Çıtırık'ın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Mesajı
Baro Başkanı Avukat Mengücek Gazi Çıtırık, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen basın açıklaması öncesinde günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı.
Avukat Çıtırık, 2013 yılında 28 bin kadının şiddete maruz kaldığını ifade etti.
Bunlardan 95'inin ölümle sonuçlandığını belirten Avukat Çıtırık, "New York'taki bir tekstil fabrikası çalışanları 8 Mart 1857 tarihinde daha iyi çalışma koşulları için greve başladı. Yaklaşık olarak 40.000 dokuma işçisinden oluşuyordu grev yapanlar. Fakat sermayenin yanında olan devlet ve devletin vurucu gücü olan polis grev yapanlara saldırarak işçileri fabrikaya kilitlemesi ve ardından çıkan yangında çoğu kadın 129 kişi hayatını kaybetti. Bu anma olayı ilk kez Danimarka'nın Kopenhag kentinde 26-27 Ağustos 1910 tarihinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) gündeme geldi ve tekstil fabrikasında hayatını kaybeden kadınlar anısına 8 Mart'ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak anılması önerisi getirildi ve kabul edildi. Öneri kabul edilmesine rağmen tarih kesinlik kazanmamıştı ve Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilkbaharda kutlanıyordu. 1921?de Moskova'da 3. Uluslararası Kadınlar Konferansında tarih 8 Mart olarak saptandı. 1960?larda Amerika Birleşik Devletler'inde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün anılmaya başlanmasıyla gündeme iyice oturdu. 16 Aralık 1977?de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasını kabul etti ve resmileşti.
Resmi olmayan rakamlara göre, Türkiye'de kadın cinayetlerinin son 10 yılda yüzde bin 400 artış gösterdiğini söyleyebilirim. 2002 yılında öldürülen kadın sayısının 66'yken 2013'ün sadece ilk 9 ayında bu rakamın 842'ye ulaştığınıgörmekteyiz" ifadelerini kullandı.
Kadınların güçlü bir toplumsal yapının kurulmasında her zaman önemli rol oynadığını kaydeden Avukat Çıtırık, şu ifadeleri kullandı:
"Kadınlarımız sosyal güvencesi olmadan çalıştırılmaktalar. Kadın emeği daha düşük ücretlendirilmekte, çalışan kadınların çocuk bakım hizmetleri de yetersizdir. Kayıt dışı sektörlerde, alelade geçici-gündelik işlerde çalıştırılmakta. Kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 24'lere gerilemiştir.
Özel istihdam bürolarında esnek, keyfi ve sigorta güvencesinden mahrum, sendikasız çalıştırılmaktalar. Kadının yeri evidir anlayışı halen hüküm sürmektedir. Kadın işgücünün yüzde 71'i kayıt dışına itilmiştir. Yüzde 85'i genelde ücretsiz aile işçisidir. Hamilelik, doğum, çocuk bakımı gibi nedenler kadınlarımızı çalışma hayatından uzaklaştırmaktadır. Kadınlar, yaşamımızda doğumdan ölüme kadar, her anında varlıklarıyla onurlandığımız, ihtiyacımız olduğunda desteklerini esirgemeyen, eğiten yetiştiren bizi biz yapma, yolunda yüreklerindeki sevgi ve şefkati karşılıksız veren fedakar insanlardır. Bu vesileyle tüm fedakar kadınlarımız ile tüm annelerimizin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyor ve kadına yönelik şiddetin son bulmasını ümit ediyorum."
Baro Başkanı Av. Çıtırık, konuşmasının sonunda Türk edebiyatının önemli şairlerinden Nazım Hikmet Ran'ın, "Kadınlarımızın Yüzleri" adlı şiirini okudu.
Kadınlarımızın yüzü acılarımızın kitabıdır
acılarımız, ayıplarımız ve döktüğümüz kan
karasabanlar gibi çizer kadınların yüzünü.
Ve sevinçlerimiz vurur gözlerine kadınların
göllerde ışıyan seher vakıtları gibi.
Hayallerimiz yüzlerindedir sevdiğimiz kadınların,
görelim görmeyelim karşımızda dururlar
gerçeğimize en yakın ve en uzak.
TÜBAKKOM'UN METNİNİ AV. ULAŞ OKUDU
Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi adına TÜBAKKOM'un yazılı metni Adana Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. A. Faruk Ulaştarafından okundu.
Avukat Ulaş, "Adana Barosu olarak bizlerin de hukuka, dünyaya ve yaşamın içinde kadına ilişkin söyleyecek sözlerimiz var. 8 Mart, kadınların küllerinden var olduğu gündür. Biz kadınlar ne istiyoruz? Kadınlar için hak-hukuk ve adalet istiyoruz, adalet arıyoruz. Bizler adalet dilenmiyoruz. Değerli basın mensupları; 8 Mart Biz Kadınların eşit işe eşit ücret, günde 8 saat çalışma ve doğum izni talepleri ile 1857 yılında başlattıkları eşitlik mücadelesinde, hakları uğruna can verdiğimiz gündür. Yoksulluk, eşitsizlik ve sosyal adaletsizlik dünyada kadınları erkeklerden daha çok etkilemektedir. Dünyada özel mülkiyetin sadece yüzde 1'i kadınlara aittir. Kadınlar dünya nüfusunun yüzde 50'sini, yeryüzünde toplam iş gücünün üçte ikisini oluşturur. Ancak kadınlar dünya gelirinin ancak yüzde 10'nu almakta ve dünyanın tüm mal varlığının yüzde 1 ine sahip bulunmaktadır. Yaşamın tüm alanlarında; çalışma alanında, istihdamda, karar alma mekanizmalarında, politikada kadınlar nüfusları oranında temsil edilememektedir, bu temsilde adaletsizlik kabul edilemez" ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.