Erdoğan'dan dünyaya 'Abdulkadir Molla' tepkisi

Erdoğan'dan dünyaya 'Abdulkadir Molla' tepkisi
Erdoğan, "İşlerine geldiğinde idamı insanlık suçu olarak gösterenler, söz konusu Abdulkadir Molla olunca susarak onaylamayı tercih ettiler' dedi.Bangladeş?te...


Erdoğan, "İşlerine geldiğinde idamı insanlık suçu olarak gösterenler, söz konusu Abdulkadir Molla olunca susarak onaylamayı tercih ettiler' dedi.

Bangladeş?te Abdulkadir Molla?nın idam edilmesine değinen Başbakan Erdoğan, "İşlerine geldiğinde idamı insanlık suçu olarak gösterenler, söz konusu Abdulkadir Molla olunca susarak onaylamayı tercih ettiler. Bu meselede de susmadık. Türkiye olarak susup onaylayanlardan olmadık" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 5 ilçede toplu açılışlar yapmak üzere Antalya?ya geldi. İlk durağı Gazipaşa Havalimanı?na uçakla gelen Başbakan Erdoğan burada Gazipaşa Havalimanı?nı hizmete açtı. Başbakan Erdoğan, iki gün boyunca Gazipaşa, Manavgat, Kepez, Korkuteli ve Finike ilçelerinde yapacağı toplu açılışlarla 1.2 milyar TL değerinde toplam 160 projeyi Antalya?ya kazandıracaklarını belirterek, "İki gün toplu açılış töreni yapacağız, birazdan resmi olarak açacağımız havalimanı ardından Manavgat?a geçecek ve toplu açılışlar yapacağız. Akşam inşallah Büyükşehir Belediye Başkanını açıklayacağımız törene katılıp, yarın Antalya merkez, ardından Korkuteli ve Finike?de açılışlarımızı sürdüreceğiz. İki gün içinde 1 milyar 201 milyon tutarında eser ve yatırım resmi olarak açılacak" dedi.

Bu açılış maratonunda Gazipaşa Havalimanı?nı resmi olarak hizmete açtıklarını belirten Başbakan Erdoğan, "Az önce Sayın Bakanım da ifade etti. Gazipaşa Havalimanı?nın başına gelenleri anlattı. 1994 yılında atılan bir temel, İl Özel İdaremizle başlayan süreç ancak tamamlanamayan havalimanını 2006 yılında yeniden ele aldık. İhalelerini gerçekleştirdik. 2009 yılında uçakların ineceği seviyeye getirdik. Bu arada ben de buraya bir iniş yapalım, bir görelim diye havalimanına gelişim oldu. Tabi yeterli bulmadık. 500 bin yolcu kapasitesi, 2 kilometre pist uzunluğu ile Gazipaşa Havalimanı, iç ve dış uçuşların çok yoğun olduğu havalimanına dönüştü. Gazipaşa sayesinde Antalya?nın da yükünü bir yerde almış olduk. İlk açıldığına çok manidardır, 5 bin yolcu burayı kullanmıştı. Geçen yıl 80 bin yolcu kullandı. Bu yıl Kasım ayı itibarıyla 350 bin yolcu bu havalimanımızı kullandı. Yine geçen yıl Kasım sonunda 854 olan uçak trafiği ilk 11 ayda 2 bin 541?e çıktı. Yani Gazipaşa Havalimanı dünyada tanınan, bilinen, tercih edilen bir havalimanına dönüştü" şeklinde konuştu.

?YOLCU KAPASİTESİ YILLIK 1.5 MİLYONA ÇIKARACAĞIZ?

Havalimanında 2014 yılında üç uçak kapasiteli apronu 6 uçak kapasitesine yükseltmek için çalışmalara başlayacağını kaydeden Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yıllık 500 bin olan yolcu kapasitesini ise yıllık 1,5 milyona çıkaracağız. Ve bugün yine işletici firma ile de konuştuk. İki bin metre olan pist uzunluğunu da 2 bin 500 metreye çıkaracağız. Bunun mutabakatını da yüklenici firmanın yetkilileriyle az önce de görüştük. Kapasite arttıkça Antalya Havalimanı daha da rahatlayacak. Antalya turizmi de bundan çok daha fazla kazanç sağlayacak. Gazipaşa da bundan istifade edecek, Alanya?da istifade edecek. Bu güzel eseri ülkemize ve Antalya?mıza kazandıran Bakanlık, işletmeci herkese teşekkür ederim. Herkesi kutluyorum."

