Çözüm süreci artık milletin malıdır

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Çözüm Süreci artık milletin malıdır, çözüm süreci milli bir süreçtir, yerli bir süreçtir, bu ülkenin bütün vatandaşlarının sahiplendiği bir süreçtir" dedi.

ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Çözüm Süreci'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005'te Diyarbakır'daki konuşmasıyla başladığını, türlü badirelerden, tahriklerden, kumpaslardan geçerek bugünkü açıklamayla yeni bir zemine oturduğunu belirterek, "Artık bu ülkede, Türk, Kürt, Sünni, Alevi gibi ayrımlar hiçbir şekilde bu milletin fertleri arasında nifak tohumu olacak şekilde kullanılamayacaktır. Türkiye'de şiddetin, silahın dili sona erecek, demokratik siyasetin önü açılacaktır" dedi.

Davutoğlu, Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Gençlik Kolları 4. Olağan Kongresi'nde,  28 Şubat'ın eski Türkiye'nin sembolü olduğunu, bugün burada yeni Türkiye'nin sembolüne ilişkin 3 önemli gelişmeyi paylaşacağını ifade etti.

Bunlardan birinin Çözüm Süreci olduğuna işaret eden Davutoğlu, 28 Şubat döneminde, vatan evlatları arasında ayrım yapan zihniyetin, sadece başörtülü-başı açık ayrımına gitmediğini, lehçesi, kültürü, örfü dolayısıyla ayrıma uğrayanlar bulunduğunu söyledi. Davutoğlu, etnik temelli her türlü dışlayıcılığın yeni Türkiye'de artık yer bulamayacağını belirtti.

Milletin fertlerinin ezeli ve ebedi kardeşliği için ilan edilen Çözüm Süreci'nin bugün yeni bir aşamaya geldiğine dikkati çeken Davutoğlu, artık gençlerin dağlarda ya da sokaklarda karşı karşıya gelmeyeceklerini vurguladı.

Türkiye'nin geleceğinin teminatı olan gençlerin, Selahaddin Eyyubi'nin, Alparslan’ın ordusunda yan yana yürüyen ataları gibi geleceğe yan yana yürüyeceklerinin altını çizen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2005'te Sayın Cumhurbaşkanımızın Diyarbakır'daki konuşmasıyla başlayan Çözüm Süreci, türlü badirelerden, tahriklerden, kumpaslardan geçerek bugünkü açıklamayla yeni bir zemine oturmuştur. Artık bu ülkede, Türk, Kürt, Sünni, Alevi gibi ayrımlar hiçbir şekilde bu milletin fertleri arasında nifak tohumu olacak şekilde kullanılamayacaktır. Türkiye'de şiddetin, silahın dili sona erecek, demokratik siyasetin önü açılacaktır."

Tarihler Cenab-ı Hakk'ın tevafukuyla aslında güzel şeyler ifade ediyorlar. 12 Eylül 1980'de Türkiye'ye bir devrim, bir darbe anayasası dikte ettirilmişti. 12 Eylül 2010'da biz o darbe anayasasını değiştirdik, demokratik bir anayasanın önünü açtık. Şimdi de 28 Şubat’ta, 28 Şubat 1997'deki o dışlayıcı darbe kültürünün yerini bütün vatandaşları kucaklayan Çözüm Süreci almış bulunmaktadır."

"Ortak aidiyet bilinciyle ortak bir gelecek için el ele"

Sadece Ankara'daki değil Türkiye'nin her bölgesindeki gençlere bir mesaj iletmek istediğini ifade eden ve ailelerine selam gönderen Davutoğlu, tüm gençlerin bundan sonra ortak bir aidiyet bilinciyle, demokratik siyaset anlayışıyla, ortak bir gelecek için el ele yürüyeceklerini dile getirdi.

