Direniş hareketinden Filistin iktidar partisine Fetih Hareketi
RAMALLAH - Eshat Fırat
İsrail işgaline karşı Yasir Arafat ve arkadaşları tarafından kurulan Filistin Ulusal Kurtuluş Hareketi Fetih, sosyal demokrasi ve seküler Arap milliyetçiliği çerçevesinde bir direniş hareketi olarak 1965'te kuruluşunu resmen ilan ederek, Filistin sahasında İsrail işgaliyle mücadele alanında etkin bir role sahip oldu.
Cezayir ve Suriye'de 1962-1964 yılları arasında askeri üsler kurmaya başlayan Fetih, Filistin mülteci kampları da dahil olmak üzere askeri yapılanmasını arttırarak güçlenmeye başladı.
Resmi adı Hareket Tahrir el-Vatani el-Filistini olan Fetih Hareketi'nin askeri kanadı olan Asife (Fırtına) Güçleri'nin İsrail'e karşı düzenlediği eylemler Filistin'de ve dünyada önemli bir ses getirdi.
Düzenlediği askeri operasyonlarla İsrail'in Fetih'in askeri kabiliyetini tanımaya sevk eden Asife Güçleri'ne 1968-1969 yıllarında birçok Filistinli örgüt entegre oldu.
Siyonizm, sömürü ve emperyalizmle mücadelede dünya halklarının artan direnişinin bir parçası olduğunu deklare eden Fetih, 1969'da Fas'ın başkenti Rabat'ta düzenlenen 5. Arap Birliği Zirvesi'nde destek gördü.
Arafat FKÖ'nün lideri oldu
Fetih'in lideri Arafat, Siyonizm'i, düşünce, hedef, örgütlenme ve yöntem açısından saldırgan emperyalist faşist bir hareket olarak niteleyerek, Filistinlilerin uluslararası camiada temsil edilebilmesi için Arap devletleri tarafından kurulan Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) 1969'da liderliğini üstlendi.
Fetih'in FKÖ'de etkisinin artmasıyla beraber daha sonraki yıllarda birçok Filistinli direniş hareketi, bu çatı kuruluştan bir bir ayrılmaya başladı.
Mücadele yöntemlerinin değişim yılları olarak kabul edilen 1973-1983 yılları Fetih içerisinde farklı akımların oluşmasına ve kopmalara sahne oldu.
Komuta merkezi Ürdün'de olan Fetih hareketi, Ürdün'de yaşanan Kara Eylül olayları sonrası, merkezini Lübnan'a taşımak zorunda kaldı. İsrail'in Lübnan'a girdiği 1978-1982 yılları arasında büyük sorunlarla karşı karşıya kalan
Fetih, oradan da Tunus'a taşındı.
Fetih, önceleri İsrail'in varlığına karşı olmasına rağmen sonradan, 1988 yılında, BM Güvenlik Konseyi'nin 242 sayılı kararını kabul ederek bu görüşünü değiştirmiştir.
İsrail'le müzakerelere de başlayan Fetih'in, 1988'de başlayan 1. İntifada'nın ardından etkinliği azalmaya başladı.
İsrail’in varlığının ortadan kaldırılma fikrinden vazgeçti
Arap-İsrail sorunun sona erdirilmesi için İspanya'nın başkenti Madrid'de gizli olarak yürütülen ve daha sonra 1993'te imzalanan Oslo barış antlaşmasına giden sürece katılan Fetih, müzakere hattında yürüme kararı aldı. Bunun sonucu olarak da ulusal sözleşmesinde değişiklikler yaptı ve İsrail'in varlığının ortadan kaldırılması fikrinden vazgeçti.
Fetih ve FKÖ’nün lideri Arafat, Oslo ve Washington'da imzalanan barış antlaşması çerçevesinde kurulan Filistin Yönetimi'nin başına geçti. Oslo Antlaşması doğrultusunda 1994 yılında Batı Şeria'nın bazı bölgeleri ve Gazze'de oluşturulan Filistin Ulusal Yönetimi Fetihli kadroların kontrolüne girdi.