"TÜRKİYE?NİN ÇEKTİĞİ TURİSTİN ÜÇTE BİRİ ANTALYA?YA GELİYOR"

2002 yılında Türkiye?ye gelen turist sayısının 13 milyon olduğunu bildiren Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"10 yılda bu sayı üç kata yakın artarak 2012 yılı sonu itibarıyla 36 milyona ulaştı. 2013?ün ilk 9 ayında ise önceki yıla göre yüzde 10 artarak yükselişini sürdürüyor. 2002 yılında 8,5 milyar dolar olan turizm geliri, geçen yıl 29,3 milyar dolar oldu. Bu yılın ilk 9 ayında geçen yılın evelallah ilerisine geçtik. İnşallah 12 aylık rakamlar açıklandığında, hem sayı hem gelir bakımından geçen yılın da üzerine çıkmış, yeni bir rekoru kırmış olacağız. Turizmde bu büyük canlanma en çok Antalya?yı etkiledi. Dünyanın en önemli turizm merkezlerinden biri olan Antalya 2002?de 3 milyon turist çekerken, bugün bu sayı yıl sonu itibarıyla 12 milyonu, hamdolsun geçecek. Yani Türkiye?nin çektiği turistin üçte biri Antalya?ya geliyor. Turizmdeki bu canlanma işte buradan havalimanından başlayarak ulaştırma, tarım, sanayi, ticaret hatta kültür sanat gibi birçok alanı doğrudan etkiliyor. Şimdi bir ülkede bir şehirde turizmin canlanması için gerekli çok önemli faktörler var elbette deniz olacak, tabi güzellikler olacak tesisler olacak. Elbette tarihi miras, kültürel zenginlik olacak ama bunlar tek başına yetmez. O ülke ya da o şehir her şeyden öte güvenli olacak eğer güven yokta turist o ülkeyi şehri seçmez. Ulaşım kolay olacak. Ülkede istikrar olacak. Duble yolu gelir gelmez biz yaptık. İşte şimdi Gazipaşa Alanya arasını duble olarak biz yaptık. Bunlar bu iktidarın turizmin altyapısı olarak atığı adımlardır. Bundan hep birlikte kazanıyoruz. Millet kazandıkça ülke zengin hale geliyor. O ülke güçlü oluyor. Saygınlığı artıyor o şehirlerin, ülkenin tanınmışlığı da böyle oluyor. İşte 11 yılda turizmi böyle büyüttük. İstikrarı tesis ederek, güvenliği temin ederek, dünyada Türkiye?nin itibarını artırarak, turizmi 3 kat büyüttük. Milli birlik ve kardeşlik sürecinde, özellikle de son dönemde çözüm sürecinde Türkiye?de birliği, dayanışmayı düzelterek hem Antalya?nın hem diğer 80 vilayetin büyümesini sağladık. Hakkı savunarak, dikleşmeden dik durarak, mazlumun yanında yer alarak Türkiye?nin itibarına itibar kattık."

?İDAMI DURDURMAK İÇİN ÇABA HARCADIK?

Bangladeş?te önceki gün cemaati İslami liderlerinden Abdulkadir Molla?nın idam edilmesine de değinen Başbakan Erdoğan, "Allah rahmet eylesin ailesine, sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Bu insanlar, bu idam edilen zat 50 yıllık süre içinde hükümetlerde bulunup, hükümet ortağı oldular. 50 yılın sonunda bir siyasi kalkıp idam edilebiliyor. Herhangi bir gerekçe ortaya konulamıyor. Şu anda biz Türkiye olarak böyle bir idam kararının, böyle bir infazın Bangladeş yararına olmayacağını vurguladık. İdamı durdurmak için çaba harcadık, ricada bulunduk. Ne yazık ki böyle hassas meselelerde, böyle adalet gerektiren meselelerde hep susanlar bu defa da sustular. İşlerine geldiğinde idamı insanlık suçu olarak gösterenler, söz konusu Abdulkadir Molla olunca susarak onaylamayı tercih ettiler. Bu meselede de susmadık. Türkiye olarak susup onaylayanlardan olmadık. Dışişleri Bakanımız çaba sarf etti, Cumhurbaşkanımız Banladeş?e iki ay önce mektup yazarak idamı durdurmak için çaba sarf etti. Bizzat ben Perşembe günü sabah başbakanı arayarak endişelerimi ilettim. Maalesef dünyadan yeterli baskı gelmediği için infaz gerçekleşti. Bu idamın Bangladeş halkına zarar vermemesini isterim. Biz merhum Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan idam edildiğinde de çok üzülmüştük. Bunların dünyada olmaması için aynı mücadeleyi veriyoruz ve vereceğiz. Eğer demokrasi mücadelesi diyorsak, eğer insan hak ve özgürlükleri diyorsak bunun mücadelesini şüphesiz ki vereceğiz, veriyoruz. Hem şehit Aldulkadir Molla, hem Bangladeş için şahsen dua ediyorum" şeklinde konuştu.