Tarihte Türk, Kürt ve Arap gençlerin aynı ideal için yürüdüklerini hatırlatan Davutoğlu, artık Anadolu evlatlarının da bir arada, el ele yürüyeceklerini ve "Hep birlikte Türkiye" diyeceklerini söyledi.

Davutoğlu, hiçbir annenin yüreğine evlat acısı düşmeyeceğini, hiçbir Anadolu evladının şu veya bu gerekçeyle dağa çıkarılmayacağını, şiddet ve nefret dili üzerinden birbirlerine düşman edilmeyeceğini vurguladı.

"Yeni ümit, yeni bir ışık doğdu"

Dışlayıcılık, ayrımcılık ve her türlü bölücü faaliyetin ayakların altında olacağının altını çizen Davutoğlu, kendileri için ne Arap'ın Acem'e, ne Acem'in Arap'a üstünlüğü bulunduğunu dile getirdi.

Davutoğlu, bu tür ayrımların cahiliye adeti olduğunu ve Anadolu evlatlarının bu tür adetleri ayaklarının altına aldığını belirterek, bugün, 28 Şubat'ta Türk, Kürt, Sünni, Alevi, herkesin kardeşliği için yeni ümit, yeni bir ışık doğduğunu söyledi.

Bu aidiyet hissinin, ortak vatandaşlık hissiyle pekiştirileceğine işaret eden Davutoğlu, Türkiye'de bütün vatandaşlar için aynı insanlık ilkeleri etrafında davranan, şefkatli ve kudretli bir devleti inşa ettiklerini, bu devletin adının "Yeni Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti Devleti" olduğunu kaydetti.

Bu dönemin, tüm vatandaşların onurunu koruma kudretine ve onlara şefkatle bakma merhametine sahip olduğunu dile getiren Davutoğlu, yeni Türkiye'nin inşasının AK Parti gençliğiyle olacağını, Türkiye'nin AK Parti gençliğinin elinde 2023'e, 2053'e, 2071'e yürüyeceğini söyledi.

"Açıklamayı ve onun uygulanmasını yakından takip edeceğiz"

Davutoğlu, aidiyet bilincinin, ortak kader bilincinin ve demokratik siyaset anlayışının birbirini tamamlayan unsular olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Demokratik siyaset varsa herkes demokrasi içerisinde görüşlerini ifade edebiliyorsa AK Parti'li gençlerin de siyasetçilerin de devlet adamlarının da bir daha şiddeti, nefreti körükleyen açıklamalardan uzak durması lazım.

Madem ki demokrasi inşa edildi, madem ki 28 Şubat'ın bütün izleri birer birer siliniyor, 12 Eylül'ün izleri birer birer siliniyor, artık bu topraklarda silah diliyle kimse konuşmamalıdır. Bugün yapılan açıklamayı ve onun uygulanmasını yakından takip edeceğiz. Anadolu evlatlarını birbirine karşı kim silahlandırırsa onun karşısında Horasan ruhu, Horasan erenlerinin emaneti, Selahaddin Eyyubi ruhu dimdik ayakta olacaktır."

Davuğlu, salondaki gençlere, "Gençliği bölmeye çalışanlara karşı dimdik ayakta duracak mısınız? Türk, Kürt, Sünni, Alevi gibi ayrımlara karşı dimdik ayakta duracak mısınız? Hakkari'yi Edirne ile Diyarbakır'ı Bursa ile Bitlis'i Konya ile Kayseri ile ebediyen kardeş kılacak mısınız? Ankara'yı başkent olarak, bu kardeşliğin ruhunun sindiği küresel Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin başkenti olarak savunmaya devam edecek misiniz" diye sordu.

Gençlerden "Evet" yanıtını alan Davutoğlu, gençliğin ortak geleceğinin burada olduğunu söyledi.

