Erdoğan: Kırgızistan ile ilişkilerimizi FETÖ gölgesinden kurtararak geliştireceğiz

Erdoğan: Kırgızistan ile ilişkilerimizi FETÖ gölgesinden kurtararak geliştireceğiz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Kırgızistan ile) İlişkilerimizi özellikle FETÖ gölgesinden kurtararak, önümüzdeki dönemde daha da geliştirmeye kararlıyız." dedi.

Erdoğan: Kırgızistan ile ilişkilerimizi FETÖ gölgesinden kurtararak geliştireceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Kırgızistan ile) İlişkilerimizi özellikle FETÖ gölgesinden kurtararak, önümüzdeki dönemde daha da geliştirmeye kararlıyız." dedi.

BİŞKEK

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Manas Üniversitemiz, bugün ulaştığı seviye itibarıyla FETÖ ihanet şebekesinin 'devletin uluslararası düzeydeki eğitimde başarılı olamayacağı' şeklindeki iddiasını çürütmüştür." dedi.

Erdoğan: Kırgızistan ile ilişkilerimizi FETÖ gölgesinden kurtararak geliştireceğiz

'Dolarlarla molarlarla bu milleti asla çöktüremezler'

Erdoğan, Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesinde düzenlenen "Fahri Doktora Payesi Tevcihi" ile "Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Yeni Tesislerin Toplu Açılış Töreni"ne mevkidaşı Sooronbay Ceenbekov ile katıldı.

Törende konuşan Erdoğan, kendisine verilen fahri doktora unvanı için teşekkür etti, böylesine değerli bir eğitim ve bilim kurumunun, şahsına fahri doktora tevdi etmesinden dolayı mutluluk duyduğunu söyledi. 

Başkan Erdoğan, "Değerli kardeşim Sayın Ceenbekov, artık bizler beraberiz. Fahri doktora ile bir 'hoca-öğrenci' ilişkisini birlikte yürütebiliriz. Bizimki daha çok 'teori ile pratiğin birleşmesi' denilebilir. Çünkü hayatımız hep böyle geçti, sadece teoride kalmadı ama pratikle de birleşti. Böyle bir hayatı 40 yıldır yaşıyoruz. Allah bundan sonra da tüm insanlığa hizmette bizleri istihdam etsin inşallah." ifadesini kullandı.

Üniversitenin, Kırgızistan başta olmak üzere Orta Asya'daki kardeş ülkelerin ve toplulukların gelişmelerine destek vermek amacıyla 1995'te kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, üniversitenin ecdadın tarihteki başarılarından ilham alarak medeniyetin yeniden yükselişine katkı vermek üzere kurulduğunu dile getirdi.

Erdoğan, amaçlarının burada devletine, milletine, vatanına, ailesine, kendisine faydalı ve birbirlerine içtenlikle bağlı nesiller yetiştirmek olduğunu söyledi.

Burada yetişecek Kırgız gençlerinin, özellikle ülkede birer misyon temsilcisi olmasının önemine işaret eden Erdoğan, aynı şekilde yetişecek Türk gençlerinin de Kırgızistan'da birer misyon temsilcisi olmasının, hatta Rusya ve Çin gibi ülkelerde bulunmalarının önemli olduğunu vurguladı.

"Sonraki nesiller hayalimizi gerçeğe dönüştürebilir"

Erdoğan, Manas Üniversitesini son 8 yılda üçüncü kez ziyaret ettiğini belirterek "Hayalimiz, bu mümtaz eğitim öğretim kurumumuzu, dünyada da örneklerini gördüğümüz asırlar boyunca ayakta kalan ve başlı başına birer marka haline gelen üniversiteler seviyesine çıkarmaktır. Böyle büyük bir hedefe öyle kısa sürede ulaşılamaz ama biz şimdiden bu iradeyi ortaya koyarak ve gereken çalışmaları yaparak sonraki nesiller hayalimizi gerçeğe dönüştürebilir." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Nisan 2013'teki ikinci ziyaretinde üniversitedeki gelişmeleri bizzat müşahede ettiğini anlattı.

Bu yatırımlar arasında araştırma ve uygulama merkezleri, teknoloji merkezi, laboratuvarlar, sağlık merkezi, kütüphane, öğrenci evleri, lojmanlar ve misafirhaneler gibi tesislerin de bulunduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

"Bu ziyaretimde üniversitedeki akademik gelişmelerin seyrine, çalışanların ve öğrencilerin ortak bir hedefe inanmışlığın heyecanına bizzat şahit oldum. Bu üçüncü ziyaretimde ise Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesinin Kırgızistan'da modern ve ileri bir yükseköğretim kurumu olarak örnek bir forma ulaştığını görüyorum. Karşımızda Orta Asya'nın saygın üniversiteleri arasında yer alan, mezunlarının dünyanın her yerinde iş bulabildiği bir üniversite görüyor olmaktan memnuniyet duyuyorum.

