FETÖ'nün sözde "İncirlik Üssü mahrem imamı" sahte kimlikle hücre evi kiralamış
- Kararda, sanığın FETÖ mensuplarının saklanması için "gaybubet evi" olarak adlandırılan hücre evini sahte kimlikle kiraladığı belirtildi
- Tanık B.T'nin ifadesinden:
- "Sanık kendisini bana İbrahim Yılmaz ismiyle tanıtarak 2014-2017'de yöneticiliğini yaptığım binadan daire kiralamıştı. Ben sanığın adının M.K. olduğunu sonradan öğrendim. Bu şahsın kiraladığı eve 8-16 yaşındaki çocuklar gelirdi. Ayrıca akşamları grup halinde kadınlar ve erkeklerin farklı zamanlarda gelip gittiklerine şahit oldum"
ADANA (AA) - SATUK TOPALOĞLU - Adana'da, FETÖ/PDY davasında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 9 yıl 9 ay hapse mahkum edilen sözde "İncirlik Üssü mahrem imamı" hakkındaki gerekçeli kararda, sanığın örgüt mensuplarının saklanması için sahte kimlikle "gaybubet evi" olarak adlandırılan hücre evi kiraladığı belirtildi.
11. Ağır Ceza Mahkemesince eski öğretmen M.K. hakkında hazırlanan 23 sayfalık gerekçeli kararda, FETÖ/PDY'nin yapısı, işleyişi, mali kaynakları, kamu kurumlarına sızma stratejisi, "kendisinden olmayanlar" üzerinde oluşturduğu baskı ve darbe girişimiyle ilgili bağlantısı gibi ayrıntılara yer verildi.
Kararda M.K'nin, örgüt içi tayine tabii tutularak Kayseri, Diyarbakır ve Adana'da FETÖ ile iltisaklı kurumlarda çalıştığı, "üst düzey" ve aktif örgüt mensuplarıyla arasında HTS kayıtlarının bulunduğu, "Abdülsamet" kod adıyla İncirlik Üssü'ndeki subaylardan sorumlu mahrem imam konumunda faaliyet göstererek örgüte eleman temin ettiği bildirildi.
Sanığın örgütsel bağı kuvvetlendirmek, korumak, sırların deşifre olmasını engellemek amacıyla çeşitli talimatlar verdiği anlatılan kararda, M.K'nin yargılama safhasında inkar etmesine karşın FETÖ/PDY'nin şifreli haberleşme programı ByLock'u kullandığının teknik verilerle tespit edildiğine de yer verildi.
- Sahte kimlikle hücre evi kiralamış
M.K'nin FETÖ içinde verilen görevleri sorgulamaksızın kabul ederek örgütle organik bağını ortaya koyduğu ve örgütle süreklilik gösterecek şekilde ilişki içinde olduğu belirtilen kararda, tanık B.T'nin de ifadelerine yer verildi.
B.T, sanık M.K'yi tanıdığını belirterek, şunları anlattı:
"Sanık kendisini bana İbrahim Yılmaz ismiyle tanıtarak 2014-2017'de yöneticiliğini yaptığım binadan daire kiralamıştı. Ben sanığın adının M.K. olduğunu sonradan öğrendim. Bu şahsın kiraladığı eve 8-16 yaşındaki çocuklar gelirdi. Ayrıca akşamları grup halinde kadınlar ve erkeklerin farklı zamanlarda gelip gittiklerine şahit oldum. Darbe girişiminden sonra eve misafir olarak gelenler bir anda kesildi."
Diğer tanık B.S. de 2003'te, sanığın öğretmenlik yaptığı dershanede kendisiyle tanıştığını aktararak şunları kaydetti:
"M.K'nin yönlendirmesiyle haftada bir 'abi' denilen kişilerin ders çalıştırması için FETÖ'nün evlerine gittim. Üniversite sınavı sonrası yaptığım tercihlerde M.K'nin yönlendirmesiyle kimya bölümünü okudum. Üniversite eğitimi aldığım yerde yine örgütün evlerinde kaldım. 2008'de okulu bitirip Kayseri'ye döndüğümde M.K. beni örgüte ait dershanede işe aldı. Dershanede çalışanlar haftanın iki günü toplanıyordu. Bu toplantıların birisi dershanede diğeri evlerde oluyordu. Toplantılarda 'himmet' ve 'kurban bağışı' adı altında para toplanıyordu. Bizden örgütün yayın organları olan Zaman gazetesi ve Sızıntı dergisine abone olmamız isteniyordu, bunları yapmadığımız takdirde dershanede çalışamazdık."
- İnkar odaklı savunmaya üst sınırdan ceza
Kararda, ByLock tespit tutanağı, tanık beyanları, sanığın örgüt elebaşının talimatı sonrası Bank Asya'da aktif katılım hesabı açtırdığı, örgüt mensuplarıyla irtibatı dikkate alındığında FETÖ üyesi olduğunun anlaşıldığı, M.K'nin inkar etmesine rağmen ByLock kullandığının tespit edildiği, bu nedenle de sanığa üst sınırdan 9 yıl 9 ay hapis cezası verildiği ifade edildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.