Cumhurbaşkanı Erdoğan: 1 Temmuz'da başlamak üzere sokağa çıkma kısıtlamalarını tümüyle kaldırıyoruz
Ankara
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Erdoğan, NATO Zirvesi ile başlayan, Azerbaycan'da Bakü ve Şuşa'daki temaslarla devam eden, Antalya'daki iki ayrı uluslararası toplantı ve diğer çalışmalarla nihayetlenen yoğun bir haftayı geride bıraktıklarını söyledi.
Kabine Toplantısı'nda hem bu programları hem de gündemlerindeki diğer hususları enine boyuna değerlendirdiklerini dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan NATO'ya 12 kurucu devletin hemen ardından 13'üncü üye olarak 1952 yılında katıldığını hatırlattı.
Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu tehditlerle mücadele için NATO üyesi olurken aynı zamanda demokrasiden ekonomiye uzanan geniş bir alanda da yeni bir tercihte bulunduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"NATO içinde Amerika'dan sonraki en büyük ikinci orduya ve en kritik stratejik konuma sahip olan Türkiye ittifaka karşı sorumluluklarını bugüne kadar eksiksiz yerine getirmiştir. Dünya soğuk savaş sonrası bölgesel krizler, terör, yakın dönemde de salgın gibi kritik sınamalarla yüzleşirken NATO'nun üzerine inşa edildiği ittifak ve dayanışma ruhunun önemi bir kez daha görülmüştür. Yakın bölgemizde son 10 yılda yaşanan hadiseler karşısında NATO'nun güvenilir şemsiye konumunu yeteri kadar sergileyemediği bir gerçektir. Irak'tan Suriye'ye, Filistin'den Libya'ya, Kırım'dan Karabağ'a kadar nice can yakıcı meselede NATO kendisinden beklenen güçlü iradeyi ortaya koyamamıştır."
Brüksel'deki NATO toplantısının ittifakın küresel sınamalar karşısında da etkin sorumluluklar üstlenmesine yönelik taleplerin arttığı bir atmosferde geçtiğini vurgulayan Erdoğan, "İttifakın önümüzdeki 10 yıllık yol haritasını oluşturan NATO 2030 sürecini bu bakımdan önemli görüyoruz. Zirve boyunca gerçekleştirdiğimiz temaslarda NATO konseptinin askeri ve siyasi boyutlarıyla günümüz şartlarına ve beklentilerimize uygun şekilde geliştirilmesi gerektiğini muhataplarımızla paylaştık. Dayanışma ve beraberlik ruhuna vurgu yaparken ülkemizin terörle mücadele başta olmak üzere NATO'nun sorumluluk alanlarıyla ilgili önceliklerini de müttefiklerimizin dikkatine tekrar sunduk." değerlendirmesinde bulundu.
"Asla izin vermeyeceğimizi kararlılıkla hatırlattık"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimi NATO üyelerinin kapıldıklarını gördükleri "iyi terörist, kötü terörist" ayrımının ne kadar yanlış, tehlikeli ve çarpık bir anlayışı yansıttığını her vesileyle açıkça ifade ettiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Suriye'de bir dönem ittifakın en önemli sorunu olarak gösterilen DEAŞ'a karşı tek gerçek ve netice verici mücadeleyi Türkiye'nin yaptığını herkese hatırlattık. Bu çerçevede 9 bine yakın yabancı savaşçıyı sınır dışı ettiğimizi, 100 binden fazla kişiye de ülkemize giriş yasağı koyduğumuzu söyledik. Ülkemizin bu gayretine rağmen güney sınırlarımızda bir başka terör örgütü üzerinden tehlikeli bir yapı oluşturma çabalarına asla izin vermeyeceğimizi kararlılıkla hatırlattık. Türkiye'nin kendi sınırları içinde ve sınırları ötesinde 9 milyonu bulan sığınmacıya sağladığı desteğin ve güvenliğin önemine işaret ederek bu konuda daha samimi ve güçlü katkı beklediğimizi anlattık. Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz, Kafkasya gibi bölgelerde barışın, huzurun, istikrarın hakim olması için aldığımız inisiyatifleri ve elde ettiğimiz başarıları müttefiklerimizin dikkatine tekrar getirdik.
