Cumhurbaşkanı Gül: MİT'i tartışmak yanlış

Cumhurbaşkanı Gül gazetecilere yaptığı açıklamada, MİT ve TSK'yı tartışmanın yanlış olduğunu söyleyerek, "TSK ve MİT'e Suriye'de ihtiyaç var" dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan'ın 'Cumhurbaşkanı'nı bile dinlediler' sözlerine 'Bu konuları aşıp artık önümüze bakmalıyız. Kurcalarsanız heryerden birşey çıkar" cevabını verdi.

Cumhurbaşkan Gül, İtalya ziyaretinin üçüncü gününde kendisini takip eden gazeticlerle biraraya gflerek Türkiye gündemini yorumladı. Gül'e sorulan sorulardan biri de Başbakan Erdoğan'ın İran gezisi dönüşünde "Paralel devlet"in Cumhurbaşkanı'nı da dinlediği açıklaması toldu. Cumhurbaşkanı Gül'ün soruya cevabı; "Bu konuları aşıp geçmemiz, önümüze bakmamız lazım. Türkiye'nin önündeki büyük gündemlere bakmamız lazım. Yani kurcalarsanız her yerden bir şey çıkar" şeklinde oldu. Cumhurbaşkanı 'yani haberiniz var mıydı' sorusuna da "Cevabımı verdim" karşılığı ile yetindi.

Cenevre'den birşey çıkmadı

TSK'nın önceki gün Suriye'deki Irak ve Şam İslam Devleti isimli El Kaide bağlantılı örgütüne ait bir konvoyu vurmasını nasıl değerlendirdiği sorulması üzerine gül şu yanıtı verdi: "İki açıdan bakmak lazım. Suriye açısından, iyimser olmak için fazla veri yok. Cenevre'den yaptımı gücü olan bir geçiş hükümeti çıksaydı iyi oyurdu ama olmadı. İkinci nokta da ortamın Türkiye'ye yarattığı tehdit.

Tehdit algımız değişti

Bu kadar belirsiz bir ortamda, sadece rejimle muhaliflerin çatışması yok, çok grup var. Sınırımızdaki bu olayların nereye uzanacağını bilemezsiniz. Bu tip ortamlar radikalizmi yaratır. Bunların nereye varacağı bilinmez. Bizim 4-5 sene önceki tehdit algılarımızla bugünkü arasında çok büyük fark var. Bu yüzden MİT'in tartışılmaması gerektiğini söyledim. Bugünkü ortam içinde istihbaratın daha da güçlü olması ve herkesin destek vermesi gerekiyor. Silahlı kuvvetler de öyle. Bugün ben karışmayayım derse yarın belki baş edemeyeceği bir güç çıkar. Onun için ben işi profesyonellere, silahlı kuvvetlere, istihbaratçılara bırakmak gerekir diyorum. Onların hiçbiri de kendi başına iş yapamaz tabiî ki. Sorumlu oldukları siyasi istikamet aldıkları makamlar var."

İran çözüme dahil edilebilir

Gül, Nükleer meselesi diyalogla çözüm yoluna giren İran'ın Suriye konusunda çözüme angaje edilebileceğini kaydederek şöyle konuştu: Suriye, İran için ölüm kalım meselesi, bizim için insanlık meselesi, Rusya için ise sıcak deniz meselesi. Ben o zaman Batı dünyasının retoriğinin yüksek ama bunun alana yansımayacağını hamaset yapıldığını çok açık konuştum. O gün yapılmayan bugün yapılmaya uğraşılıyor ama bugün eli güçlü olan artık Şam. BM'de Ruhani'yle bir araya geldik. Suriye konusunda alternatifler üzerinde beraber çalışmamızın şart olduğu konusunda bakanlarımıza görevler verdik. Türkiye ile İran, Suriye konusunda samimi bir ilişki içinde olursa biz bunu uluslar arası camiaya önerebiliriz. Önerimiz dikkate alınır. Biz batı dünyasını onlar diğer tarafı işin içine çekerler."