Bugün 23 yaşında olan üniversitemizin aradan geçen bu sürede katettiği akademik, fiziki, teknik ve teknolojik gelişme takdire şayandır. Bu gelişmelere kaynak olması için Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak üniversitemize 23 yılda 356 milyon dolar ödenek tahsis ettik. Türkiye'nin seçkin üniversitelerinden akademisyenleri burada görevlendirdik. Kurulduğundan bu yana Türkiye'den 374 akademik personel büyük bir motivasyonla üniversitemizde çalıştı."

Erdoğan, 32 üniversiteden 58 seçkin öğretim üyesinin üniversitede görev yapmasının yanı sıra üniversitenin kadrosunda 128 Türk vatandaşının akademik ve idari personel olarak istihdam edildiğini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece toplam 186 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının akademik ve idari personel olarak Kırgızistanlı kardeşleriyle ortak hedeflere ulaşmak için bu çatı altında gayret gösterdiğini belirtti.

"Manas Üniversitemiz, bugün ulaştığı seviye itibarıyla 'FETÖ ihanet şebekesinin devletin uluslararası düzeydeki eğitimde başarılı olamayacağı' şeklindeki iddiasını çürütmüştür." diyen Başkan Erdoğan, "Üniversitemiz, eğitim-öğretim, bilimsel gelişme, topluma hizmet ve uluslararası marka olma hedeflerine ulaşma yolunda şimdiden mesafe katetmeye başladı. İnşallah, Allah nasip ederse bir dahaki gelişimde karşımda çok daha ileri düzeyde bir üniversite bulacağıma inanıyorum." ifadesini kullandı.

"İlişkilerin yeniden geliştirilmesi birilerini rahatsız etti"

Erdoğan, Orta Asya'nın tarihin her döneminde Türklerin kadim ata yurdu olduğunu ifade etti.

İmam Serahsi Camisi'nin açıldığına değinen Erdoğan, muhteşem bir eser olan caminin, Kırgızistan'ın bulunduğu coğrafyaya, topraklara bir mühür ve damga olduğunu dile getirdi.

Üniversitede bir tatbikat camisi bulunduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu coğrafyada neşet eden ecdadımız bin yıllar boyunca sürekli batıya, doğuya, kuzeye ve güneye yönelmiş oralarda kendisine yeni ve mümbit hayat alanları kurmaya çalışmıştır. Anadolu daha önceki lokal yerleşimlerin ardından geçtiğimiz günlerde 947'nci yıl dönümünü kutladığımız Malazgirt zaferiyle atalarımız tarafından ebedi vatan olarak tescil edildi. Aradan geçen bin yıla rağmen Anadolu'nun Orta Asya ile olan bağı, bu coğrafyaya olan sevgisi, muhabbeti, hasreti hep sürdü. Aramızdaki güçlü insani etkileşim, ticaretten kültüre her alanda asırlar boyunca devam etti."

Bugün gerçekleştirilen İş Konseyi toplantısının Kırgızistan ve Türk iş adamlarını bir araya getirdiğini belirten Erdoğan, buluşmaların bundan sonra da kararlılıkla devam etmesiyle, öncelikle Kırgızistan'ın süratle kalkınmasına vesile olması temennisinde bulundu.

Başkan Erdoğan, soğuk savaş döneminin yakın ilişkinin bir süre zayıflamasına yol açtığını, 1991 yılından itibaren 70 yıllık parantezin kapanmasını takiben bölgeyle ilişkilerin yeniden geliştirilmesinin birilerini rahatsız ettiğini vurguladı.

Türk dış politikasının en önemli önceliklerinden birinin bu ilişkileri kurmak olduğuna vurgu yapan Erdoğan, Türkiye'nin, Orta Asya'daki kardeş cumhuriyetlerin bağımsızlığını ilk tanıyan, buralarda ilk büyükelçilik açan ülke olduğunu bildirdi.

Orta Asya ülkelerinin, bağımsızlıklarından bu yana geçen çeyrek asrı aşkın sürede siyasi, ekonomik, sosyokültürel alanlarda önemli ilerlemeler sağladığını belirten Erdoğan, 31 Ağustos'ta 27'nci bağımsızlık yılını geride bırakan Kırgızistan halkını tebrik etti.

Erdoğan, Kırgızistan'a 90'lı yıllarda bir ziyaret yaptığını anımsatarak, o dönemde alışveriş alanlarında satın alınacak herhangi bir şeyin bulunmadığını, bunların tarih olduğunu, geride kaldığını, şimdi ise bir dirilişin yaşandığını ifade etti.

"Bugün bizim için yeterli mi? Değil ama daha iyi olacak, buna inanıyorum." diyen Erdoğan, dayanışma halinde Kırgızistan'ın ayağa kaldırılacağını belirtti.

Erdoğan, Türkiye'nin, ilk günkü heyecan ve kararlılıkla Kırgızistan'ın yanında olduğunu, yanında olmaya da devam edeceğini söyledi.

"Asra bedel günler yaşandı"

Türkiye için olduğu gibi Türk Cumhuriyetleri için de son çeyrek asrın kolay geçmediğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ünlü yazarımız merhum Cengiz Aytmatov'un ifadesiyle, asra bedel günler yaşandı. Kardeş cumhuriyetlerimizin hepsi de devlet hayatı bakımından çok kısa sayılabilecek bir sürede önemli başarılara imza atarak bugünlere geldi. Türkiye olarak özellikle dost ve kardeş Kırgızistan'la siyasi olduğu kadar ekonomik, ticari ve kültürel alanlardaki iş birliğimizi de geliştirmek için gayret gösterdik. Biz ilişkilerimizi özellikle FETÖ gölgesinden kurtararak önümüzdeki dönemde daha da geliştirmeye kararlıyız. Zira bunlar hain bir örgüttür, siz bizim kardeşimizsiniz. 15 Temmuz'da bize darbe yapanlar Allah göstermesin yarın aynı şeyi burada da yaparlar. Bunlar haindir, bunlar alçaktır ve bu bakımdan biz damdan düşen olduğumuz için kardeşlerimizi uyarıyoruz, aman dikkat. Bunlar askeri de ele geçirirler, polisi de ele geçirirler, yargıyı da ele geçirirler, üniversiteleri de ele geçirirler ve ondan sonra bir gece ansızın umulmadık şeyler olur. Aman dikkat..."

Başkan Erdoğan, Kırgızistan ile Türkiye arasında yükseköğrenim konusundaki var olan iş birliğini yürütmeye devam ettiklerini, Türk Konseyi başta olmak üzere çok taraflı platformlardaki işbirliklerini de daha çok geliştirmek için çalıştıklarını dile getirdi.

"Bizim irademiz sadece Allah'ın elindedir"

Türkiye'nin en önemli özelliğinin, ilişkilerini "daima kazanç" ilkesine dayandırması olduğunun altını çizen Erdoğan, siyasette de ekonomide de "kazan kazan" anlayışıyla hareket ettiklerine değindi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşlere yer verdi:

"Kırgızistan söz konusu olduğunda bu kazancın muhatapların lehine büyümesinden biz sadece memnuniyet duyarız. Yeter ki ortak geleceğimizi kimsenin güdümüne ve oyununa bırakmadan tamamen kendi irademizle belirleyelim. Allah'tan daha büyük güç yoktur ve biz kula kul olmayacağız. Sadece ve sadece Allah'a kul olacağız. Bunlar iradelerini Pensilvanya'ya teslim etmiş olabilirler. Bizim irademiz sadece Allah'ın elindedir. Bunu başardığımızda önümüzde çözülemeyecek hiçbir sorun olmadığına yürekten inanıyorum." 

Recep Tayyip Erdoğan, Manas Üniversitesi bünyesinde tıp fakültesinin de temelinin atıldığını ifade ederek, fakültenin bölgeye büyük hizmet yapacak doktorları, sağlık elemanlarını, hemşireleri yetiştireceğine dikkati çekti. 

Erdoğan, fakültenin süratle bitirileceğini de söyledi.

Kırgızistan'a 2011'de yaptığı ziyaret sırasında koydukları hedeflerin 8 yıl sonunda büyük oranda gerçekleştirilmiş olmasından memnuniyet duyduğuna işaret eden Erdoğan, üniversitenin de bu günlere gelmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. 

Kırgızistan ile Türkiye arasındaki kurulan bu eğitim köprüsünün genişleyerek, güçlenerek, zenginleşerek tüm Orta Asya'ya, dünyaya yayılmasını dileyen Erdoğan, gençleri, iş insanlarını, sivil toplum kuruluşlarını, kültür insanlarını ve diğer tüm alanlardaki kurumları daha yakın, daha sıkı iş birliği yapmaya davet etti.

Erdoğan, tıp fakültesinin temelini attı

Üniversitenin rektörlerinin kısa birer açılış konuşması sonrasında, konuklara Türkiye-Kırgızistan Manas Üniversitesi bölümlerinin anlatıldığı kısa bir film gösterimi yapıldı.

Ardından fahri doktoranın gerekçesi senato kararı davetlilere okundu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ile mevkidaşı Sooronbay Ceenbekov'a fahri doktora unvanı ve doktoraları verildi, cübbeleri giydirildi.

Fahri doktora töreninde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz da törende hazır bulundu.

Tören öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve beraberindeki bakanlarla Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Tıp Fakültesinin temelini attı. 

Hatıra kapsülünü temelin içine atan Başkan Erdoğan, tıp fakültesinin hayırlı olması temennisinde bulundu.

Muhabir: İlkay Güder

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.