CHP Adana Milletvekili Özdiş:

"Dokunulmazlıklar ortada çok ciddi bir durum söz konusuysa kaldırılabilir ancak bu daha insani daha hukuk içinde kalarak yapılması gereken bir uygulamadır"

TBMM (AA) - CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, DEP milletvekillerinin 1994 yılında dokunulmazlıklarının kaldırılması ve ardından yaşananları anımsatarak, "Dokunulmazlıklar ortada çok ciddi bir durum söz konusuysa kaldırılabilir ancak bu daha insani daha hukuk içinde kalarak yapılması gereken bir uygulamadır" dedi. 

Özdiş, partisinin Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ile TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Adana'daki elektrik kesintilerine değindi. 

Konuyu, önceki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'a önerge ile sorduğunu, yoğun kullanım nedeniyle trafoların ve hatların zorlandığı yanıtını aldığını ifade eden Özdiş, "Tüketicinin aşırı yoğunluktan sorumlu tutulması gibi bir durumu ben kabullenmek istemiyorum" ifadesini kullandı. 

Elektrik faturalarına yansıyan dağıtım bedelini de eleştiren Özdiş, tek kalemde birleştirildiği söylenen dağıtım bedelinin haksız bir uygulama olduğunu ve tüketiciye ağır fatura yükü olarak yansıdığını savundu. Örnek bir fatura üzerinden dağıtım bedelinin vatandaşa maddi yansımasını anlatan Özdiş, "Elektrik faturaları vatandaşı çarpıyor. Vatandaş, 23 liralık faturaya 44 lira ödüyor" diye konuştu.

Hükümetin elektrikte kayıp kaçağı önleyemediğini, bunu da türlü şekillerde vatandaşa ödettiğini öne süren Özdiş, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinin aylık elektrik tüketim bedelinin de kamuoyuna açıklanmasını istedi. 

Özdiş, şunları kaydetti:

"TEDAŞ'ın 3 milyar liraya yakın alacağı için yapılandırmaya gideceği haberlerindeki bir detay; 3 milyar liralık alacağın yaklaşık 2 milyar lirası tarımsal sulamadan kaynaklı borç. Tarımsal sulamada kullanılan elektrik çok pahalı, çiftçilerimiz zaten dünyanın en pahalı mazotunu, gübresini kullanıyor, üstüne bir de pahalı elektrik kullanıyor, sonra ödeyemiyor. Tarımsal sulamadaki elektrik tarifelerinde ve vergilerinde indirim yapılmalı."

Niğde Milletvekili Gürer de Türkiye'de enerji açığına dikkati çekerek, "Türkiye'de arz talep dengesine göre verilmiş olan lisanslar yatırıma dönüşse enerji açığı kapanıyor. Bin 300 civarında lisans alınmış ama bunun önemli bir bölümü yatırıma dönüşmemiş. Enerji açığının oluşmasında en önemli nedenlerden biri lisansı alanın bunu yatırıma dönüştürmemiş olması. Bu konuda bir kanuni düzenleme yok. Bu boşluğun giderilmesi gerekiyor" dedi. 

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özdiş, "HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, ancak tutuksuz yargılanmaları" gibi yöntemler arandığına ilişkin haberlerin anımsatılması üzerine, "Partimizin en üst yetkili kurulu Parti Meclisimizdir. Günü gelince bunları tartışacaklardır. Bir karar verilecektir. CHP Parlamento Grubu olarak ona uyacağız" değerlendirmesini yaptı.

Özdiş, DEP milletvekillerinin 1994 yılında dokunulmazlıklarının kaldırılması, tutuklanması ve Meclis'te yaşananlara ilişkin soru üzerine, aynı dönemde kendisinin de milletvekili olduğunu anımsatarak, "O dönemi bizzat yaşamış bir milletvekili olarak, tabii ki insan onuruna, haysiyetine, insan haklarına aykırı bir uygulamaydı. Tabii dokunulmazlıklar ortada çok ciddi bir durum söz konusuysa kaldırılabilir ancak bu daha insani daha hukuk içinde kalarak yapılması gereken bir uygulamadır diye düşünüyorum" diye konuştu. 

Türkiye'nin AB ile mültecilere ilişkin yapmış olduğu görüşmelerle ilgili soruyu da yanıtlayan Özdiş, mülteci sorunun para ile ilgili bir konu olmadığını, bu yönden yaklaşılarak çözüm üretilemeyeceğini söyledi. Özdiş, "Bu olay siyasi bir olay, yönetim olayı. Süreci AKP yönetememiştir. Olayı her boyutuyla düşünmek, 20, 30 yıl sonrasını görmek lazım. Ülkesinde savaş olan, şiddete uğrayan insanlara tabii ki kapımızı açacaktır. Ancak AKP'nin dış politikadaki tutarsızlığı, bu işi bir at pazarlığına döndürmüştür" ifadelerini kullandı.