Başbakan Davutoğlu, Mersin'de öldürülen Özgecan Aslan ve İzmir'de öldürülen Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nu anarak, "1970'li yıllarda en yakın arkadaşlarını sokak çatışmalarında kaybetmiş bir nesil olarak sizlere emanetimiz, üniversitelerde, sokaklarda, Anadolu'nun hiçbir yerinde bir daha gençlik çatışmasına izin vermemenizdir. Dimdik Anadolu evlatları için barış, ebedi ve ezeli kardeşlik, ortak gelecek demeye devam ediniz" ifadelerini kullandı.

Salondakilerin "Başbakan Ahmet Davutoğlu" diye slogan atması üzerine, Davutoğlu, "Gençlerle beraber olmak bizi gençleştiriyor. Yüreğimizdeki heyecanı, coşkuyu artırıyor. Allah sizden razı olsun, aziz AK gençlik" ifadesini kullandı.

Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Firavunun sarayına iffeti, adaletini götürmek için yürüyen, gençlerin sembolu Hazreti Yusuf'a selam olsun. Bir karanlık gecede, insanlığın kurtuluşu için Mekke'den Medine'ye yürüyen hicret gençlerine selam olsun ve Allah'ın Resulü'nü kurtarmak için kendisini onun yerine koyan, gençlerin öncüsü Hazreti Ali'ye selam olsun. Adalet için, onur için, ölümü bile bile Kerbela'ya yürüyen, gençlerin ideali, gençlerin sembolü Hazreti Hüseyin'e, Kerbela şehitlerine selam olsun. Horasan'dan Hoca Ahmet Yesevi'nin ilhamıyla, yönlendirmesiyle, liderliğiyle Anadolu'ya, Rumeli'ye doğru yürüyen alperen gençlerine selam olsun, onun öncüsü Süleyman Şah'a, Ertuğrul Gazi'ye, Ali Osman'a, Ali Selçuk'a selam olsun. Selahattin Eyyubi'nin öncülüğünde, Kudüs'e doğru bir karanlık dönemi kapatmak için yürüyen gençlere selam olsun. Anadolu'yu bize miras bırakan Ahiyanı Rum'a, Bacıyanı Rum'a, bacılara, kardeşlere, onların bugünkü torunlarına selam olsun."

Davutoğlu, "Anadolu'dan Rumeli'ye yürüyen gençlere, Evladı Fatihan'a selam olsun. Fetih için İstanbul önlerinde yürüyen o genç sultanın arkasından yürüyerek, bir çağı açıp bir çağı kapatan fetih gençlerine selam olsun. Devletimiz zor duruma düştüğünde, vatanımız tehlike altına girdiğinde, Çanakkale'ye, Sarıkamış'a, Yemen'e doğru yürüyen o yiğit gençlere selam olsun. Ankara'dan, Kocatepe'den İzmir'e yürüyen istiklal gençlerine selam olsun" diye konuştu.

"Gençlere zulmedecek olan 28 Şubat zihniyetine bir daha izin verecek miyiz?"

"Ecdadın torunu Davutoğlu" sloganı üzerine Davutoğlu, "Ecdadın torunu AK Gençlik" karşılığını verdi.

Bugünün sembolik bir gün olduğunu ve 28 Şubatta Ankara'da gençlerle birarada olduklarını dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bundan önce 1997'nin 28 Şubatında birileri eski Türkiye adına dediler ki '28 Şubat bin yıl sürecek.' 'Bin yıl sürecek' dedikleri 28 Şubatta, Anadolu'yu fetheden Bacıyanı Rum'un devamı olan Anadolu'nun genç kızlarına başörtüsü zulmünü uygulamak vardı. 'Bin yıl sürecek' dedikleri 28 Şubatta Ahiyanı Rum'un bugünkü temsilcisi olan imam hatiplerde yetişmiş gençleri üniversite dışında bırakma çabası vardı. Şimdi soruyorum aziz gençlik, o 28 Şubat bin yıl sürdü mü? O 28 Şubattan, AK Parti iktidarları döneminde herhangi bir iz kaldı mı? Gençlere zulmedecek olan 28 Şubat zihniyetine bir daha izin verecek miyiz?"