?SİZ AYNAYA BAKABİLİYOR MUSUNUZ??

Aynı dik duruşu Suriye için de gösterdiklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, "Bize içeriden, dışarıdan çok tehdit geldi. Suriye ile ilgilenmeyin dediler. Ana muhalefet bunun başındadır. ?Türkiye dış politikada yalnızlaşıyor, komşularıyla sorunlu hale geliyor? dediler. Türkiye?de ve dışarıda Suriye politikamızı eleştirenlere soruyorum. 150 binden fazla masun insan öldü, kadınlar öldürüldü, çocuklar öldürüldü. Allah aşkına siz aynaya bakabiliyor musunuz? 150 bin masumun katili olan Şam?daki diktatörle hatıra fotoğrafı çektirenlere soruyorum. Aynaya bakabiliyor musunuz? Bunlarda vicdan yok. Vicdanınızla yüzleşebiliyor musunuz diyorum. Şu anda Suriye?de kurşunlardan, bombalardan korunsa bile soğuktan açlıktan, kıtlıktan, hastalıktan ölenler var. Dünyaya soruyordum, çocuklarınızın yüzüne nasıl bakıyorsunuz? Biz Suriyeli çocukların, Mısırlı çocukların hakkını savunmaya devam edeceğiz. Gazze?de çok ağır imtihandan geçen Filistinlilerin haklarını savunmaya devam edeceğiz. Türkiye?nin büyüklüğüne bu yakışır. Tarihten aldığımız miras bunu emrediyor" dedi.

?BÜYÜK ÜLKELER HAKKIN YANINDA DURUR?

Türkiye?nin büyük ülke olduğunu ve büyük ülkelerin hakkın yanında durduğunu belirten Başbakan Erdoğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Dünya ne derse desin, onlar hakkı ölçüt alır, kalpleriyle konuşurlar. Biz de hakkı ölçüt alacağız, kalbimizle vicdanımızla konuşmaya devam edeceğiz. Bütün bunları yaptığımız için Türkiye büyüyor. Hakkı savunduğumuz için, mazlumun elinden tutuğumuz için Türkiye büyüyor. Sadece mazlumların değil tüm dünyanın nezdinde ekonomisiyle gururuyla, şerefiyle de, onuruyla da büyümeye devam ediyor. Türkiye?yi şehirlerimizi büyütmeye devam edeceğiz. Türkiye?nin altyapısın güçlendirip, çözüm süreciyle kardeşliği pekiştirip, başta turizm olmak üzere sektörleri güçlendireceğiz. Antalya?nın, Gazipaşa?nın, Alanya?nın tüm itibarıyla inşallah Türkiye?nin üçte birine hizmet veren ve hizmet sektöründe en büyük güce sahip olan Antalya şimdi yerel noktada güçlü bir hizmet bekliyor. Turizmi pekiştirerek inanç, sağlık, spor golf turizmini yaygınlaştıracağız. Artık bizim iktidarımızla sadece güneş, kum, deniz, böyle bir turizm anlayışı geride kaldı. Bunu çok daha zenginleştirdik. Sadece üç başlığı olan turizm anlayışı olan turizm yok. Artık spor, inanç, eğitim, sağlık, golf turizmi, kongre turizmi alanları var. Kongre turizminde önemli destinasyonlardan biri olduk. Bu rakamları az görüyoruz. Bunun için gerekli yatırımları yapma noktasında merkezi ve yerel yönetimlerin atacağı adım çok önemli. Dün İzmir?de 12 ilin belediye başkanını açıkladık. Bugün akşam da Antalya?nın Büyükşehir Belediye Başkanını açıklayacağım. Artık Antalya Büyükşehir şu andaki gibi belli bir ölçek değil, mülki sınırların tamamına hizmet verecek. Artık belde belediyeleri olmayacak. Artık köy, mahalle olacak. Nazım imar planlarını büyükşehir yapacak. İlçe belediyeleri uygulama planı yapacak ve plan bütünlüğü gelecek. Şehirli olmak medeni olmaktır. İşte bunu köye ulaştırmak çok önemli. İstanbul?un Kadıköy?ü, Bakırköy?ü var. Bunlar eskiden köydü. Artık köy olmaktan çıktılar, şehir oldular. Şu anda Türkiye?nin kahir ekseriyetinden kalabalık nüfusa sahipler. Şehircilik bizim işimiz halka hizmet. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. İnşallah benim Gazipaşalılardan tüm Antalyalılardan istiyorum ki, bu akşam açıklayacağımız Büyükşehir Belediyesi adayımız ile birlikte tüm ilçelerde el ele verip Antalya?yı hem yerelde hem genelde muasır medeniyetler seviyesine yükseltelim. Hiç endişeniz olmasın bunları başarırız. İnşallah Gazipaşa Havalimanı?mız her şeyiyle farklı bir havalimanı haline gelecek. İnşallah bir defa buraya inebilecek uçaklar da farklılık arz etmeye başlayacak. Şimdiden ben Gazipaşa Havalimanı?mızın süretle bu ilavesiyle bitmesi ve bunun kazandıracağı imkanların Gazipaşa?ya hayırlı olmasını diliyorum, emeği geçenleri kutluyorum."

