Esed yerine DAEŞ'e öncelik verilmesi PYD'ye yaradı
Suriye'de yaklaşık 5 yıl önce demokratik taleplerini dile getiren halkın, Esed rejimince silahla bastırılmaya çalışılması ve ardından başlayan iç savaş, Rusya, İran, ABD ve Batılı müttefiklerinin olaya müdahil olmasıyla adeta içinden çıkılmaz bir hale geldi.
GAZİANTEP (AA) - Başta ABD ve bazı Batılı ülkelerin, "Beşşar Esed'in devrilmesi" yerine bu konudaki önceliklerini terör örgütü DAEŞ'ten yana kullanmaları, baştan bu yana rejiminin yanında duran Rusya'nın da bu kararı desteklemesi, PYD'ninSuriye'nin kuzeyinde oluşturmak istediği "Kürt kuşağı"na zemin hazırladı.
Suriye'de yaklaşık 5 yıl önce demokratik taleplerini dile getiren halkın Esed rejimi tarafından silahla bastırılmaya çalışılması ve ardından başlayan iç savaş, Rusya, İran, ABD ve Batı'lı müttefiklerinin olaya müdahil olmasıyla adeta içinden çıkılmaz bir hal aldı.
Esed'e karşı oluşan muhalif güçlerin geçen süreçte bir türlü birlikteliği sağlayaması ve 620'nin üzerindeki bu irili ufaklı grupların birbirleriyle mücadelesi de rejime zaman kazandırdı.
"Suriye'de kalıcı barış için Esed'in gitmesi gerektiği" yönündeki beyanlarına rağmen bu konuda hiçbir şey yapmayan bazı ülkeler ise diplomatik ve askeri baskı yerine tercihlerini bu ülkeye silah ticaretinden yana kullandı.
Suriye'deki savaşın seyri aslında Irak'ta kurulan DAEŞ'in bir anda ülkede ortaya çıkmasıyla değişti. Sivil insanlara yönelik katliamların ve kimyasal silah kullanımının belgelenmesi nedeniyle tüm dünya ülkelerinin Esed'in gitmesi yönünde hemfikir olduğu bir dönemde ortaya çıkan DAEŞ, Suriye'de adeta bütün dengeleri değiştirdi.
DAEŞ'in Suriye'nin büyük bölümüne yayılması ve yaptığı katliamlar, 'gitti gidecek' denilen rejimin işine yaradı. O tarihe kadar Esed için askeri operasyon düşünmeyen ABD ve müttefikleri, DAEŞ için hemen harekete geçti. Terör örgütünün hakim olduğu bölgeler bombalandı, DAEŞ'e yönelik kısa sürede uluslararası koalisyon oluşturuldu. Sadece Şam ve çevresinde tutunabilen Beşar Esed ise bu durumu fırsata çevirdi, baştan beri kullandığı terör argümanını daha da sağlamlaştırmaya çalıştı.
DAEŞ'in güneyden kuzeye ilerlemesi ve Kobani'yi ele geçirmeye çalışması da PYD'ye dış desteği artırdı.
Bu durumu fırsata dönüştüren terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD, DAEŞ ile mücadele adı altında bölgede yaşayan Türkmen ve Arapları tehditle yurtlarından etti.
Rusya, Esed'in koltuğunu sağlamlaştırdı
Yıllarca Esed baskısı altında kalan PYD'ye, 100 yıllık hedefi olan kantonları birleştirme hayalini hayata geçirebilmek için fırsat doğdu. Bu süreçte başta ABD ve bazı Batlıı ülkelerin Suriye'deki önceliği ise Esed'in devrilmesi yerine DAEŞ oldu.
İlk baştan beri rejiminin yanından duran Rusya da beklediği bu politik kararı destekledi ve Suriye'de istediği hamleleri yapmaya başladı. DAEŞ ile mücadele adı altında Suriye'ye asker gönderen Rusya, muhaliflerin yanı sıra sivil halkı da hedef aldı ve böylece Esed'in koltuğunu sağlamlaştırmaya çalıştı.
ABD ve Rusya'nın önceliğini değerlendiren PYD ise Suriye'nin kuzeyinde oluşturmaya çalıştığı Kürt bölgesi kuşağı için daha fazla plan yapmaya başladı.
PYD'nin planı
DAEŞ ile mücadele adı altında silah yardımı alan PYD'nin Fırat'ın batısına geçme girişimi ise Suriye'deki savaşın seyrini değiştireceğe benziyor.
Irak sınırından başlayarak Akdeniz'e uzanan 60 kilometre derinlik 700 kilometre uzunluğunda bir alanda koridor oluşturma çabalarını her geçen gün artıran PYD'nin önündeki en büyük önemli engel Halep'in Türkiye ile komşu olan Azez ilçesinin hakimiyetini ele geçirme konusu.
PYD, Azez'in hakimiyetini ele geçirmesiyle hem ÖSO'nun Halep'teki unsurlarıyla Türkiye arasındaki ikmal yolunu kesecek, hem de hedefindeki Suriye'de yeni bir Kürt bölgesi oluşturma projesini fiilen hayata geçirmiş olacak.
"Suriye'de önceliği DAEŞ'e verdiler"
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Serdar Erdurmaz, AA muhabirine yaptığı açıklmada, Suriye'deki karmaşık yapıyı değerlendiren PYD'nin, DAEŞ ile mücadele adı altında Fırat'ın batısındaki Cerablus'u almak istediğini söyledi.