Davutoğlu, "Merhum, rahmetli Necmettin Erbakan hocamızı bir kez daha rahmetle anıyoruz. 28 Şubata karşı savunan adamı rahmetle, minnetle, şükranla anıyoruz" dedi.

Bir 28 Şubatta daha beraber olduklarına işaret eden Davutoğlu, "O 28 Şubatın kabus günlerinde, hainler pusuda. Ama onların pususuna izin vermeyeceğiz. AK gençlik yeni bir 28 Şubata bir daha izin vermeyecek inşallah" değerlendirmesinde bulundu.

"28 Şubatın, milletin evlatlarının izzetinin, onurunun çiğnendiği bir dönem olduğunu" belirten Davutoğlu, "Şimdi yeni bir 28 Şubatta Ankara'dan sesleniyoruz. Bu milletin, bugün ilan ettiği 28 Şubat zihniyeti, milli iradeye dayanan zihniyet, hiçbir zaman durdurulamayacak, söndürülemeyecek inşallah" şeklinde konuştu.

"28 Şubatın bütün kalıntıları artık ayaklarımızın altındadır"

Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Gençler ayakta. 27 Mayısta, 12 Eylülde, 28 Şubatta ezilen, horlanan gençlik bugün ayakta. 28 Şubattan sonra 12 yıllık AK Parti iktidarları döneminde, işte eski Türkiye ile yeni Türkiye arasındaki fark bu. Gençler, özgürlük arayan gençler, özgürlüklerine kavuştular. Onurla, izzetle üniversitelerine gidiyorlar, kardeşçe, yan yana, başı açık, başı örtülü eğitimlerini alıyorlar. Aslında bugün işte 28 Şubatın muhasebesini yapma günü. 28 Şubatın bütün kalıntıları artık ayaklarımızın altındadır. Türkiye, yeni Türkiye, 28 Şubatın eski Türkiyesi'nin bütün izlerini yerle bir edecektir."

Salondakilerin "Başbakan Ahmet, vatan sana emanet" sloganı üzerine Davutoğlu, "Vatan, AK gençliğe emanet" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, "28 Şubatta iç tehdit kavramıyla, milletin fertleri, devlet tarafından tehdit ilan edilmişti. 28 Şubatta tanklar Sincan'da yürüyordu, şimdi ise Süleyman Şah için Suriye'de yürüyor. Aradaki fark bu. Süleyman Şah'ın aziz emaneti için Suriye'de yürüyor" şeklinde konuştu.

Başbakan Davutoğlu, "Biz AK Parti iktidarları dönemince bütün bir iç tehdit kavramını ortadan kaldırdık ve milletle devleti bir daha ayrıştırılamayacak şekilde biraraya getirdik. 28 Şubat döneminde, okuduğu bir şiir için hapse atılan Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bugün Cumhurbaşkanlığı makamında. Onun için hiç şüpheniz olmasın. 28 Şubatın bütün izlerinin yerle bir olması için çalışmaya devam edeceğiz" tespitinde bulundu.

Davutoğlu, bir hafta önce Anadolu gençlerinin, Süleyman Şah’ın aziz emanetini korumak üzere bir yürüyüşe geçtiklerini söyledi.

"Gece boyu yürüyen o Mehmetçikler arasında Türk de vardı, Kürt de vardı, Arap da vardı, Boşnak da Arnavut da vardı. Ama hepsi aynı ideal için yürüyorlardı" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Süleyman Şah'ın emanetine sahip çıkmak için izzetle, onurla yürüdüler ve 9 saat içinde o emaneti Türkiye'ye, şimdi de Türkiye'den Suriye Eşmesine taşımak üzere gerçekten tarihimize altın bir sayfa olarak geçecek olan büyük bir başarı sağladılar. Buradan, AK Parti Gençlik Kongresi'nden bütün o genç yiğitlere, Mehmetçiklerimize selam ediyorum. Gazaları mübarek olsun. Onlar tarihin emaneti ne zaman gerektirirse canlarını ortaya koyacaklarını bir kez daha gösterdiler. Hepsini alınlarından öpüyor, şehit düşen Halit Avcı kardeşimize bir kez daha rahmet diliyorum."