Bu zirvede bir kez daha görülmüştür ki Türkiyesiz bir NATO'nun bırakınız mevcut gücünü korumayı, varlığını sürdürmesi dahi oldukça güçtür. NATO'dan ve müttefiklerden her alanda ülkemizin bu önemine ve katkısına uygun bir yaklaşım beklediğimizin altını bir kez daha çiziyoruz. Salgın süreci, tıpkı Birleşmiş Milletler gibi nasıl NATO'nun da dünyadaki yeni gerçeklere uygun şekilde kendini geliştirmesi gerektiği tespitimizin haklılığını ispatlamıştır. Türkiye en çok desteğe ihtiyaç duyduğu dönemde yalnız bırakılmış olmasına rağmen NATO'nun küresel güvenliğin tesisi ve korunması hususundaki önemini kabul etmektedir. Bu anlayışla yükümlülüklerimizi yerine getirmeyi sürdürürken bir daha benzer sıkıntılar yaşanmaması hususundaki tespit ve tekliflerimizi her platformda tekrarlamayı sürdüreceğiz. Ülke olarak kazandığımız her başarının tespit ve tekliflerimizin diğer müttefikler tarafından daha dikkatle ve olumlu şekilde değerlendirilmesini sağladığını görüyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde hem ittifakla hem de müttefiklerimizle daha yakın ve yapıcı bir iş birliği içinde olacağız."
"Kararlılıklarımızı karşılıklı olarak ifade ettik"
Yaptıkları tüm temaslarda bu anlayışın ipuçlarını müşahede ettiklerini belirten Erdoğan, NATO Zirvesi marjında çeşitli ülkelerin liderleriyle çok daha kapsamlı meseleleri ele aldıkları görüşmeler yaptıklarını ifade etti.
Litvanya Cumhurbaşkanı Gitanas Nauseda, Letonya Cumhurbaşkanı Egils Levits ve Macaristan Başbakanı Victor Orban ile 13 Hazıran'da görüşme yaptıklarını söyleyen Erdoğan, zirve günü olan 14 Haziran'da ise Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Birleşik Krallık Başbakanı Boris Johnson, Almanya Başbakanı Angela Merkel, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ve son olarak ABD Başkanı Joe Biden ile bir araya geldiklerini anımsattı.
Zirve sırasında pek çok ülke temsilcileriyle kısa süreli sohbet imkanı bulduklarını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Öncelikle bu görüşmelerin tamamının da taraflar bakımından olumlu ve yapıcı bir iklimde geçtiğini belirtmek isterim. Bugüne kadar çeşitli gerilimler yaşadığımız kimi isimler başta olmak üzere bir araya geldiğimiz tüm liderlerle ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin iş birliği alanları üzerinden gidilerek geliştirilmesi hususunda mutabık kaldık. Bilhassa Sayın Macron, Sayın Miçotakis ve Sayın Biden ile doğrudan temaslarımızı sıklaştırma kararı aldık. Bu sayede ülkelerimiz arasındaki yaşanacak muhtemel sorunları ve küresel gelişmeleri süratle görüşerek çözüm yollarını bulma kararlılıklarımızı karşılıklı olarak ifade ettik."
Biden ile görüşme
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Zirvesi kapsamında bir araya geldiği ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesine ilişkin, "ABD ile diyalog kanallarımızı her düzeyde güçlendirmek suretiyle Biden ile yakaladığımız güzel iklimi, ülkelerimiz bakımından maksimum faydaya dönüştürmekte kararlıyız." dedi.
Erdoğan, "Türkiye'nin tek talebi, siyasi ve ekonomik her alandaki egemenlik haklarına saygı duyulması, terör örgütleriyle yürüttüğü mücadeleye destek verilmesidir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ile olumlu ve yapıcı bir temelde yeni bir dönemin kapılarını araladıklarına inandıklarını kaydetti.
KDV desteği
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Turizm sektörüne verdiğimiz KDV desteğini 1 ay daha uzatıyoruz." açıklamasında bulundu.
Erdoğan, "TMO'yu en etkin şekilde devreye sokarak uygun fiyatlı yem ham maddesi satışını temmuz ayında başlatıyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hububat ile et, süt, yem fiyatlarını aşırı şekilde yükseltmeye çalışanlara izin vermeyeceğiz, gerekli dersi vereceğiz." ifadelerini kullandı.
Kovid-19'la mücadelede yeni kararlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarına şu şekilde devam etti:
"1 Temmuz'da başlamak üzere sokağa çıkma kısıtlamalarını tümüyle kaldırıyoruz. Müzikle ilgili sınırlamayı da 24.00'e çekiyoruz. Şehirler arası seyahat kısıtlamalarıyla şehir içi toplu taşıma araçlarındaki sınırlamalar sona eriyor. Sırası gelen herkesin aşı olması hayati öneme sahiptir. 1 Temmuz itibarıyla kamu kurum ve kuruluşlarında normal mesai düzenine geçiliyor."
Kovid-19 aşılama programı
Erdoğan, Kovid-19 aşılama programı ile ilgili olarak ise şunları söyledi:
"Son bir haftada nüfusuna oranla dünyada en çok aşı yapan ülke konumundayız. Hedefimiz birkaç hafta içerisinde aşılamayı 18 yaş üzerindeki nüfusumuzun tamamına açmaktır. Vatandaşlarımdan, aşı konusundaki manipülasyonlara itibar etmemelerini, bu konuda bilim insanlarına kulak vermelerini istiyorum."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.