Demirtaş: '300 vekilimiz olsa bile koalisyon kuracağız'

Demirtaş: '300 vekilimiz olsa bile koalisyon kuracağız'
 Selahattin Demirtaş, erken seçimde yüzde 50 oranında oy alıp 300 milletvekili çıkarsalar bile tek başına hükümet kurmayacaklarını, kutuplaşmayı...

 

Selahattin Demirtaş, erken seçimde yüzde 50 oranında oy alıp 300 milletvekili çıkarsalar bile tek başına hükümet kurmayacaklarını, kutuplaşmayı önlemek adına koalisyon yapacaklarını söyledi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bir dizi toplantıya katılmak için geldiği İzmir’de sivil toplum örgütleri temsilcileri ile bir araya geldi. Hükümeti ve iktidarı kendine haki, geri kalanlara haram gibi göstermeye çalışan anlayışı kabul etmediklerini belirten Demirtaş, “Ülke hepimizinse, ülkeyi birlikte yönetme anlayışımızın olması lazım. Benim partim yüzde 50 oy alsın bu seçimlerde ve 300 milletvekilimiz olsun, tek başımıza iktidar olma şansımız olsun, kamuoyunun önünde söz veriyorum 300 milletvekilimiz olsa bile koalisyon kuracağız. Çünkü birlikte yaşayabilmek için egemenliği paylaşmak çok önemlidir. Yönetmeyi birlikte yapmak çok önemlidir. Toplumu bir arada tutmak için birlikte yönetmek büyük bir şanstır. Kutuplaşmayı önleyebilmek için tek başına iktidar gücümüz olsa bile koalisyon yapmayı daha büyük bir şans olarak görürüz biz. Bizim sorumluluğumuz ülkemizde barışı, kardeşliği sağlamaktır” diye konuştu.

“HEDEF DEMOKRATİK ALTERNATİF BİR İKTİDAR”
Aslında 7 Haziran öncesinde Halkların Demokratik Partisi olarak Türkiye toplumuna vaat ettiklerinin toplumsal barış, birlikte yaşam, kardeşçe yaşam, yoksulluğun, işsizliğin, açlığın, sömürünün olmadığı yaşam, herkesin kendi inancından, kimliğinden, yaşam tarzından dolayı utanç duymadığı, korkmadan, saklamadan, çekinmeden bir arada yaşadığı bir yaşam olduğunu söyleyen Demirtaş, "7 Haziran ile bugünü kıyasladığımızda arada değişen tek bir siyasi parametre var. HDP’nin yüzde 13 oy almış olması. Onun dışında Türkiye’de siyasi dengelerde başka bir değişiklik yok. Sadece AKP’nin tek başına iktidar olma gücünü elinden kaybetmiş olması, ülkeyi felakete sürüklemesi için de, çılgınca politikaları hayata geçirmesi için de makul bir gerekçe değildir. İktidarlar gelip geçicidir. Kalıcı olan halkın kendisidir. Halkın iradesine saygı duymayan, seçimden çıkan sonucu benimsemeyen, kabul etmeyen, bunu yanlış okuyan bir siyasi anlayışın artık ülkeyi yönetemeyeceği kanaatindeyiz. Önümüzdeki seçimde madem ısrar ediyorlar, madem ‘derhal seçim yapılmalı’ diyorlar. O zaman halk tekrar bir erken seçimde bu defa çok daha kararlı, net bir şekilde bu anlayışa bir dur diyecektir. HDP olarak bizim işimiz artık demokratik alternatif bir iktidar ortaya çıkarmaktır. Bu bir iktidar yürüyüşüdür. Madem ki kendileri tek başına iktidar olmak dışında Türkiye’ye seçenek tanımıyorlar, o zaman bir demokratik alternatif bir iktidar yaratmak zorundayız. HDP’nin önümüzdeki seçimdeki hedefi ağırlıklı olarak bu olacaktır" dedi.

"VATANA İHANET OLARAK LANSE EDİYORLAR"
HDP’yi bugün dahi yaptıkları açıklamalarla gayri meşru gösteren bu anlayışı reddediklerini dile getiren Demirtaş, “6 milyondan fazla yurttaş Halkların Demokratik Partisi’nin ilkelerine oy vermiştir. Çağrısına destek vermiştir. Bu desteği yok saymak Türkiye’ye kaybettiriyor. İl il 81 vilayette kardeşliği ve barışı anlatan bir partiyi bugün düşman göstermek hangi vatanperverlikte, milliyetçilikte yeri vardır. 6 milyon oy, Avrupa’nın birçok ülkesinin nüfusundan fazladır. Biz aldığımız oylarla 'Türkiye’de birlikte yaşamanın garantisiyiz' dedik ama bundan bile rahatsız oldular. 'Biz tek başımıza iktidar olalım' diye düşünüyorlar, isterse ülke 10 parçaya bölünsün umurlarında değil. Yeter ki AKP tek başına iktidar olsun. Neyi savundukları belli değil. Yeni bir anayasa mı istiyorlar, 'çözüm' derken ne diyorlar, bilen yok. 'Başkanlık' derken neyi kastediyorlar, bilen yok. 'Savaş değil barış olsun' dediğimizde bunu vatana ihanet olarak neredeyse lanse ediyorlar. Çarpıtarak. Sanki kendileri gerçekten barış istedi de, barış için uğraştı da buna engel olanlar var gibi bir manipülasyonla toplumu yanıltmaya çalışıyorlar. Buna toplum olarak izin vermemeliyiz” şeklinde konuştu.

