Çullan babam çullan

Çullan babam çullan
28 Şubat döneminde... Sonuna kadar direnmiş, risk almış, düşmanlıklara maruz kalmış, ağır cezalarda yargılanmış, yalnız bırakılmış, programına...



28 Şubat döneminde... Sonuna kadar direnmiş, risk almış, düşmanlıklara maruz kalmış, ağır cezalarda yargılanmış, yalnız bırakılmış, programına çıkaracak konuk bulamaz hale gelmiş, en pis iftiralara uğramış bir gazeteci olarak buradan ilan ediyorum:

DİRENİŞ ahlakına sahip değildiler.

İsyan ahlakına sahip değildiler.
Ve şimdi fark ediyoruz ki:
Hesaplaşma ahlakına da sahip değiller.

Şu son ?şantaj iddiası?na bir bakın:
?Şantaj yaptı? denilen ?yapmadım? diyor.
?Şantajı haber verdi? denilen ?vermedim? diyor.
?Şantaja maruz kaldı? denilen ?kalmadım? diyor.
?Şantaj? iddiasını ortaya atan bir ?kanıt? sunamıyor.
Fakat buna rağmen...
Kanırtıyorlar da kanırtıyorlar.
Çullanıyor da çullanıyorlar.
28 Şubat sürecinde kendilerine nasıl çullanıldıysa öyle çullanıyorlar.
28 Şubat?ta kendilerine uygulanan psikolojik savaşın bir benzerini uyguluyorlar.
İlkel bir intikam pazarı kurmuşlar, vuruyorlar da vuruyorlar.
Ahlaksız, hakkaniyetsiz, vicdansız ve acımasız bir süreçle ahlaksız, hakkaniyetsiz, vicdansız ve acımasız bir şekilde hesaplaşmaya çalışıyorlar.

28 Şubat?ın mazlumlarının haline bir bakın:
Brifing günlerinde babayiğit bir ses çıkaramadılar ama bugün maşallah her biri cengaver kesilmiş durumda.
Tankların yürüdüğü günde öksürmekten bile kaçındılar, bugün sembolik tanklarla güya 28 Şubat?a meydan okuyorlar.
28 Şubat?ta köstebek gibi toprağın altında saklandılar, bugün en afili pozlarıyla ortaya çıkıyorlar.
28 Şubat günlerinde ?Tedbiri elden bırakmamak lazım? diyerek başörtülü sekreterlerini işten çıkardılar, bugün ?Çok mağdur olduk çok? diye mağduriyet öyküleri anlatıyorlar.
28 Şubat?ta direnmek yerine imzayı çaktılar, bugün hiçbir şey olmamış gibi kahramanlık destanları anlatıyorlar.
28 Şubat günlerinde devrin kodamanlarına ?Biz onlar gibi toleranssız değiliz, hoşgörü abidesiyiz? diyenler, bugün toleransı, hoşgörüyü falan bir tarafa bırakıp çullanma yarışında bayrağı en yukarıya dikmeye çalışıyorlar.

Peki ya 28 Şubat günlerinde mazlumlara destek olmak yerine arazi olan bugünün ultra demokratlarına ne demeli?
Sanki 28 Şubat günlerinde ?Ne şeriat / ne darbe? ya da ?Ne cami / ne kışla? sloganlarıyla ?Biz bu işte yokuz? diyenler onlar değilmiş gibi, cadı yakma ayinin odun taşıyıcıları haline gelmiş durumdalar.
Biri 28 Şubat sürecinin iki büyük gazetesinden birinin yöneticisi pozisyonunda devrin bütün günahlarına ortak olmuş, şimdi çullanma ayinine katılarak günahını unutturmaya çalışıyor.
Bir diğeri 28 Şubat?a kalemiyle en büyük desteği vermiş, şimdi yaptığı iki sayfalık özeleştiriyle durumdan sıyırmaya çalışıyor.
28 Şubat?ta kafayı kuma gömen bir başkası ise, şimdi 28 Şubat mağdurlarından bile daha öfkeli pozlarla çıkıyor kamuoyunun karşısına...

Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kulanabilirsiniz

Ahmet Hakan Coşkun / Hürriyet

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.