"CHP'nin paketi Türkiye'yi IMF'ye muhtaç etme paketi"
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık, CHP'nin seçim bildirgesine ilişkin, "Sayın Kılıçdaroğlu, ayağı yere basmayan pek çok vaatte bulundu. Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı paket, Türkiye'yi IMF'ye muhtaç etme paketi olur" dedi.
KOCAELİ (AA) - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı seçim bildirgesindeki sosyal yardım vaatlerine ilişkin, "Sayın Kılıçdaroğlu, ayağı yere basmayan ve bugünkü bütçeyle karşılanması mümkün olmayan pek çok vaatte bulundu. Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı bu paket, Türkiye'yi IMF'ye muhtaç etme paketi olur" dedi.
Kocaeli'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Işık, CHP'nin seçim bildirgesine yönelik soru üzerine, ayağı yere basmayan vaatlerin halk arasında itibar görmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Bakan Işık, Kılıçdaroğlu'nun önce yüz 35 oy hedefi olduğunu açıkladığını, ardında da CHP iktidar olursa Kemal Derviş'i ekonomiden sorumlu bakan yapacağını söylediğini hatırlatarak, "Sayın Kılıçdaroğlu, ayağı yere basmayan ve bugünkü bütçeyle karşılanması mümkün olmayan pek çok vaatte bulundu. Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı bu paket, Türkiye'yi IMF'ye muhtaç etme paketi olur. Çünkü karşılığı olmayan hiçbir vaat, ayağı yere basan ve aklı başında politikacılar için başvurulacak yöntem değildir. Türkiye bu noktada 90'lı yılları maalesef kaybetti" diye konuştu.
Ayağı yere basmayan vaatlerin halk arasında itibar görmesinin mümkün olmadığını dile getiren Işık, Türkiye'nin kesinlikle IMF'ye muhtaç olmaması noktasında, halkın son derece güçlü ve kararlı duruş sergilediğini belirtti.
- Papa Franciscus'un Ermeni iddialarıyla ilgili sözleri
Papa Franciscus'un 1915 olayları hakkındaki sözleri sorulan Işık, Ermeni soykırımı iddiaları ile Papa'nın bu noktadaki açıklamalarını Türkiye olarak kabul etmelerinin mümkün olmadığını vurguladı.
Türkiye'nin bu noktada hem arşivlerini açtığını hem de sadece Ermenistan'a değil, ilgili tüm taraflara, Rusya, İngiltere, ABD ve Fransa başta olmak üzere, pek çok ülkeye ortak tarih komisyonu kurulmasını önerdiğini anımsatan Işık, "Türkiye aslında burada üzerine düşeni yaptı ancak Türkiye'nin ısrarla bu açıklamalarına ve davetlerine rağmen, bu iddiaların araştırılmasına yönelik en küçük adımı atmayan Ermenistan ve onun destekçileri Türkiye'yi köşeye sıkıştırmanın gayreti içindeler. Bu tabii beklemediğimiz bir olay değil. Türkiye güçlendi, içeriden ve dışarıdan sıkıştırmanın yollarını arıyorlar" ifadelerini kullandı.
Fikri Işık, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da bu konudaki açıklamasını değerlendirerek "Bizi üzen, Türkiye'de geniş kitlelerden oy almak isteyen bir partinin genel başkanının adeta Papa'ya destek olmak, Ermeni iddialarına destek olmak anlamına gelecek bu açıklamaları ve tavrıdır" dedi.
O dönemde acıları sadece Ermeniler'in ve Türkler'in yaşamadığını dile getiren Bakan Işık, şöyle devam etti:
"Kürdü, Türkü, Lazı ve Çerkesi hepsi birlikte yaşadı o acıları. Bir tarafın acısını büyütmek, diğer tarafın acını yok saymak doğru değildir. Hele hele Türkiye'de bir siyasi partinin genel başkanının, kendi temsil ettiğinini iddia ettiği kitlenin çektiği acıları da yok sayarak bunu adeta destekleyen bir açıklama yapması, kesinlikle kabul edilebilir değildir. Yani biz Selahaddin Eyyubi'nin torunları, bu eş genel başkana zannediyorum seçimde ciddi bir cevap verecekler."
Işık, Ermenistan'ın Dağlık Karabağ bölgesini işgalden vazgeçmesi, Azerbaycan'a ait toprakları iade etmesi ve bu soykırım iddiasını sürekli Türkiye'nin önüne engel olarak çıkarmaması durumunda komşu bu ülkenin kalkınmasına yardımcı olmaya hazır olduklarını, iyi komşuluk ilişkilerini bütün diğer ülkelerle de geliştirmek istediklerini aktardı.
- "Paralel yapı kökünden temizlenmeli"
Paralel yapıyla mücadeleye yönelik soruyu cevaplayan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık, paralel yapının Türkiye'ye ne kadar büyük zarar verdiğini artık herkesin bildiğini ifade etti.
Işık, paralel yapıyla mücadelenin artık Türkiye'nin bir milli güvenlik meselesi olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Biz bu mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyoruz ama bu paralel yapıya mensup yayın organları da birtakım iftira kampanyalarını, karalama kampanyalarını, bazı yalanları gerçekmiş gibi gösterme, bazı gerçekleri örtme gibi gayretleri maalesef arttırarak sürdürüyorlar. Burada tabii hukuki sonuçlar doğuracak noktalarda hukuka gitmek görevimiz, hakkımız. Bunu saklı tutmak kaydıyla, bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Biz bunlardan ne korkarız ne de yılarız. Paralel yapının bu ülkede kökünden temizlenmesi gereken, kökü dışarıda bir yapı olduğunu söylüyoruz. Özellikle bununla mücadeleyi bir milli güvenlik görevi olarak değerlendiriyoruz ve bu konuda da hiçbir baskıdan yılmayacağımızı da özellikle ifade ediyoruz."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.