Başbakan Erdoğan?ın eşi Emine Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel, Antalya Valisi Sebahattin Öztürk ve çok sayıda vatandaş katıldığı törende kurdele Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından "Ya Allah bismillah" diyerek kesildi.

"TERÖR BELASINI SIFIRLADIĞIMIZDA TÜRKİYE?NİN SIÇRAYIŞINI ANLATMAYA KELİMELER YETMEZ "

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ülke toprakları üzerinde kimse operasyon yapamaz, ameliyata giremez, karşısında bizi bulur, milleti bulur" dedi.

Beş ilçede toplu açılış yapmak ve partisinin büyükşehir belediye başkan adayını açıklamak üzere Antalya?ya gelen Başbakan Erdoğan, Gazipaşa ilçesindeki havalimanı açılışının ardından Manavgat ilçesine geçti. MATAB yanındaki futbol sahasına helikopterle inen Başbakan Erdoğan, daha sonra parti otobüsüyle eski Manavgat Stadyumu?nun bulunduğu tören alanına geldi.

Girişte Başbakan Erdoğan?a Dr. Hüseyin Vural İş Okulu Türkiye Bocce Şampiyonu engelli sporcular ve Manavgat İmam Hatip Lisesi?nden siyahi öğrenciler tarafından çiçek verildi. İlk kez Başbakan Erdoğan?ı ağırlayan Manavgat?ta vatandaşlar, açılışların yapılacağı alanı tıklım tıklım doldurdu. Alana girişte alınan geniş güvenlik önlemleri ise dikkat çekti. Vatandaşlar ve gazeteciler güvenlik kontrolünden geçtikten sonra alana alındı.

Alanda ?Ey Antalya nerede kalmıştık? Menderes Türel ile yola devam?, ?Sayın Başbakanımız söz, sözümüz senet Büyükşehir'e Menderes Türel ile evet? yazılı pankartlar dikkat çekti. Başbakan Erdoğan'a Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Menderes Türel, AK Parti Antalya milletvekilleri Mehmet Vecdi Gönül, Hüseyin Samani, Gökçen Özdoğan Enç, Sadık Badak, Antalya Valisi Sebahattin Öztürk, AK Parti Antalya İl Başkanı Mustafa Köse eşlik etti.

"TARİHİ BİR ANI BİRLİKTE YAŞIYORUZ"
Konuşmasına, "Bugün açılışını yapacağımız eserlerin Manavgat?ımıza hayırlı olmasını diliyorum" diyerek başlayan Başbakan Erdoğan, Gazipaşa Havalimanı'nın resmi açılışını yaptıklarını, havalimanına 500 metre daha pist ilave edilerek 2 bin 500 metreye çıkartıldığını, terminal binasının yenilendiğini ve Gazipaşa Havalimanı'nın 1,5 milyon turiste hizmet verecek hale geldiğini belirtti. "İnşallah yarın da Antalya?da tarihi bir gün yaşayacağız, 678 milyon liralık hizmetlerin toplu açılışını gerçekleştireceğiz" diyen Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Manavgat?ta da tarihi bir anı sizlerle birlikte yaşıyoruz. Tarihi bir ana hep birlikte şahitlik ediyoruz. Bu coşkunuz, coşkumdur. Heyecanınız, heyecanımıdır. Durmak yok, yola devam diyoruz. Bugün Manavgat?ta toplu açılışla 21 ayrı eserin 68 trilyon tutarındaki yatırımları hizmete sunuyoruz. Bunların içinde MEB tarafından yapılan spor salonu, ilk, ana, orta, lise, halk eğitim merkezlerinin olduğu 16 adet eğitim kurumu var. İl Müftülüğümüz tarafından yapılan 5 adet cami ile 1 adet Kur?an kursu var.

Hepsini Manavgatlı kardeşlerimin hizmetine sunuyoruz. İçme suyu, 10 adet ayrı kanalizasyon ve atık su tesisini resmi olarak hizmete açıyoruz. Bunların hepsi Manavgat?a hayırlı olsun. Bu eserlerin Manavgat?a kazandırılmasında emeği geçen vali, bakan, kaymakam tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. İşçilere teşekkür ediyorum. Bugün Manavgat tarihi bir gün yaşıyor."

"PISIRIK, ÜRKEK TÜRKİYE BİZE YAKIŞMAZ"
İstismar, korku üzerine siyaset yapmadıklarını, hizmet siyaseti yaptıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Bizler bu büyük milletin, vatanın daha iyi yerlere gelmesi için çalışıyoruz. Bizim hayallerimizi bölgesinde ve dünyada güçlü bir Türkiye süslüyor. Pısırık, ürkek bir Türkiye bize yakışmaz. Her alanda kendini aşan, rekorlar kıran. İşte son çeyrekte dört dörtlük bir büyüme. Ve bu yıl 9 aylık büyüme oranına bakıyoruz. Elhamdülillah yüzde 4 bir büyüme. Türkiye için gece gündüz demeden çalışıyoruz, çalışacağız. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Kardeşlerim 11 yıllık iktidarımız boyunca inancımızı yitirmeden, cesaretimizi kaybetmeden, hiçbir engele takılmadan, ülkemizin dört bir yanına hizmet götürüyoruz" ifadelerini kullandı.

Aşık Veysel'in "Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece" adlı türküsünü hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Gideceğiz gündüz gece. Milletimin karşısına içi boş sloganlarla çıkmadık. Hizmetlerimizle, eserlerimizle çıktık. İşte 153 yıllık bir rüyayı, İstanbul Boğazı'nın 62 metre derinliğinde Marmaray'ı inşa ettik. Ortasından yüksek hızlı tren geçiyor, 14 kilometre uzunluğunda, 62 metre denizin dibinde. Dünyada bu evsafta ilkler arasında. Bunu biz yaptık. 153 yıl önce ecdadımız hayalini kurmuştu, bize nasip oldu. Siz bize inandınız. Biz sizden gücümüzü aldık. Allah'tan gücümüzü aldık ve başardık. Bitmedi, bunun güneyinde yine şimdi çift tüp, bu da otomobiller için. 2015'te onu açacağız. İki köprü var.

Şimdi üçüncü köprüyü hazırlıyoruz. Yavuz Sultan Selim. O da 2015?te bitecek. Şu anda boğazın her iki tarafında kuleler yükseldi. Yaklaşık 130 metreye ulaştı ama bu farkı olacak, 4 şerit gidiş geliş, ortada raylı sistem. Niye? Çünkü bu millete, Türk milletine bu yakışır. Bunu gerçekleştireceğiz. Biz büyükşehir dedik, CHP olmaz dedi. Niye? Çünkü bunlar Büyükşehir nedir anlamazlar, bilmezler kardeşlerim. Şimdi gelirken dereleri gördüm üzüldüm. Allah aşkına böyle dere mi olur? Pislikten geçilmiyor. Mikrop dağıtıyor. İşte onun için Büyükşehir dedik.