İsrail'in yaptığı iftira atmak

İsrail askeri İstihbarat Başkanı'nın 'Türkiye'de El Kaide üsleri var açıklamasına da tepki gösteren Gül, "Bunlar Türkiye'ye karşı iftira, bunu yaparken de kendi sorumluluklarını, suçluluklarını örtmek için yapıyorlar. Kendi hamasetleriyle aksiyonları hiç birbirine uymadı. Bu boşluktan radikal unsurlar ortaya çıkınca, kendi sorumluluklarından dikkati başka yöne çekmeye çalışıyorlar" dedi.

Mısır'da dünya yardımcı olmadı

"Mısır bizim için önemli bir ülke... Mısır'da halk devrimi olduğunda herkes çok sevindi. Demokrasinin müdahaleye uğraması, seçilmiş cumhurbaşkanının hapse atılması çok üzücü. Bu tip olağanüstü durumları biz de geçirdik. Ama daha aklıselimle çıktık. 60 ihtilali çok acı oldu. 80 darbesinde o kadar insan eziyet çekmesine rağmen yine de çıkışımız kolay oldu. Rahmetli Ecevit ve Erbakan Hoca, Süleyman Bey sonradan başbakan da cumhurbaşkanı da oldular. Bunlar darbelerde tutuklanan insanlardı. Öfkelerini halka yaymadılar. Mısır'da da böyle olmasını çok isterdim. Bunu çok konuştum. Maalesef olmadı. Kan aktı. Dünya hep beraber yardımcı olsaydı, demokrasiye geçiş daha kolay olurdu."

Füze Kalkanı'nda öncelik milli menfaatlerde

"Bizim tavrımız net, Tabii ki Türkiye NATO üyesi bir ülke, Suriye sınırında NATO'nun Partiotları var. Bu bir tarafa. Ancak şunu da bilmek durumundayız, Türkiye bulunduğu bölge dolayısıyla savunma sanayini güçlü tutmak zorunda olan bir ülke. Böyle bir ülke savunma ihtiyacını ticari bir mesele olarak ele alamaz. Bizi bağımlılıktan kurtaracak politikalar izlemeye hakkımız var, buna mecburuz. Bir baraj inşaatında bile finans kurumları sizi finanse etmekten vazgeçebiliyor. Öne alacağımız üç mesele var. Fiyat, zaman ve teknoloji transferi. Özellikle teknoloji transferi ve Türkiye'de üretim konusunu dikkate alarak değerlendiriyoruz. Bunları açıklıkla anlatınca anlıyorlar. Nitekim teklifi yenileyelim diyorlar. "

Türkiye'de Ermeni meselesiyle ilgili tabular yıkılmış vaziyette. Her şey tartışılıyor. O yıllarda acılar bu topraklarda yaşandı. Ortak acılar bunlar.

1915'de ortak acılar yaşandı

"2014-2015 yılları bizim için önemli yıllar. Uluslararası platformlarda Türkiye çok zorluklarla karşı karşıya kalacak. Biz 3-4 sene önce dostu çok fazla olan bir ülke olarak bunları çok daha kolay aşabiliriz diye de düşünüyorduk. Dünya ve bizim konjoktürümüz değişti ve biz içeride başka şeylerle uğraşırken bu işlerde sıkıntıların biraz çoğalacağı açık. Hükümetimizin birkaç sene önceden başlayan çeşitli çalışmaları var. Önemli olan bizim tartıştığımız konulardan çıkmamız, Türkiye ile dost olmanın değerini herkese gösterecek çabaları çoğaltmamız. Türkiye'de Ermeni meselesiyle ilgili tabular yıkılmış vaziyette. Her şey tartışılıyor. O yıllarda acılar bu topraklarda yaşandı. Ortak acılar bunlar. Bunları söyleyebilmeliyiz. Ama başka acılar da yaşandı. Acılardan birini öne çıkartmanız eksik olur. Bu konularda sessiz diplomasi yapmak gerekiyor."

SURİYE, İran için ölüm kalım meselesi, bizim için insanlık meselesi, Rusya için ise sıcak deniz meselesi. Ben o zaman Batı dünyasının retoriğinin yüksek ama bunun alana yansımayacağını hamaset yapıldığını çok açık konuştum.

Kaynak: STAR