İsrail ile Fetih arasında Oslo barış anlaşması çerçevesinde devam eden müzakereler ise sonuç vermedi.
Fetih hareketi, 2000 yılında baş gösteren 2. İntifada'ya kadar siyaset sahnesinin en önünde yer almaya devam etti. Ancak 2. İntifada ile beraber Fetih yeniden silahlı mücadelenin işaretlerini verdi ve başta El Aksa Şehitleri Tugayı olmak üzere kendisiyle ilişkili birçok silahlı grup ortaya çıktı.
Aksa Şehitleri Tugayı'nı açıktan desteklemeyen Fetih hareketi, uluslararası camianın baskıları sonucu yayımladığı deklarasyonla İsraillilere yönelik şiddet eylemlerini kınadığını açıkladı, barış ve birlikte yaşama ilkelerine bağlılığını bildirdi.
2006'de seçimi kaybetti
Filistin Devlet Başkanı ve Fetih'in lideri Yasir Arafat'ın 2004'te hayatını kaybetmesinin ardından Mahmud Abbas liderliği devraldı. Fetih, 2009'da ilk defa işgal altındaki Filistin topraklarında bir genel kongre düzenledi ve 6. Genel Kongre'de Abbas Fetih'in liderliğine seçildi.
Siyaset sahnesinde bir hayli yıpranan Fetih'in karşısında yıldızı parlayan Filistin İslami Hareketi Hamas ise 2006 yılında yapılan parlamento seçimlerinde parlamentodaki sandalyelerin büyük çoğunluğunu ele geçirdi.
Hamas'ın 2006'daki parlamento seçimlerini kazanması, Fetih'in etkinliğine indirilen önemli bir darbe oldu. Fetih, bu seçim sonuçlarına göre Hamas'tan sonra Filistin'deki ikinci büyük hareket konumuna geldi.
Hamas'ın Filistin'deki seçimleri kazanmasının ardından Abbas tarafından görevlendirilen İsmail Heniyye hükümeti kurdu. İsrail tarafından tanınmayan Filistin seçimlerinin üzerinden çok geçmeden 2007'nin ocak ayında Hamas ile Fetih arasında Gazze Şeridi'nde şiddetli çatışmalar yaşandı.
Fetih yaşanan şiddetli çatışmalardan sonra Gazze'den tamamen çıkarıldı, böylece Gazze ve Batı Şeria'da, Hamas ve Fetih liderliğinde iki ayrı otorite oluştu.
Oslo antlaşması çerçevesinde işgal altındaki Batı Şeria'da nisbi bir otoriteye sahip olan Fetih, Gazze şeridinde ise bütün otoritesini Hamas'a kaptırmış durumda.
Fetih ile Hamas arasındaki bu çekişme Filistin devletinin kurulması ile İsrail'e karşı yürütülen Filistin ulusal mücadelesi önündeki en büyük engel olarak görülüyor.
Abbas, 2008 yılında görevi sona ermesine rağmen hala Filistin yönetiminin başında. Fetih'in 81 yaşındaki lideri Abbas'tan sonra liderliği kimin alacağı ise ülkedeki en önemli tartışma konularından biri.
Kurucu üye olan Abbas tarafından yönetilen Fetih hareketi içerisinde çekişme yaşanıyor.
Mahmud Abbas'ın 2011 yılında tasfiye ettiği Muhammed Dahlan'ın Fetih içerisindeki etkinliğinin mevcut yönetim tarafından en önemli risk olarak algılandığı belirtiliyor.
Filistinlilerin İsrail'e karşı yürüttüğü direnişin en önemli hareketlerinden biri olan Fetih'in geleceği açısından bugünkü kongre büyük önem taşıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.