AK Parti iktidarlarının, dünyanın neresinde olursa olsun tarihi mirasa sahip çıkma konusunda hiçbir tereddüt göstermediğini vurgulayan Davutoğlu, "Orhun Abideleri'ni ihya eden biziz, Hoca Ahmet Yesevi'nin türbesini ihya eden biziz, Sultan Murat Hüdavendigar'ın Kosova'daki türbesini ihya eden biziz, Gülbaba Türbesi'nde ihya faaliyetini geçen hafta başlatan biziz. Turgut Reis'in Libya'daki türbesini ihya eden biziz" diye konuştu.

"Muhalefet, kanlı rejimin, kanlı Esad'ın diliyle konuştu"

AK Parti'nin bir ihya hareketi olduğunu belirten Davutoğlu, Süleyman Şah'ın emanetini de ihya etmeyi, emanete sahip çıkmayı sürdüreceklerini dile getirdi.

 Türkiye'nin uluslararası hukuk alanındaki haklarını koruduklarını ifade eden Davutoğlu, gençlere "Siz de önümüzdeki dönemde aldığınız siyasi misyonla bu emanete sahip çıkacak mısınız? Türkiye'nin ulusal çıkarlarını nerede olursa olsun korumak gerektiğinde dimdik ayakta duracak mısınız? İşte bizim arzuladığımız diriliş nesli budur, Asım'ın nesil budur" diye seslendi.

"Biz Süleyman Şah Türbesi'nde, Süleyman Şah'ın emanetini korumak için böylesine büyük bir çaba içindeyken, muhalefet, Suriye rejiminin, kanlı rejimin, kanlı Esad'ın diliyle konuştu" ifadelerini kullanan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bir muhalefet sözcüsü 'Suriye'ye saldırıdır bu' dedi. Düşünebiliyor musunuz, Türkiye'de anamuhalefet partisi liderinin sözcüsü, Türkiye'nin Suriye'ye saldırdığını iddia etti. Biz, Suriye'deki kardeşlerimize kucak açan biz, dünyanın neresinde olursa olsun milli mirasımızı da korumak için hangi adımı atmak gerekiyorsa atmaya devam edeceğiz. İnşallah önümüzdeki günlerde, Suriye Eşmesinde cumartesi gününden itibaren dalgalanan şanlı bayrağımız Süleyman Şah'ın türbesinde dalgalanmaya devam edecek ve kıyamete kadar Süleyman Şah'ın bulunduğu mekan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin toprağı olarak kalacak."

Davutoğlu, "Çözüm Süreci ile kardeş yiğitler, kardeş türkülerle yeni bir geleceğe hazırlanıyorlar. Süleyman Şah Operasyonu'nda, Şah Fırat Operasyonu'nda görüldüğü gibi devletimiz kudretiyle ve merhametiyle yeni bir geleceğe hazırlanıyor" diye konuştu.

"Fetih nesli budur, Asım'ın nesli budur"

Dün İstanbul'da çok büyük bir projeyi, üç katlı büyük İstanbul Tüneli projesini ilan ettiklerini anlatan Davutoğlu, bu tünelin de dünyada bir ilk olduğunu vurguladı.

"Aynen üçüncü havalimanının dünyanın en büyük havalimanı olması gibi dünyada ilk kez üç katlı bir tünel inşa ediliyor ve bu üç katlı tünel, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin gücüyle ve Türkiye'nin gençleriyle inşa edilecek" diyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Böylece İstanbul'un 9 raylı sistemi birbirine bağlanıyor. Üç köprü, üç boğaz içi alt geçidi ve bütün çevre yolları bir ring halinde İstanbul'u birbirine bağlıyor. Atamız Fatih Sultan Mehmet Han karadan gemileri yürüterek İstanbul'u fethetmişti, şimdi onların torunu olan bizler, boğazın 110 metre altından 6 bin 500 metrelik tünelle Asya'yı Avrupa'ya, İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlıyoruz. İşte fetih nesli budur, Asım'ın nesli budur."

Çözüm Süreci ile kardeşliği ihya edeceklerini, Şah Fırat Operasyonu'nda olduğu gibi tarihi mirasa sahip çıkacaklarını belirten Davutoğlu, "Bu mega projelerde olduğu gibi geleceğimizi inşa edeceğiz. Burada en büyük gücümüz sizlersiniz aziz gençlik" diye konuştu.

Gençliğe hizmet yolunda çok büyük gayret içinde olduklarını dile getiren Davutoğlu, 2002'de bin 574 olan spor tesisini bin 330 daha artırdıklarını, lisanslı sporcu sayısını 278 binden 5,5 milyona, antrenör sayısını 18 binden 176 bine, spor kulübü sayısını 6 binden 13 bine çıkardıklarını söyledi.

Yurt kapasitesini 182 binden 393 bine yükselttiklerini, bu yıl 65 bin 495 daha yurt kapasitesi oluşturacaklarını bildiren Davutoğlu, lisans bursunu 45 liradan 300 liraya, yüksek lisans bursunu 300 liradan 600 liraya, doktora bursunu 450 liradan 900 liraya çıkardıklarını kaydetti.

"Erbakan Hocamız gibi dimdik durmaya hazır mısınız"

"Bunu niçin yapıyoruz? Gençliğimizin geleceğe daha iyi hazırlanması için. İnşallah 7 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir Türkiye'ye yürürken, en büyük güç kaynağımız AK Parti gençliğidir" ifadelerini kullanan Davutoğlu, gençlere şeyle seslendi:

"Şimdi sizi, bütün tarihte insanlık onuru için yürümüş öncüleriniz adına hep beraber ahitleşmeye devam ediyorum. Buyrun, ayakta ve 7 Haziran için sözleşerek Ankara'dan Türkiye'ye bir selam gönderelim. AK gençlik, hicret gençliğinin ideallerini yaşatmaya kararlı mısınız? Ahiyan-ı Rum'un, Bacıyan-ı Rum'un, Anadolu topraklarını, Rumeli topraklarını ebedi vatanımız kılan değerlerine sahip çıkmaya hazır mısınız? Sarıkamış'a yürüyen, Çanakkale'ye yürüyen ecdadınız gençlerin yolunda bu ülke için, bu dava için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır mısınız? Ankara'dan İzmir'e yürüyen istiklal gençlerinin torunları olarak istiklalimizi korumaya hazır mısınız?

Eğer birileri bir gün 28 Şubat gibi yeni bir tezgah düzenlerlerse rahmetli Erbakan Hocamız gibi dimdik durmaya hazır mısınız? Eğer birileri yine dolaylı, doğrudan, doğrudan darbeyle, dolaylı paralel vesayet yollarıyla demokrasiye darbe vurmak isterse bugün, burada, 28 Şubat'ta söz verdiğimiz gibi bu tür kumpaslara karşı her türlü mücadeleyi vermeye hazır mısınız? Türk, Kürt, Alevi, Sünni bütün vatandaşlarımızı kardeş kılmaya hazır mısınız? Silahları, nefreti, nefret dilini bu vatandan ebediyen kaldırmaya hazır mısınız? Bunun için Çözüm Süreci'ni başarılı kılmak, üniversitelerimizde kardeş kavgasına izin vermemek için AK Gençlik olarak hangi siyasi görüşe, hangi felsefi inanışa sahip olursa olsun bütün Türkiye gençliğini kucaklamaya hazır mısınız? Onlarla omuz omuza kardeş şekilde ortak geleceğe yürümeye hazır mısınız? Onları, AK Parti'nin kutlu yürüyüşüne davet etmeye hazır mısınız?"

