Casim Avcı: Muhammed Hamidullah

Casim Avcı: Muhammed Hamidullah
Hayatının son elli yılına yakın kısmını Paris'te geçiren Hamidullah, burada İslam Kültür Merkezi'nin açılmasına katkıda bulundu ve France-Islam adlı aylık dergiyi uzun süre yayımladı.

Casim Avcı: Muhammed Hamidullah

Hayatının son elli yılına yakın kısmını Paris'te geçiren Hamidullah, burada İslam Kültür Merkezi'nin açılmasına katkıda bulundu ve France-Islam adlı aylık dergiyi uzun süre yayımladı.

Prof. Dr. Muhammed Hamidullah (1908-2002)

XX. yüzyılın önemli tanıklarından biri, çok yönlü İslam alimi Prof. Dr. Muhammed Hamidullah 17 Aralık 2002 Salı günü ABD'nin Florida eyaletine bağlı Jacksonville kentinde vefat etti.

Muhammed Hamidullah 1908 yılında Hint yarımadasının güneyinde Haydarâbâd Nizamlığı'na bağlı Dekken bölgesindeki Haydarâbâd'da (bugün Hindistan'ın Andra Pradeş eyaletinin merkezi) dünyaya geldi. İlk dinî bilgileri köklü bir ilim geleneğine sahip ailesinden alan Hamidullah ortaöğretim için devam ettiği Dârülulûm ve Câmia Nizâmiyye'de geleneksel İslami ilimlerin yanı sıra fen bilimlerini de tahsil etti. Bu arada Arapça, Farsça ve İngilizce öğrendi. Yüksek öğrenimini Haydarâbad'daki Osmaniye Üniversitesi Hukuk Fakültesinde üstün başarı ile tamamladıktan sonra aynı fakültede devletler hukuku alanında mastır yaptı. Bu arada Mekke/Medine, Beyrut, Şam, Kahire ve İstanbul gibi tarihî merkezlere giderek buralardaki kütüphanelerde araştırmalar da bulundu, el yazmaları üzerinde çalıştı. Temin ettiği bir bursla Almanya'ya gitti ve 1933 yılında Bonn Üniversitesi'nde hazırladığı Die Neutralitat im Islamischen Wölkerrecht (Berlin 1935) adlı teziyle devletler umumi hukuku doktoru oldu. Ardından Fransa'ya gitti ve 1934 yılında Paris Sorbonne Üniversitesinde La Diplomatie musulmane a l'epoque du prophete et des khalifes ortodoxes (Paris 1935) adlı ikinci doktora tezini tarih-edebiyat alanında tamamladı. Doktora çalışmaları sırasında Paul Kahle, Fritz Krenkow, Christiaan Snouck-Hurgronje, Maurice Gaudefroy-Demombynes ve Louis Massignon gibi ünlü oryantalistlerle tanıştı, onlardan istifade etti ve bilgi alışverişinde bulundu. Ayrıca Fransa ve Almanya'daki kütüphanelerin yanı sıra Kuzey Afrika ülkelerine giderek buradaki birçok tarihî kütüphanede el yazmalarını inceledi.

Batı'daki öğrenim ve araştırmalarından sonra memleketi Haydarâbâd'a dönen Hamidullah, 1936'dan sonra on yıl süreyle Osmaniye Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde siyer ve devletler umumi hukuku öğretim üyeliği yaptı, lisans ve lisansüstü seviyesinde birçok öğrenci yetiştirdi.

ImageHaydarâbâd Nizamlığı'nın Birleşmiş Milletler nezdinde temsilciliğini de yapan Muhammed Hamidullah 1948 yılında Paris'te bulunduğu sırada Haydarâbâd'ın Hindistan güçleri tarafından işgal edilmesi üzerine ülkesine dönmedi ve mülteci vizesi ile Fransa'ya yerleşti. Haydarâbâd'ın bağımsızlığı için yaptığı çalışmalar sebebiyle Hindistan hükümeti tarafından pasaportu iptal edilen ve ülkesine giriş yasağı konulan Hamidullah, bundan sonra bir daha memleketine dönememiş, işgale karşı duyduğu tepki ve problemin bir gün halledileceğine dair beslediği ümit dolayısıyla ömür boyu hiçbir ülkenin vatandaşlığına girmeksizin "Heimatlos" (uyruksuz-vatansız) statüsünde yaşamayı tercih etmiştir.