Çünkü büyükşehire biz sadece imar bütünlüğünü sağlamayacağız. Bütün mülki sınır Büyükşehir Belediyesi?nin hizmet götüreceği bir belediyecilik anlayışı, köyde bile onun hizmeti olacak. Bütün bu derelerin ıslahını onlar yapacaklar. Neyle yapacaklar? Su ve kanalizasyon idaresiyle. Antalya?nın ASKİSİ ile yapacaklar. Bugüne kadar bu yoktu. İlçe, belde belediyelerinin bunlara gücü yeter mi? Biz bunu değiştirelim dedik" şeklinde konuştu.

"İSTANBUL ÇÖPTEN GEÇİLMİYORDU"
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı?ndan geldiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Biz İstanbul?u da yine CHP?li belediyeden almıştık. Çöpten geçilmiyordu. Susuzluktan geçilmiyordu. Hava kirliğinden geçilmiyordu. Ama bunları evelallah başardık. O günden bugüne İstanbullu bizim hizmetimizin karşılığını da bize veriyor. Onun için yola devam diyor" dedi.

"Ben diyorum ki Antalya?da da bunu Antalya?nın tamamında gösterelim" diyen Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hem yerelde hem merkezi yönetimde gösterelim. El ele verelim. Turizmin Türkiye'de üçte birini Antalya çekiyor. Şimdi Antalya yaklaşık bu yıl 13 milyon turist çekecek. Bunun çoğunu Manavgat çekiyor. Burası böyle bir yer. Öyleyse daha güzel olması lazım. Alt yapısıyla, üst yapısıyla daha güzel olması lazım. Kararlı bir şekilde geleceğe yürüyoruz. Bize oy vermiş, vermemiş önemli değil. Eski defterleri karıştırmıyoruz. Geleceğe bakıyoruz. Kürdüyle, Türküyle, Lazıyla Çerkeziyle, Boşnağıyla ne olursa olsun insanı sadece insan olduğu için, yaratılanı Yaradan?dan ötürü seviyoruz. Bizim farkımız bu."

Başbakan Erdoğan, başörtüsüne de değinerek, "Kardeşlerim, neler çektirdiler bize. Kızlarımızın okula gidişini engellediler. Niye? Başında başörtüsü var diye. 'Sen İmam Hatiplisin', 'Sen meslek liselisin', 'Sen düz liselisin' diye ayırdılar. Getirdiler katsayı koydular. Niye? Meslek liseli üniversiteye gidemesin. Kardeşlerim ne oldu şimdi? Katsayı kalktı mı? Başörtüsünün önündeki engel kalktı mı? Ne oldu? Türkiye bölünüp parçalandı mı? O zaman niye eza cefa çektirdiniz yavrulara? Nedir bu çekilen çile? Bunlar bu milletin evladı değil miydi? 15 yılımızı yediler. Şimdi yeni bir dönem. İnşallah kararlı bir dönem. Aydınlık bir dönem önümüzde. Onun için ileri gidiyoruz" dedi.

"36 ETNİK UNSUR VAR"
"Önceliğimiz, bizim kırmızı çizgilerimiz hizmettir" diyen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Hizmet bu millete efendilik yok, hizmetkar olmak var. Kardeşlerim oyla çıkarken, bir söz söyledik. Tek millet dedik. Bunun içinde Türkü, Lazı, Çerkezi. Gürcüsü var. 36 etnik unsur var. Tek bayrak dedik. Bayrağımızın rengi şehit kanıdır, hilalimiz bağımsızlığımızın ifadesidir, yıldızımız şehidimizin sembolüdür. ?Bayrağı bayrak yapan üstündeki kandır, toprak uğurunda ölen varsa vatandır? diyor şair. 780 bin kilometrekaresiyle bu vatan toprakları Türkiye Cumhuriyeti topraklarıdır.

Bu ülke toprakları üzerinde kimse operasyon yapamaz. Ameliyata giremez. Girdiği anda bizi bulur. Milleti bulur. Türkiye?nin batısında bayrağımızı salla, Hakkari?ye gidince bayrağı cebine koy. Kim bu? CHP. Bunlar bu. Böyle hizmet olur mu? Olmaz. Ben Manavgat?ın hassasiyetlerini biliyorum. Antalya?nın hassasiyetlerini, kaygılarını biliyorum. Çünkü biz alanda siyaset yapıyoruz. Kapalı kapılar ardında yapmıyoruz. Biz milletin içindeyiz. Sizlerin arasındayız. Manavgatlı kardeşimin düşünce kaygısı neyse, biz de aynısını taşıyoruz. Milletimizin özünde, masasında ne varsa bizim anlayışımızda da o var. Bizim çizgimiz milletimizin çizgisidir. Bu görüşlerden sapmadık. Bundan sonra da sapmayız.

