Cemaat Hükümet Kapışması

Cemaat Hükümet Kapışması
Bir süredir Fethullah Hoca Cemaati ile hükümet arasında gergin bir durum ve sert tartışmalar yaşanıyor.Üzülerek belirtmeliyiz ki bu tartışmalar, giderek...



Bir süredir Fethullah Hoca Cemaati ile hükümet arasında gergin bir durum ve sert tartışmalar yaşanıyor.

Üzülerek belirtmeliyiz ki bu tartışmalar, giderek mahiyet değiştirdi ve cemaat ile hükümet arasında adeta bir kapışmaya, açık bir savaşa dönüştü.

MİT müsteşarı Hakan Fidan?a karşı yapılmak istenen operasyonla zirve yapan, gezi parkı süreciyle devam eden ve şimdi de dershaneler konusunda sürdürülen bu kavga daha da devam edecek gibi görünüyor.

Tereddütsüz ifade edebiliriz ki bu durum, cemaate gönül verenleri de iktidara dua edenleri de üzüyor, yaralıyor.

Bizlerin gönül dünyasına karşı olan çevreleri ise sevindiriyor, zevkten dört köşe yapıyor.

Bu konuda çoktandır rahatsızım.

Ama bunu bir yazıyla değil de dost meclislerinde, hizmet içindeki samimi arkadaşlarımla sık sık konuştum.

Duygularımı ve kaygılarımı paylaştım.

Uyarmaya gayret ettim.

Cemaat de iktidar da yanlış yapmasın istedim.

Çünkü hem iktidarın hem de cemaatin dikkatli olması gereken taraflar var.

Düzeltilmesi gereken hususlar var.

Ama ok yaydan çıktı. Süreç iyi yönetilemedi.

Görünen o ki, şayet son bir çabayla bu kavga durdurulamazsa artık herkes sonuçlarına katlanacaktır.

Bu konuda maalesef öyle bir hava oluştu ki, kimse kimseyi anlamaz hale geldi.

Dinleyen, sesinizi duyan yok.

Kılıçlar çekilmiş. Sadece onların şakırtısı duyuluyor.

Böyle ortamlarda ne İsa?ya yaranmak mümkündür, ne de Musa?ya.

Çünkü her bir taraf, mutlak haklı ve doğru olanın kendileri olduğunu, diğer tarafın ise her bakımdan yanlış ve haksız olduğunu düşünür.

Sizden de aynen bu tavrı beklerler.

Hâlbuki gerçek böyle değildir. Çoğu zaman iki tarafın da yanlışlıkları olabilir. Aynı şekilde iki tarafın haklı olduğu konular da olabilir. Ama bunları söylemek pek hoşa gitmez.

Ama hoşa gitmese de, tarihe bir not düşmek ve Allah için doğru bildiklerimizi ifade etmek için bunları yazmalıyız diye düşündük.

Tam bu noktada, yakından tanıdığım Hollanda?daki Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü. Prof. Dr. Ahmet Akgündüz?ün konuya dair kendi sitesindeki bir yazısını okudum ve çok ilginç buldum.

Şimdi onu sizlerle paylaşmak istiyorum.

Akgündüz özetle şunları söylüyor.

?Bu ihtilaftan dolayı ehl-i dalalet ve Geziciler keyif içinde ve yangına körükle gidiyorlar.

Hocaefendi'nin maalesef ifratkarane beyanatını ve Zaman gazetesi'nin kışkırtıcı manşetlerini çevire çevire zevkle yayınlıyorlar; yorumlar ekliyorlar.

Bülent Arınç meselesinden alamadıkları menfi sonuçları bu meseleden almaya çalışıyorlar. Ehl-i iman ise ağlıyor ve kalpleri sızlıyor.

Hocaefendi'nin beyanatını hissi, aşırı ve mübalağalı buluyorum.

İmam Hatipleri hakkındaki beyanatı ne kadar yanlış ve hatalı idiyse, bu da öylesine hatalıdır.

Dershaneler meselesini 28 Şubat ile ve hatta daha söyleyemediğim menfi şeylerle kıyaslamak kıyas-ı ma'al-farıktır.

