Dur ve düşün arkadaş; kim kazandı, kim kaybetti?..

Dur ve düşün arkadaş; kim kazandı, kim kaybetti?..
Bugün Gazetesi ekonomi yazarı Ünsal Ban Taksim Gezi Parkı'nın kaybedenini açıkladı.İŞTE O YAZIDur ve düşün arkadaş; kim kazandı, kim kaybetti?..Başbakan...


Bugün Gazetesi ekonomi yazarı Ünsal Ban Taksim Gezi Parkı'nın kaybedenini açıkladı.

İŞTE O YAZI

Dur ve düşün arkadaş; kim kazandı, kim kaybetti?..


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ülkemizi sarsan olayları değerlendirirken "faiz lobisine" ve Türkiye'nin güçlenmesinden rahatsız olan "dış güçlere" dikkat çekti.
Evet, dış güçler sahnede!..

Rahatsız olanlar var

Bir süredir, Türkiye'nin yükselen değer olduğunu kanıtlayan inkârı gayrı kabil verileri ortaya koyuyor ve bu durumun "dış dünyadaki" rahatsızlığı artırdığına vurgu yapıyorduk.
IMF'ye borcun sıfırlanmasının ve borçlanma faizlerinin rekor düşük seviyelere düşmesinin bu rahatsızlığı had safhaya çıkarttığına işaret ediyorduk.

Ülkemizin, Dünya Bankası'ndan, IMF'den ve benzeri kuruluşlardan bağımsız olarak, kendi ayakları üzerinde durmasına alışık olmayan bu güçler, istikrarlı yapının kuvvetlenmesini panik halinde izliyorlardı.
Bir nokta geldi ki izlemenin ötesine gittiler.

Hep birlikte üzüntüyle izlediğimiz gibi, halkımızın bir kısmını "kolayca" provoke ettiler.
Demokratik ve barışçı bir nitelik taşıdığı söylenen gösteriler, uç grupların tahrikleriyle çığırından çıktı.

Provokasyona gelenlerin eylemleri, Vandalizm'in sınırlarını bile zorladı.
Dış tezgâh o kadar açıktı ki...

Yabancı basın, önceden programlanmış gibi olaylar ile "Arap Baharı" arasında anında ilişki kurdu ve yaşananlardan ülkemizin zararlı çıkması için elinden geleni yaptı.
İçimizdeki birtakım "eksik idraklilerin" kolayca provokasyona gelmesinden dolayı maalesef başarılı da oldu.
Öyle ki...

Düşme rekoru kıran faizler tekrar yükselişe geçti, hisse senetleri piyasasında %11-12'ye varan kayıplar yaşandı, turistik bölgelerimizdeki rezervasyonlar iptal edildi.
Vandalizm'in araç ve binalarımıza verdiği zarar ise işin öbür tarafında...

Borçlanma maliyeti

Hale bakın; sadece borçlanma maliyetlerinin artmasından kaynaklanan zarar 12,6 milyar lira.

Önümüzdeki iki ay içinde 38,8 milyar lira ile tarihinin en yüksek iç borçlanmasına gidecek olan Hazine'nin maliyetleri on gün içinde yaklaşık 200 baz puan arttı.
Borçlanma maliyetlerinde yaşanan %2'lik artış küçük gibi duruyor olsa da, bu artışın Hazine'ye yüklediği ek maliyet ciddi boyutlardadır.

Bu iki puanlık artışın Hazine'ye ek maliyeti tam 12 milyar 625 milyon liradır.
Borsada yaşanan düşüşten kaynaklanan kaybımız 65 milyar liradır.
Rezervasyon iptallerinden kaynaklanan zararımız ise 8,7 milyar liradır.
Yazık değil mi arkadaşlar?

Günah değil mi arkadaşlar?
Bu kaynaklar ülkemizin kaynakları değil mi arkadaşlar?
İnsan kendi ülkesine zarar verir mi arkadaşlar?

Şuursuzluğun, hesapsızlığın bu kadarı da fazla değil mi arkadaşlar?
Memleketin onca kaynağı "faiz lobisine" gitti.
Bu muydu istediğiniz?
Yaptığınızı beğendiniz mi arkadaşlar?

Tahrip edilen araç, bina, vb... Büyük zararlar!..

Gezi Parkı olayları kapsamında, İstanbul'da 89 polis aracı, 42 özel araç, 4 otobüs, 18 belediye otobüsü, 4 bina, 99 işyeri, 1 konut, 1 polis merkezi, çok sayıda otobüs durağı, ankesörlü telefon ve trafik ışığı tahrip edildi.

Ankara'dakiler de, 16 otobüs, 60 otobüs durağı, 100'ü aşkın reklam panosu, Büyükşehir Belediyesi'ne ait 6 meyve suyu satış aracı, metro girişleri ve engelli asansörlerini tahrip ederek İstanbul'daki Vandalizm ile rekabet etmeye çalıştı.

Şimdiii...
Oturalım ve düşünelim.
Dış güçlerin tezgahına kapılarak bunca zarara sebebiyet verenler aslında ne yapmışlardır?
Kime zarar vermişlerdir?

Ülkemizin kaybettiği milyar dolarlar, kimlerin, hangi güçlerin cebine gitmiştir?..
Dış güçlerin tezgahına gelen kardeşlerimizi tefekküre davet ederim!..

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.