Göklerin Fatihi Bu Bayrak Benim

Tekmil turnalar kanat vurur sarp yamacımda
boz bulutları çalkalarım hoyrat başımda
ben Toros'um, heybetimden utanırım.
Kardeşimdir Erciyes, Palandöken;
şeyhim Hira;
saftayım, huzurda, huşuyla yanyana.
Nice bin acıya, zulme tanığım;
nice bin şehitle yatarım koyun koyuna.

Eteğim, taşsız bir mezar:
Çukurova.
Namus derdi, iman selameti, bekası milletin;
şehadete koşan, Allah'a adanmış bu can benim:
Mekke'den, Malazgirt'e oradan İstanbul'a
bu serhat, bu destan, bu zafer benim..

Bar bağlamış bağrımda türkülerin yarası
gelin çığlığı, ana feryadı;
bağlarım, bayırlarım, cümle kan
camilerimi yıkan, kitabımı yakan
bu kafir ensedeki kılıç benim.

Mühür vurur gibi ahret sandığına
tertemiz bedenini gömüp toprağa
cennetin kapısına yarışan, cennetlere yaraşan
bu millet, bu ümmet benim.

Şimdi gerdim gökyüzünü davul kasnağına
yüklensin yetimler zafer tokmağına
yarılmıyorsa gök sorun hesabını.
Şakımayan bülbülü kovun dalımdan
şimdi sel olma vakti, ırmaklar çıksın yatağından
bu kutlu rüzgardan bir tek yaprağını
saklayan her ağacı sökün toprağımdan.

Yediveren üzümlerin bakılsın şırasına
otağ kurulsun, küllensin ocağım
mor ışıklı oklar kavis alsın semada
yiğitler dökülsün zurnalarla meydana
keklikler, üveyik, sığırcık ve turacım
rahvan atım, kedim, tavuğum, sarı buzağa
bu ova, bu sofra, bu toy bizim.

Ben bir dağım; yalnız çekerim acımı
mağaramlarımda hissederim en derin sancımı
kar inip de örtündüğüm ak yorganımı
domur domur terimle çözer ağlarım.

Bak, bir yıldız yaklaşıyor aşkla hilale,
mübarek kanımızla aynayız istikbale,
şimdi onurla yaşamak var, dönüş yok geriye;
göklerin fatihi bu bayrak benim.

Ahmet Yürekli

Kaynak: