CHP Esed'le neden görüştü?
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed?le görüşmeye giden CHP heyetiyle ilgili konuştu...
Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Swiss Otel'de düzenlenen toplantıda, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
Suriye konusunda, milletvekili arkadaşlarımızın oraya niçin gittiğini bütün dünya biliyor ama Recep Tayyip Erdoğan bilmiyor. Kaddumi'nin ailesine bir sorsun bakalım... Hapiste gazeteciler var, yabancı gazeteciler var. Kaldı ki biz CHP olarak, Suriye muhalefetiyle de görüşüyoruz. Suriye'ye barışın, huzurun gelmesini istiyoruz. Muhalefet de 'Esed ile görüşeceğiz' diyor. Türkiye'de sağlıklı dengelerin oluşması için çaba harcıyoruz. Orada barışın gelmesini istiyoruz. O nedenle muhalefetle de iktidar kanadıyla da görüşürüz. Önemli olan Suriye'ye barışın gelmesi.
Ayrıca bugün kamplarda on binlerce Suriyeli Arap kadın var. Bugün Dünya Emekçi Kadınlar Günü, o kadınların, o kamplarda hangi koşullarda yaşadığını kim sorguluyor? Kim Esed'e 'Bu kadınların sorunlarını çözün, bu ülkede barışı sağlayın' diye gidiyor? Biz gidiyoruz. Bu istismar edilecek bir alan değildir. Türkiye'nin çıkarları, ülkenin, Orta Doğu'da saygınlığı, Suriye'de kavganın sona ermesi, eskiden olduğu gibi Suriye ile aramızdaki ilişkilerin düzelmesi, Suriye ile Türk halkı arasındaki dostluğun oluşması için oradayız. İki ülkedeki akrabaların birbirine düşman değil, eskiden olduğu gibi dost olarak gidip gelmeleri için oradayız. Bunu Erdoğan maalesef henüz kavramış değil.''
Milletvekillerinin Suriye'den yeni geldiğini aktaran Kılıçdaroğlu, henüz kendileriyle bağlantı kurmadığını, sonra kamuoyuna açıklama yapacaklarını, gizli saklı bir şeyin olmadığını söyledi.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm sürecinde kadınların önemi ile ilgili soru üzerine Kılıçdaroğlu, kadınların barış sürecine katkı vermesi gerektiğini belirterek, ''Hangi anne çocuğunun ölmesini ister? Barış bu toplumun ortak talebidir. Sadece sayın Erdoğan'ın talebi değil. Barışı hep beraber desteklemek zorundayız. Bütün sorun şu; süreç kendi içinde sağlıklı, toplumun kabul ettiği toplumsal uzlaşmanın sağlandığı bir süreç olacak mı olmayacak mı? Toplumun kaygısı var. Bunların giderilmesi gerekiyor'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, annelere elbette büyük görev düştüğüne işaret ederek, ''Anneler, sayın Erdoğan 'barış' dedi diye 'barış' demiyor. Anneler öteden beri 'barış' diyor, öteden beri 'toplumda huzur olsun' diyor. Ama onların sesine hep kulak tıkandı. Onların sesi yeteri kadar değerlendirilmedi ve dillendirilmedi. Yeri geldi 'Niye konuşuyorsunuz?' dendi. Yıllar yılı o anneler (Cumartesi Anneleri) soylu bir duruş sergiledi, çamurda, yağmurda, karda kışta... Direndiler, onların sesi şimdi amacına ulaşacaksa bundan mutluluk duyarız'' ifadelerini kullandı.
''Devlet, bütün sorunları hukuk içinde çözmek zorunda''
Kemal Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin ''İmralı görüşmeleri ile ilgili temel kaygınız nedir?'' sorusu üzerine, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:
''Anayasa'da değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen maddelerinden biri şu; Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik, sosyal hukuk devletidir. Hukuk devletiysek bütün kuralların hukuk çevresinde yürütülmesi lazım. Hukukun dışına çıktığınız andan itibaren süreci gayrimeşru bir alanın içine sokmuş olursunuz, batıda da doğuda da kendinizi anlatamazsınız. Devlet, bütün sorunları hukuk içinde çözmek zorundadır. Temel kaygımız bu. Bu kaygıyı da aktardık.''
CUMHURBAŞKANI GÜL'LE NE GÖRÜŞTÜ?
Kılıçdaroğlu, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yaptığı görüşmeye ilişkin soru üzerine, görüşmenin ardından görüşlerini ifade ettiğini hatırlattı.
Görüşmenin içeriği konusunda Cumhurbaşkanı Gül'ün arzu ederse kamuoyunu bilgilendireceğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Bu konudaki düşüncem bu çerçevede. Herhangi bir açıklama yapmış değilim'' dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, ''4. Yargı Paketi'ndeki düzenlemeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna, ''Paketi henüz görmedim. Adalet Komisyonu'ndaki arkadaşlar değerlendiriyor. Daha sonra bilgi verecekler. Hep beraber bakacağız'' yanıtını verdi.
(AA), Bugün
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.