetin makyajlı verilerle süslediği ve en çok övündüğü...



Ekonomi yönetimi içerisinde yaşanan GAZ-FREN tartışması asıl ayrılığı perdeliyor.

Hükümetin makyajlı verilerle süslediği ve en çok övündüğü konuların başında gelen ekonomideki cilalar döküldükçe, tartışmalar da derinleşiyor. Ekonomik büyümenin durmaya yaklaşması ?gaz-fren? tartışmalarını alevlendirirken, kullanılan zehir zemberek ifadeler ?meselenin başka bir boyutu da mı var?? sorusunu akla getiriyor.

Hükümet ile Çankaya arasındaki ?kavga? giderek derinleşiyor. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan?ın Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı?ya yönelik sarf ettiği zehir zemberek cümleler, Hükümet ile Çankaya krizinin geldiği boyutu bir kez daha gözler önüne serdi. Merkez Bankası?nın bağımsızlığından dem vurulduğu bir dönemde, Çağlayan?ın Başçı?ya yönelik;?Haddi bil?, ?Memurumuzsun?, ?Getirmesini bildiğimiz gibi götürmesini de biliriz? anlamına gelecek sert ifadeleri dikkat çekti.

Ekonomi yönetimi arasında uzun bir süredir devam eden?gaz-fren? kavgası yeni bir boyut kazandı. AKP hükümetinin küresel taahhütlerinden birisi olan Merkez Bankası?nın ?bağımsızlığı? konusu, bu taahhüdü en iyi bilen ?birisi? tarafından yerle bir edildi. Ekonomi BakanıZafer Çağlayan, ?Uçaktan indik karayoluyla gidiyoruz? diyen Merkez BankasıBaşkanı Erdem Başçı?yı öyle cümlelerle itham etti ki akıllara ziyan. Başçı?nın hükümetin bir memuru olduğunun altını çizen Çağlayan: ?Herkes yerini haddini bilecek. Merkez Bankası hükümetin kararnamesiyle atanan veya görevden alınacak olan biridir. Merkez Bankası kanunu da hükümet yazar değiştirir ya da değiştirmez? dedi.

Kılıçlar çekildi

Çağlayan?ın bu cümleleri, normal zaman ve şartlarda karşılaşılacak bir durum değildir. Ya bu cümleleri söyleyen ya da bu cümlelere muhatap olan görevinden ayrılmak zorunda kalırdı. Ancak kılıçlar çekildiği için her ikisi de koltuğunda oturuyor. ?Gaz-fren? kavgası Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı arasında yaşanıyor gibi görünse de gerçekte öyle değil. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan?ın her seferinde Başçı?ya sahip çıkması ve Babacan?ın da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül?e yakın duran bir isim olması ?gaz-fren? kavgasının boyutlarının nerelere uzandığını gösteriyor. Başbakan Erdoğan da geçtiğimiz günlerde ?Bir Başbakan olarak asla frene basılmasına taraftar değilim? demişti. Bu kareyi de koyduğumuzda fotoğraf kendisini daha iyi anlatıyor. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, kendi hükümetinin en fazla savunduğu Merkez Bankası?nın?bağımsızlığı? konusunu tartışmalı bir hale getirecek açıklamaları Başbakan Erdoğan?a rağmen yapamaz. Yani Çağlayan, ancak Erdoğan?dan aldığı destekle Başçı?ya bu ithamlarda bulunabilir. Diğer yandan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da geçtiğimiz günlerde Erdem Başçı?nın dünyanın en iyi Merkez BankasıBaşkanı seçildiğini belirterek, ?dünya bunu görüyor, olanı biteni görüyor ama muhalefet ve bazı kesimler hala bunu görmüyor? diyerek, Zafer Çağlayan?a ve onu destekleyen Erdoğan?a göndermede bulunmuştu.

Ekonomideki kötüye gidiş de tetikliyor

Hükümet ile Çankaya arasında yaşanan kriz, hükümet içerisindeki bu hararetli tartışmayı alevlendirse de, ekonomideki gerçeklerin göründüğünden çok daha kötü olması da yangına odun taşıyor. TÜİK?in açıkladığıverilerin güvenilirliğinin sorgulanması ve bu verilere dayanarak makyajlı bir ekonomik tabloyu vatandaşın önüne koyan hükümet, bunu bir başarı hikayesi olarak takdim etti. Ancak, ekonomide yaşanan kötüye gidiş artık makyaj da tutmuyor. Böyle olması, hükümet içindeki farklı görüşleri birbirine düşürürken, hoşgörüyle bakmayı da engelliyor.

 

Sadettin İNAN

Milli Gazete

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.