Manavgatlı kardeşim müsterih olsun gönlünü hoş tutsun onu üzecek, onun başını öne eğdirecek hiçbir işe girişmeyiz. Proje ve vizyon siyaseti üretemeyenler, maalesef çamur atma siyaseti üretiyorlar. İstismar ve korku siyaseti üretiyorlar. Bu şekilde hayatta kalmanın mücadelesini veriyorlar. Geçmişte iktidar olanlar iktidarın ortağı olanlar, hiçbir eser ortaya koyamayanlar, beş yıl süreleri olmasına rağmen üç yılda, üç buçuk yılda hükümeti bırakıp kaçanlar hangi yüzle meydanlara çıkıyorlar? Bu millete çok bedel ödettiler. 23,5 milyar dolar IMF borcu ile bize bırakmadılar mı? Kim bıraktı DSP-ANAP. Peki bu parayı kim ödedi? Biz ödedik. 14 Mayıs tarihinde sıfırladık. Şimdi IMF?ye borç vereceğiz. Bizden borç istedi. 5 milyar dolar borç vereceğiz. Veren el, alan elden üstündür. Hayırlıdır. Merkez Bankamız bizim milli bankamızdır. Hani bunlar milliyetçi ya Cumhuriyetçi ya, peki bize nasıl bıraktınız bunu 27,5 milyar dolarla? Şu anda Merkez Bankası?nın döviz rezervi ne oldu biliyor musunuz? 135 milyar 627 milyon dolar oldu. Bak nereden nereye, bire 5 artış. Yolsuzlukların hortumunu kestik, milletin cebine akıyor."

Alanya-Antalya duble yolunu yaptıklarını da söyleyen Başbakan Erdoğan, "Daha da iyilerini yapacağız. Antalya Havalimanı ihtiyaca cevap veremiyordu. Yeni terminal binası ile genişlettik. Bir taraftan Gazipaşa. Biz buyuz. Onlar laf üretir, biz iş üretiriz. İnşallah şimdi Antalya bir şehir hastanesi ile de buluşacak. Dev bir şehir hastanesi. Bunu da yapacağız. Dünya çok hızlı değişiyor. Türkiye değişiyor. İdeolojik saplantılarla, korkularla siyaset yapılmaz. Önemli olan proje eser siyaseti. Antalya, Manavgat artık içine kapalı değil. Dünyaya açılan vizyona sahip olmalıdır. 11 yılda Manavgat?a çok eser kazandırdık. Antalya ile koordineli çok daha fazlasını kazandıracağız. Çözüm sürecini daha ileri götüreceğiz. Terör belasını sıfırladığımız zaman Türkiye?nin nasıl sıçrayacağını anlatmaya kelimeler yetmez. Antalya ve Alanya arasında da Ulaştırma Bakanlığımızın şu anda bazı çalışmaları var. Bir otoban çalışması noktasında projeler var. Bitiğinde adımları atacağız.

Şimdi İnşallah dağları delerek tünelleri geçerek güvenli ve hızlı bir şekilde Türkiye?yi bir yandan diğer yana ulaşımda kolay bir hale getirdiysek, Konya-Eskişehir-Ankara arasında hızlı trenler yaptıysak, Türkiye?nin her yerini demir ağlarla öreceğiz. Bizim şarkımız var. Ahdimiz var değil mi?" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan daha sonra 'Beraber ıslandık yağan yağmurda' şarkısının sözlerini okurken vatandaşlar tekrar etti. Açılışların hayırlı olmasını dileyen Başbakan Erdoğan, "Geleceğimiz aydınlık olsun inşallah. Bu akşam Büyükşehir Belediye Başkanımızı da, adayımızı da açıklayıp sizlere emanet edeceğiz" dedi.

Başbakan Erdoğan, toplu açılışın ardından sahneden inerek vatandaşlara ve çocuklara satranç takımı dağıttı. Korumalar da istekte bulunan vatandaşların taleplerini not aldı. Başbakan Erdoğan bir bebeği de kucağına alarak sevdi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.