CHP yine karıştı...

CHP yine karıştı...
CHP'nin iki önemli ismi Deniz Baykal ve Önder Sav yeniden karşı karşıya..CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, Soğuk Savaş dönemindeki Sovyet yönetimini...
CHP'nin iki önemli ismi Deniz Baykal ve Önder Sav yeniden karşı karşıya..

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, Soğuk Savaş dönemindeki Sovyet yönetimini anımsattı ve "CHP iki anahtarlı kasaya döndü" diye partisini eleştirdi.

Baykal, önceki gün Hürriyet'e verdiği demeçte partisiyle ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:

GENEL MERKEZ KİLİTLENDİ: Referandum bazı tartışma ve çalkantıları beraberinde getirdi. Hayal kırıklıkları, sıkıntılar var, 'iyi oldu' diyenler var.
Parti genel seçime en güçlü şekilde gitmeli. Bunun için de temel bir görev var, yeni tüzüğü uygulamaya koymak.

ÇİFT ANAHTARLI KASA: Bizde iki anahtar var. Biri genel başkanda, diğeri genel sekreterde. İkisini kasanın önüne götürüp orayı açıp öyle iş yaptıracaksın. Bu doğru değil. Yöneticiler MYK'nın parçası haline geldi. Oysa kendi başlarına iş yapma yetki ve göreviyle donatılmalılar.

KURULTAY TOPLANMALI: Genel başkan konuşuyor, onun dışındakiler bir şey diyemiyor, makamının hakkını veremiyor. MYK'nın anahtarı da genel sek reterde. Bu yapıyı aşmak,
parti enerjisini ortaya koymak lazım. Tüzük bunun için önemli. Tüzüğün yürürlüğe konması için kurultay istiyorum, hesaplaşma için değil. Klasik kurultay gibi algılanmasın. Hiçbir şekilde imza toplayalım projesiyle ilgilenmiyorum. O yanlış olur. Bunu genel başkanla sürtüşmeye girilmeden yapsın.

PM KUCAKLAYICI OLMALI: Partiye emek vermiş bazı insanlar gereksiz yere dışlanmış.
Parti Meclisi'ni daha kucaklayıcı, her insanı devreye sokacak yapıda oluşturmalıyız. Bunu da parti içi sürtüşme noktasına gelmeden yapmalı. Projem değil düşüncem bu. Bence referandum sonrası bu kaçınılmaz hale geldi. Ama 'Yapmayız' dersiniz, siz bilirsiniz. Sonucunu da seçimde görürüz.

YILDIZLAR ÇIKABİLİR: MYK'da herkes birbirine bakıyor. Ağzını açan, iş yapan yok. Şuraya git deniyor, gidiyor ama kendisi yapsın yetkisi yok. Koy isimleri, bakarsın yıldızlaşmaya başlarlar. 15 genel başkan yardımcısı, bakarsın onlar yıldızlaşırlar. Bundan yararlanan sen olursun. Oysa bugün hepsi genel sekreterin gözüne bakar durumda.

BANA HAKARET OLUR: Kurultay toplandıktan sonra genel başkanlık adaylığınız sözkonusu olur deniyor, sorusu üzerine) Ne münasebet? Benim böyle bir kamuoyunu
aldatma girişimim oldu mu? Ne genel başkan, ne yardımcısı olacağım. Ekip başarılı olursa iftihar ederim. Payımız olursa da sonuna kadar koşarız.

SAV: KİŞİSEL HIRS OLARAK GÖRÜYORUM
CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Baykal'ın eleştirilerine dün "Son açıklamaları kişisel hırs olarak görüyorum, bunun dışında
CHP yöneticileri olarak bir makinenin ahenkli dişlileri gibi çalışarak geleceği süratle hazırlamakla meşgulüz. Bunun dışında kurultay fantezileriyle de meşgul olacak değiliz" diye yanıt verdi, şöyle devam etti: "Kurultay çağırmak, yapmak isteyenler tüzüğü ve siyasi partiler kanununu okurlar. Bunun ötesinde herhangi bir kişiye, herhangi bir zata söyleyecek hiçbir sözüm yok."
Sav, "CHP'nin kaç anahtarı var?" sorusuna da, "Valla bu binada galiba 100 tane anahtar var. Anahtarların kimde olduğunu bilmiyorum. Anahtar meraklıları, koleksiyon meraklılarına sorun bunu, bana sormayın" yanıtını verdi.

'Partide tüzük hukuksuzluğu var'
CHP eski MYK üyesi Yılmaz Ateş de "CHP'de yeni tüzüğün ertelenmesi için de olsa kurultay toplanmalı, hukuksuzluk giderilmeli" diyerek tartışmaya katıldı. Ateş, NTV'de konuyla ilgili şunları söyledi:

"Yönetici arkadaşlarımız Baykal'ın açıklamalarını okumadan cevap verme yarışına girmiş. Sayın Baykal, referandumu soran gazeteciye, 'Bu yüzde 42
CHP'nin, MHP'nin gibi bir ayrım yapmak doğru değil. Doğrusu CHP'nin buna ciddi önlemler almasıdır' demiş. Yüzde 42 mi büyük, yüzde 58 mi? Çözüm için 'Bizim 2008'-de değiştirdiğimiz tüzüğün yürürlüğe girmesinde yarar var' diyor Baykal. Ayrıca bizim bu tüzüğü erteleyebilmemiz için konunun, 'Kurultay gündeminde olması gerekiyordu, ki yok. Ya da illerde birer kişinin tüzük komisyonuna seçilmesi gerekiyordu.' Yargıya başvurmadık ama Yargıtay Başsavcısı incelerse şu anda bizim genel merkezimizin yasal olmadığı ortaya çıkacak. Çünkü ertelenen bir tüzük, eskisini kaldırmıyor. Hukuksuzluk var ve düzeltilmesi gerekir. "

CHP komitacı kadrolaşmayı aşmalı
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart,
CHP'nin temel yanlışının, "Bana yakın olsun da kim olursa olsun, anlayışı ve siyasi yaklaşımlarla sahip çıkmak" olduğunu belirterek, "Bu siyasetteki hasta anlayıştır" dedi.

TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Kart, "CHP yönetiminde komitacı anlayışın sona ermesi gerektiği" sözlerine açıklık getirdi. "Baykalcı", hiçbir grubun ve kişinin adamı olmadığını,
CHP'li olduğunu ifade eden Kart, şöyle konuştu: "Hiç kimseyi kişisel olarak hedef almadan söylüyorum; CHP'nin temel yanlışı, nitelikli olmayan örgüt yapılarına sahip çıkmak, 'bana yakın olsun da kim olursa olsun' anlayışına ve siyasi yaklaşımlarla sahip çıkmak. Bunun yanlışlığını bir kişiye yükleyemezsiniz. Bu, siyasetteki hasta anlayıştır. 'Komitacı' kelimesini, partinin organlarını tüm partililere açmamak, kadroculuk anlamında söylüyorum. CHP, yönetimdeki kadrocu anlayışı aşılabildiği takdirde kendi kadrolarını her an yeniden oluşturabilir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.