Hocamın ehlullah olduğunu kabul edenlerdenim ve hizmet için de dua ediyorum. Ama bu hatalı içtihada karşı fikrimi beyan etmeyi de vazife addediyorum.

Buna dayanarak Zaman gazetesinin kışkırtıcı manşetlerini ise hayretle izliyorum ve üzülüyorum.

Ehl-i imanın bilezikleriyle bu hale gelen bir gazete Sözcü gazetesi ile mi yarışmalıydı tahrip ve kışkırtıcılıkta?

Hükümetin yahut Hükümet bürokrasisinin içinde de yangına körükle gidenlerin olduğunu ve hatta hizmete karşı operasyon yürütenlerin bulunduğunu daha evvelki bir makalemde açıklamıştım.

Ancak Zaman Gazetesini kuranlardan bir şahsiyet şu anda Milli Eğitim bakanıdır.

Mesele çok rahat müzakere edilir.

Kaldı ki, Avrupa ülkelerinin hiç birinde dershane olayı mevcut değildir.

Sadece ve sadece gençlerimizin maneviyat dersini aldığı bu yuvalar, şekil değiştirse bile, varlıklarına ve hizmetlerine asla zarar gelmeyecek bir hale gelmelidir.?

Bkz .Sakın, sakın, sakın! Prof. Dr. Ahmed Akgündüz http://ahmetakgunduz.com

Bizce sayın Akgündüz ?ün bu değerlendirmeleri fevkalade önemlidir. Okuyucularıma, ancak bir kısmını aldığım bu yazının tamamını okumalarını tavsiye ediyorum.

Nur cemaatinin önemli isimlerinden olan Akgündüz?ün bu yorumlarını dostane ve halisane uyarılar olarak görmeli.

Ama maalesef farkında olmadan oluşturulan aşırılıklar, en samimi en gerçekçi ikazları bile yanlış anlamaya müsait bir zemin oluşturuyor.

Aşk, insanı kör ediyor.

Yapılması Gereken

İktidar konuyla ilgili endişeleri gidermeye, yanlış anlamalar varsa bunları düzeltmeye, süre ve zamanlamasını en iyi şekilde yapmaya, mağduriyetlere yol açmadan kamuoyunu ikna ve tatmin etmeye gayret etmelidir.

Bunlar iktidar için elbette ki vazgeçilmez görevlerdir.

Cemaat de, dershane eksenli tartışmalara artık son vermeli.

Bunlar bizzat Hocaefendi tarafından dondurulmalı ve durdurulmalıdır.

Tahrik edici bir üslupla iktidara veryansın eden, sayın başbakanı asla hak etmediği bir biçimde topa tutan, bugüne kadar yapılan yardım ve destekleri bir anda unutan ve her geçen gün tabanda daha çok sempati kaybına neden olan bu tutumdan vazgeçmeli.

Samanyolu Televizyonu ile Zaman Gazetesi?nin yayın ve yönetimlerinde ciddi bir değişikliğe gidilmelidir.

Bunlar yapılırsa umulur ve beklenir ki, sayın başbakan ve hükümet de olumlu yeni adımlar atabilecek, medya önünde değil özel olarak yapılacak görüşmeler yoluyla konunun çözümü mümkün olabilecektir kanaatindeyiz.

Çünkü meselenin çözülmesi herkesin yararınadır.

Ama üslup ve tavırlarımızla, kimlerin ekmeğine yağ sürdüğümüze dikkat edelim.

Meydan okuyan, tehdit eden, aba altından sopa gösteren tavırlarla bir yere varılamayacağını artık kabul edelim.

?İncinsek de incitmeyeceğiz? sözü çok önemli.

Ama pratikte bunu ne kadar uygulayabiliyoruz sorusu, daha da önemlidir.

Şu iki mısra hükümetin, cemaatin, ümmetin hepimizin kulaklarına küpe olmalı.

Kişiye zulmetmez asla hüdası,

Kişinin çektiği kendi cezası,.

Başa bela gelmez hak yazmayınca,

Hak bela yazmaz, kul azmayınca.


Recep KIRIŞ

28 Kasım 2013

Anahaberyorum
kirisrecep@gmail.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.