Hayatının son elli yılına yakın kısmını Paris'te geçiren Hamidullah, burada İslam Kültür Merkezi'nin açılmasına katkıda bulundu ve France-Islam adlı aylık dergiyi uzun süre yayımladı. 1954-1978 yılları arasında Paris'teki Fransız Bilimsel Araştırmalar Merkezi'nde (CNRS) araştırmacı olarak görev yaparken aynı zamanda Fransa, Mısır, Pakistan ve Türkiye başta olmak üzere birçok ülkeye giderek çeşitli üniversitelerde dersler ve konferanslar verdi.

1932 yılında araştırmalar yapmak için geldiği Türkiye'ye, uzunca bir aradan sonra 1951'de tekrar gelerek İstanbul'da toplanan Uluslar arası Müsteşrikler Kongresi'nde tebliğ sunmuş olan Hamidullah, kongre başkanı Ord. Prof. Dr. Zeki Velidi Togan'ın dikkatini çekmiş, onun teklifi üzerine İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi bünyesinde kuruluş çalışmaları devam eden İslam Araştırmaları Enstitüsü'ne sözleşmeli profesör olarak senede bir yarıyıl gelip ders verme, araştırma ve yayımlar yapmayı kabul etmiştir. 1952'den itibaren 1977'ye kadar 25 yıl boyunca İstanbul Üniversitesi'ndeki ilmî faaliyetlerine devam eden Hamidullah, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Erzurum Atatürk Üniversitesi İslami ilimler Fakültesine de davet edilmiş, burada çok verimli dersler ve konferanslar vermiş, çok sayıda öğrenci yetiştirmiştir.

ImageFransız Bilimsel Araştırmalar Merkezi'ndeki görevinden emekli olduktan sonra da araştırmalarını sürdüren Hamidullah yaşlılığına bağlı rahatsızlığının ilerlemesi üzerine 1996'da ABD'nin Pennsylvania eyaletine, bir süre sonra da Florida eyaletinin Jacksonville şehrindeki akrabalarının yanına yerleşti. 17 Aralık 2002 Salı günü bir ağabeyinin torunu olan Sedîde Atâullah'ın evinde sabah namazını kıldıktan sonra vefat etti. Ertesi gün öğrencilerinden Prof. Dr. Yusuf Ziya Kavakçı'nın kıldırdığı cenaze namazının ardından Jacksonville'deki Müslüman mezarlığında toprağa verildi.

Çok yönlü bir İslam âlimi olan Muhammed Hamidullah İslam hukuku, İslam tarihi, hadis ve tefsir gibi İslam ilimlerinin çeşitli alanlarında araştırmalar yapmış, kırk civarında kitap ve 700'e yakın makale telifi yanında yazma halinde bulunan birçok önemli kaynak eserin neşrini gerçekleştirmiştir. Eserlerini çoğunlukla Arapça, Urduca, İngilizce, Fransızca ve Almanca olarak kaleme almakla birlikte Hintçe, Farsça, Türkçe, İtalyanca ve Rusça dillerini de bilmekteydi. Araştırmalarındaki titizliğiyle bilinen Hamidullah'ın çalışmalarını sürekli gözden geçirmesi, yeni ilavelerde bulunması ve varsa yanlışlarını tashih etmesi önemli özelliklerinden biridir. Kendisini bizzat veya eserlerinden tanıyan herkesin nezaketi, alçak gönüllülüğü ve takvası ile ilim ve edebi şahsında birleştirmiş bir İslam alimi olduğu hususunda ittifak ettiği Hamidullah hiç evlenmemiş, ayrıca eserlerinden de telif ücreti almamıştır.
 

ImageHamidullah tarafından neşredilen eserlerden bazıları ise şunlardır: Hemmâm b. Münebbih'in es-Sahifetü's-sahîha adlı hadis mecmuası (Haydarâbâd 1955, 1956, 1961, 1967, Paris 1979), Belâzürî'nin Ensâbü'l-esrâf adlı eserinin Hz. Peygamber'in hayatıyla (siyer) ilgili bölümü (I, Kahire 1959), Reşîd b. Zübeyr'in ez-Zehair ve't-tuhaf adlı eseri (Kuveyt 1959), Mutezile kelamcısı ve fıkıh alimi Ebu'l-Hüseyin el-Basrî'nin el-Mu'temed fi usûli'l-fıkh adlı eseri (I - II, Dımaşk 1385/1965), Ebû Hanife ed-Dineveri'nin Kitâbü'n-Nebât isimli botanik ansiklopedisinin bir bölümü (Kahire 1973; Karaçi 1993) ve İbn İshak'ın Siretü İbn İshâk'ın Sîretü İbn İshak'ı (Rabat 1976; Konya 1981).

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.