Bu durumun Türkiye tarafından kabul edilmeyeceğini anlatan Erdurmaz, "Çünkü biz PYD'yi terörist bir örgüt olarak kabul ediyoruz. ABD ve Rusya açısından Suriye siyasetine baktığımızda Irak'ta ortaya çıkan DAEŞ'in bu ülkede yeşermesi Esed'in işine yaradı. Çünkü bu ülkelerin önceliği Esed rejimi yerine önceliği DAEŞ'in Suriye'den temizlenmesine vermeye başladılar" dedi.
Erdurmaz, ABD Başkanı Barack Obama'nın bütün söylemlerini öncelikle DAEŞ'i temizlemek üzerine kurduğunu belirtti.
"ABD, PYD'yi Kobani'de kullandı"
DAEŞ'in sadece hava saldırılarıyla yok edilemeyeceğine dikkati çeken Erdurmaz, şöyle konuştu:
"Kara harekatı için düşünülen eğit-donat programının başarısız olması PYD'ye fırsat doğurdu. Bilindiği üzere ABD, PYD'yi Kobani'de kullandı. ABD açısından birinci hedef DAEŞ'e karşı kara harekatı PYD unsurları olarak gözüküyor. Artık Esed'in devrilme işi müzakerelerle veya siyasi toplantılarla masa başı halledilmesi gereken bir konu olarak gündeme düşmüş vaziyette ve bunun için uğraşıyorlar. Esas konu ise kara veya hava harekatlarıyla DAEŞ'in temizlenmesi. Bu arada PYD'nin bölgede birtakım toprakları ele geçirmesi ABD ve diğer ülkeler için bir anlam ifade etmiyor olabilir ancak Türkiye açısından çok şey ifade ediyor. Çünkü biz bir taraftan PKK ile uğraşıyoruz. Diğer taraftan da PYD ile PKK'nın ilişkisini kesmeye çalışıyoruz. Dolasıyla PYD'nin bu şekilde ilerlemesi PKK açısından Türkiye'de ciddi bir sıkıntı yaratır. Bunun bir şekilde halledilmesi lazım."
Erdurmaz, Türkiye'nin, PYD konusunda kararlı bir mücadele göstermesi gerektiğinin altını çizdi.
- Akdeniz'e çıkış noktası elde edebilmek
PYD'nin, son dönemde batıya doğru ilerlediğini vurgulayan Erdurmaz, "PYD'nin amacı Afrin'e kadar bölgeyi ele geçirdikten sonra Akdeniz'e çıkış noktası elde edebilmek. Bunu gerçekleştirirlerse masa başına oturduklarında yani olası müzakerelere avantajlı oturacaklar. Kendi gücünü kabul ettirecekler ve sıcak denizlere açılmış olacaklar. Tabi bu Türkiye açısından da çok tehlikeli bir durum oluşturuyor. Çünkü tıpkı Irak'ta olduğu gibi Suriye'nin kuzeyinde de Kürt bölgesel yönetimi oluşturulmaya çalışacaklar" diye konuştu.
"Şu anda hedef Azez"
SETA Dış Politika Direktörlüğü araştırmacılarından Can Acun ise 2011 devriminin başından itibaren gerek siyasi gerekse askeri açından Esed'i destekleyen Rusya'nın, yıpratma savaşının sonuna gelindiği bir noktada rejimi ayakta tutabilmek adına doğrudan müdahalede bulunmak durumunda kaldığının altını çizdi.
Rusya'nın son dönemde Halep'e bağlı Azez ilçesini hedef aldığını hatırlatan Acun, şunları kaydetti:
"Azez'in hedef alınmasının iki yönlü bir stratejinin parçası. Birincisi Suriye muhalefeti açısından önemli bir lojistik güzergah olan bölge işlevsiz kılınarak Halep-Türkiye bağı kopartılmak isteniyor. Böylelikle muhalifler Halep'te daha rahat bir şekilde kuşatma altına alınabilecek. İkincisi olarak ise Azez bölgesi PYD'nin Afrin ve Kobani (Ayn el Arap) kantonları arasında yer alıyor."
PYD güçlendirilmeye çalışılıyor
Acun, Rusya'nın, PYD ile girdiği askeri angajmanla bu bölgede muhalifleri zayıflatarak Afrin'den Kobani'ye kantonların birleşmesinin önündeki bir engeli kaldırmak istediğini vurguladı.
Rusya'nın, Afrin-Azez hattında PYD'li güçleri muhaliflere karşı destekleyen hava bombardımanları düzenlediğini anlatan Acun, "Ayrıca bu bölgede PYD'ye silah yardımında bulunarak terör örgütünü güçlendirmeye çalışıyor. Kuzey Suriye'de bir PYD kuşağı oluşturularak hem Türkiye'nin önerdiği güvenli bölge engellenecek hem de muhalif gruplara verilen desteğe set çekilmiş olacak. Bu bağlamda Azez-Cerablus hattı Suriye devriminin kaderini belirleyebilecek önemde" dedi.
- "PYD, Suriye'deki küçük grupları kullanıyor" Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) bağlı Cephetül Şam'ın Türkmen komutanı Zekeriya Karslı da Azez bölgesinde, DAEŞ, PYD ve Esed rejimine karşı mücadele verdiklerini belirtti.
Özellikle PYD'nin sinsice bir plan içerisinde olduğunu anlatan Karslı, "Biliyorsunuz son dönemde Suriye Demokratik Güçleri adı altında bir oluşum kuruldu. Bunu PYD hazırladı. O bölgedeki bazı grupları satın almaya çalışıyorlar. Şu anda o küçük grupları kullanıyor ancak daha sonra dışlayacaklar. ÖSO olarak bu oyunu bozacağız. Biz tek bir Suriye istiyoruz. PYD güçleriyle Esed aynı saftalar. Bu bölgeyi parçalamaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.