“KENDİMİZE GÜVENİYORUZ”
Bu savaşı durduracak gücün halkın gücü olduğunu, her yerde barışın haykırılması gerektiğini söyleyen Demirtaş, herkesin ‘silahlar sussun, çatışmalar dursun, tekrar ve hızlı şekilde ateşkes konumuna geçilsin ve müzakerelerle bizim çözemeyeceğimiz hiçbir sorunumuz yoktur’ duygusunu Türkiye’de hakim kılması gerektiğini belirtti. Demirtaş, “Bu çatışmaların, bu ölümlerin Türkiye’ye kazandıracağı hiçbir şey yoktur. Halkların Demokratik Partisi, kendi siyasi iradesi ve halktan aldığı destekle AKP’nin dayattığı tekçi politikalarla baş edecek güçtedir. Asla silaha ve çatışmaya gerek olduğunu düşünmüyoruz. Kendimize güveniyoruz silahın, şiddetin derhal durmasını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.

“FEDA EDECEK EVLADIMIZ YOK”
"HDP’yi savaş yanlısı gibi gösterip gece gündüz savaş emirleri veren, operasyon emirleri veren, evlatlarımızı feda ederiz gerekirse daha çok feda ederiz diyenler bu evlatların hesabını verecektir” diyen Demirtaş, “Bu çocuklar dalda yetişmiyor. Tarlada yetişmiyor. Her biri ana baba evladıdır. Her biri candır, canımızdan kıymetlidir. Öyle feda edecek evladımız falan yoktur. Feda edecekse kendi siyasetçileri feda edecek. Kimsenin bu savaşa feda edecek evlatları yoktur. Dağda, şehirde evlatlarımızın ölümünü durdurmak zorundayız. Önce silahları susturmak zorundayız. Silahla, savaşla sandığın dizayn edilmesine izin vermeyeceğiz. Toplumun tüm kesimlerine de ricamızdır; sakın ola ki bu savaşın milliyetçi, militarist diline teslim olmayın. Sakın ola ki Türkiye toplumunun farklı kesimlerini düşmanlaştırmaya çalışanların tuzağına düşmeyin. Bu savaş Türkler-Kürtler arası, Aleviler-Sunniler arası bir savaş değildir. Bu kimlikler arası bir savaş değildir. Bu iktidarını tahakküm aracı olarak kullanmak ve bir kez daha tek başına iktidar olmak için silahı ve gençlerin ölümünü kendi çıkarlarına alet edenlerin savaşıdır. Kürtler ve Türkler olarak daha fazla el ele vermek zorundayız. Barış Ankara’da kurulmaz, meydanda sokakta kurulur. Okulda, fabrikada kurulur. Ne kadar tahrik etmeye çalışırlarsa çalışsınlar izin vermeyin.”

“ÜÇ BAKANLIK 6 MİLYONUN HAKKIDIR”
Barışı konuşmaktan vazgeçmeyeceklerini söyleyen Demirtaş, “Seçim dönemi gibi saldırıların hedefi haline getirmeye çalışıyorlar. Biz barışı konuşmaktan vazgeçmeyeceğiz. Utanmadan, sıkılmadan, Başbakan dahil olmak üzere AKP yetkilileri şunu söylüyor; ‘Ey MHP bakın sizin yüzünüzden HDP ile hükumete girmek zorunda kalıyoruz’ diyorlar. Zannedersiniz ki HDP bu ülkenin düşmanıdır. Sadece bir ay içerisinde ülkeyi sürüklediğiniz noktaya bakar mısınız? Siz kim oluyorsunuz? Kendinizi bu ülkenin sahibi olarak mı görüyorsunuz? Biz bu ülkeye uzaydan mı geldik? Bize oy veren 6 milyon insanın hakkıdır o hükumette yer almak. Bugün Anayasa gereği HDP’nin payına düşen sorumluluk üç bakanlıksa bu 6 milyon insanın hakkıdır. Gece gündüz savaş isteyen MHP ile birlikte hükumet kurmaktan çekinmiyor, gece gündüz 'barış' diyen HDP ile aynı hükumette yer almaktan zorlanıyorlamış. Kusura bakmayın hırsız değiliz, katil değiliz, rüşvetçi değiliz, kimsenin evladını savaşa kurban etmedik. Savaş emri vermedik, eylem emri vermedik. Kandil’e operasyon emri vermedik. IŞİD tecavüzcülerini desteklemedik. Bunları yapan biz değiliz. Biz sizinle hükumette olmayı kabul ediyoruz da, daha siz mi kabul etmiyorsunuz? Kendinize gelin. Devlet sizin malınız değil. Bu devlet bizim de ortak değerimizdir.”
Demirtaş, basın mensuplarına yaptığı açıklamanın ardından sivil toplum örgütü temsilcileri ile basın kapalı olarak toplantı yaptı. 

CEREN ATMACA-SİNAN YENİÇERİ 

İHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.