Cihaner:? MHP ve BDP?li vekillerin tahliye edilmemesinde yorum hatası yapıldı??
CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, Anayasa Mahkemesi kararına dayanarak CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'ın tahliye edilmesine rağmen MHP'li Engin Alan ve BDP'li 5 milletvekilinin tahliye edilmemesinde yorum hatası yapıldığını söyledi. Anayasa Mahkemesi kararlarının her merci için bağlayıcı olduğunu belirten Cihaner, "Buna rağmen bireysel başvuru olmadığı gerekçesiyle tahliye edilmemesi hukukun nasıl keyfi uygulandığının net bir ispatıdır" dedi.
Cihaner, Adana'da Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi Kurucu Başkanı Akın Özdemir'in ölümünün 35. yıldönümü nedeniyle Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda düzenlenen anma etkinliğinde, 'Hukuk ve Demokrasi' konulu konferans verdi.
CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'ın Anayasa Mahkemesi kararına dayanılarak tahliyesine edildiğini belirten Cihaner, "Anayasa Mahkemesi, Mustafa Balbay ile ilgili kararında seçilme hakkı ve kişi özgürlüğüne vurgu yaptı. Balbay için Anayasa Mahkemesi kararına dayanarak aynı şekilde 1 MHP'li ve 5 BDP'li milletvekili tahliye edilmedi. Bu, hukukla demokrasi arasındaki bağın nasıl koparıldığına bir örnektir. Anayasa Mahkemesi kararları her merci için bağlayıcıdır. Buna rağmen bireysel başvuru olmadığı gerekçesiyle tahliye edilmemesi hukukun nasıl keyfi uygulandığının net bir ispatıdır. Hukukun eşit uygulanması evrensel hukuk açısından olmazsa olmaz bir kuralıdır. Engin Alan seçilmiş bir milletvekilidir. BDP'liler de öyle. Hüküm verilmiş olsa bile tutuklu kalmaları onların seçilmiş oldukları gerçeğini değiştirmez" dedi.
Hükümet ile Fethullah Gülen Cemaati arasındaki gerginliğe de değinen İlhan Cihaner,
"Sürtüşme ya da cilveleşme, ne dersek diyelim aralarında bir sorun var. Bu sorun bugüne kadar aslında daha çok belirsiz olarak var mı yok mu. Çünkü görünür değil siyası temsiliyeti yok, geçiştirilen bir şeydi. Ama son günlerde bu dershane meselesi ile birlikte dershanelerin kapatılmaya çalışılması vesilesiyle görünür bir kavga var. Bu da aslında Türkiye'deki demokrasinin ne şekilde ele alınmasıyla ilgili aydınlatıcı işaretler içeriyor. İktidardan bir milletvekili bu kavgada aslında hükümetin cemaate yönelik bir kastının olmadığını ispatlamak için 'emniyeti cemaate bağladık' dedi. Yine bir yazar çıkıp 'biz iktidara gelmeden önce kaç valileri vardı kaç emniyet müdürleri bakanları vardı' diye söyledi. Bu da üzerinde çok durulması gereken bir şey. Çünkü anlaşılıyor ki daha öncesinden sezgisel olarak temellendiriyordu ama bu tartışmalarla hükümet siyasi iktidarı siyasi sorumluluğu olmayan bir başka hiyerarşi yapıyla paylaşıyormuş. Nitekim Başbakan'ın yaptığı konuşmasında bir takım karanlık odakların baskısından yılmayacağını, kendileriyle sandıkta hesaplaşacağını ifade ediyordu. Bunların hepsi aslında hukuk ve demokrasiden çok uzaklaştığımızın ispatlarıdır" diye konuştu.
İstanbul'da başlatılan rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili olarak ise Cihaner, şöyle devam etti:
"Sayıştay raporlarının bütçe görüşmelerinden önce Meclis'e sunulması gerekir. Fakat yasa değişikliği bahane edilerek bu raporlar Meclis'e intikal ettirilmedi. Dışarıya da bazı raporlara ilişkin bilgiler sızdı. Kamu kurumlarında yolsuzluk olduğunu ortaya çıkaracak, ona dair işaretlerin olduğu görüldü. İstanbul merkezli, 3 bakanın oğlunun, bir bakanın özel kalem müdürü, müsteşar yardımcısının, kamu bankasının özel kalem müdürünün gözaltına alındığı soruşturma aslında bunları niye kaçırdıklarının göstergesi. Herkesin bu davaların tartışmaların davacısı olması gerekir."
ADANA (İHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.