"7 Haziran'da zaferi beraber kutlayacağız"

Ankara'nın, AK Parti'ye Türkiye ortalamasında destek verdiğini belirten Davutoğlu, gençlere "Ama bu sefer inşallah Ankara'da en az yüzde 55, yüzde 60 almaya hazır mıyız? 7 Haziran'da Ankara'dan yeni bir destan yazmaya hazır mısınız? Bunun için Ankara'yı sokak sokak, mahalle mahalle gezmeye hazır mısınız" diye sordu.

Davutoğlu, Ankara'da 7 Haziran gecesi hep beraber olacaklarını ve zaferi beraber kutlayacaklarını sözlerine ekledi.

Diğer konuşmacılar

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, salondakilerden Necmettin Erbakan için Fatiha suresini okumalarını istedi.

AK Parti Ankara Gençlik Kolları Başkanı Kurtcan Çelebi, meselelerinin, yarının meselesi olduğunu belirterek, "Günümüzde gençliğin önemini dile getiren birçok parti var ama gencine güvenen bir tek parti var" ifadesini kullandı.

Çelebi, Başbakan Davutoğlu'na "Ankara gençliği, sizin her zaman yanınızda" diyerek sözlerini tamamladı.

AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Abdurrahim Boynukalın da bir temsili ve duruşu ortaya koymak için salonda bulunduklarını vurguladı.

Kongreden notlar

Davutoğlu, kongre salonuna gelmeden önce 28 Şubat dönemini anlatan bir sinevizyon gösterisi sunuldu. Bu sırada salondakiler, "Mücahit Erbakan" şeklinde slogan attı.

AK Parti Gençlik Kolları teşkilatı, "Belki güneşimiz solacak, belki yüreğimiz duracak, bizim bir tek hayalimiz var o da Çankaya AK olacak" yazılı pankart açarak Başbakan Davutoğlu'nun salona gelişini bekledi.

Kongrenin yapıldığı salona Başbakan Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile girerek delegeleri ve partilileri selamladı, karanfil dağıttı.

AK Parti flamalarıyla süslenen salona, Türk bayrağı, Mustafa Kemal Atatürk'ün, Erdoğan'ın ve Davutoğlu'nun posterleri asıldı.

Davutoğlu'nun konuşma yaptığı salonda, "Yürüyen paletlere inat işte gerçek 28 Şubat", "Şubat ayı hiç bin yıl sürer mi", "Ebrehe'nin fil ordusu, Kabe'nin de bir bekçisi var", "Davacıydık, alacaklıydık vesayetçi Çankaya'dan, biz onlar gibi zulmetmeyiz selam olsun Ankara'dan", "Biz hocamızın baş koyduğu yola, baş koyan kardeşleriyiz", "Yarınlar rahatından vazgeçenlerin olacaktır, Ustayla yola çıktık hocayla yola devam", "Yüreklerde heyecan, gönüllerde sevdan sen emret gençliğin hazır, her daim hazır hocam" yazılı pankartlar açıldı.

 Ayrıca AK Parti Ankara İl Gençlik Kollarının faaliyetlerinin gösterildiği sinevizyon da izletildi.

Davutoğlu konuşmasını yapmadan önce kendisi için yazılan bir şarkının da aralarında olduğu mini konser verildi.

Kongreye Başbakan Yardımcıları Ali Babacan ve Bülent Arınç, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, AK Parti İl Başkanı Mustafa Nedim Yamalı ile partinin bölge milletvekilleri de katıldı.