GDO konusunda endişeye gerek yok
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker GDO'lu ürün konusunda "Toplumun endişe etmesine gerek yok" dedi.
İSTANBUL (AA) - Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker "Gelişen Sekiz Ülke"nin (D-8) 5. Gıda Güvenliği Tarım Bakanları Toplantısı'nın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Eker, "Geçtiğimiz günlerde GDO'lu mısır unu ele geçirildi. GDO tehlikesi şu anda ne seviyede?" sorusuna şu cevabı verdi:
"Bahsedilen olayda birisi sahte bir belgeyle ithalat yapmak istiyor ve bu, gümrükte yakalanıyor. Yaklaşık 3 ay önceki hadise. Türkiye'ye insan gıdası olarak tüketilmek üzere GDO'lu ürün ithal etmek ve üretmek ağır ve şiddetli müeyyidesi olan bir suçtur. Bunlar sıkı sıkıya takip ediliyor. Burada da zaten gümrükte yakalanmış, yani piyasadan toplanan bir ürün değil. Bu anlamda Türkiye'de tüketicilerin ve toplumun endişe etmesine gerek yok."
Bakan Eker'e, bazı gazetelerde "zehirli pirinç" başlığıyla verilen habere ilişkin değerlendirmesi de soruldu. Gönen Çayı'nın Devlet Su İşleri tarafından yapılan su analizlerinde herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığını belirten Eker, şöyle konuştu:
"Ergene ve Gönen ile ilgili olarak, sulamanın yüzde 95'i Meriç'ten, yüzde 5'i Ergene'den yapıldı. Ergene Havzası Koruma Eylem Planı kapsamında yine Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından izleme ve kontroller yürütüldü, Tarım Bakanlığı olarak da kullanılan suyun kalitesindeki değişiklikler düzelmiş bir şekilde kontrol edildi. Şu ana kadar hem kalite hem de nitrat kirliliği açısından kontrol ediliyor. En son kontrol amaçlı olarak Ergene bölgesinden 68 pirinç örneği alındı, analizleri sürüyor. Gönen'den de 18 yeni örnek alındı. Herhangi bir şey çıktığında biz bunu kamuoyuyla paylaşırız."
Eker, Ergene'de esasında kirliliğin 2001, 2002 yıllarında olduğunu aktararak, o ve ondan sonraki dönemlerde bile yapılan tetkiklerde ürünlerde herhangi bir problemin tespit edilmediğini söyledi. Gıda ile ilgili çok kolay şekilde yargıda bulunulduğundan yakınan Eker, "Bununla hem tüketicilerin zihinleri karıştırılıyor hem de üreticiye zarar veriliyor" dedi.
Eker, kaçak etlerin piyasaya sürüldüğü iddialarına ilişkin soruya da "Gümrükte yakalanmış. O da piyasa için değil antrepolarda başka ülkelere ihraç etmek üzere getirilmiş, depoda tutulmuş, depo hırsızlığı olmuş... Sağlık ve hijyenle ilgili bir şey çıkmadı. Türkiye'nin içine ithal edilmek üzere gelmiş sağlıksız bir şey değil" yanıtını verdi.
D-8'in her yıl düzenlediği gıda güvenliğiyle ilgili tarım bakanları toplantısının bu yıl Türkiye'nin ev sahipliğinde gerçekleştirildiğini anlatan Eker, toplantıda Türkiye'nin son 10 yılda tarımda sağladığı gelişmeler hakkında bilgi verdiklerini söyledi.
Eker, dünyanın 21. yüzyılda en çok gıda ve enerjiyi konuşacağını dile getirerek, bu konuya dikkat çekmek ve D-8 başta olmak üzere küresel anlamda açlıkla mücadelenin önemine vurgu yapıp, bu konuyla ilgili geliştirilebilecek projelere değindiklerini söyledi. D-8 üyesi ülke bakanlarına Türkiye'nin uluslararası kamuoyuna da katkı sağlayabileceği, özellikle 3 alanla ilgili tecrübelerini aktardıklarını belirten Eker, şunları kaydetti:
"Birincisi tohum konusunda kaydettiğimiz gelişmeler... Türkiye dünyanın 3. tohum gen bankasını kurdu. 100 binin üzerinde tohum çeşidini muhafaza ediyoruz. Bu alanda Türkiye büyük bir potansiyele, güce ve kapasiteye sahip oldu. İkincisi özellikle kırsal kalkınma alanında kaydedilen gelişmeler... Üretilen tarımsal ve hayvansal ürünlerin muhafaza kapasitesinin geliştirilmesi, bunların işlenmesi ve paketlenmesiyle ilgili tesislerin kurulması konusuna 2006'da başlattığımız bir projeyle Türkiye'de yaklaşık 1 milyar lira kaynak aktardık. Türkiye genelinde küçük ve orta boy işletme ölçeğinde 5 bin 500 tesis tamamladık.
Bir de gıda israfı dünyada en çok karşılaşılan problem. Yılda 1,3 milyar ton gıda israf ediliyor. Bunlarla 1 milyar aç insanın karnının doyması mümkün. Bununla ilgili de Türkiye 2013 Ocak'ta ekmek israfının önlenmesine yönelik bir kampanya başlattı. Burada sadece 1 yıl içerisinde 2-2,5 milyar liralık bir tasarruf sağladık. Bu tür israfı önleme kampanyalarının pratik olarak mümkün olabildiğini gördük."
Eker, Türkiye'nin 23 milyar dolarlık tarım hasılasını 6-7 yıl içerisinde 61 milyar doların üzerine çıkardığına ve tarımsal hasıla bakımından Avrupa'da 4. sıradayken birinci sıraya geldiğine dikkati çekerek, bu gelişmenin Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından yayın haline getirildiğini ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.