Büyüme hızlanacak

Maliye Bakanı Şimşek, yılın ikinci yarısında hem siyasi hem de finansal öngörülebilirliğin artması ile büyümenin hızlanacağını tahmin ettiklerini bildirdi.

ANKARA (AA) - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yılın ikinci yarısında hem siyasi hem de finansal öngörülebilirliğin artması ile büyümenin hızlanacağını tahmin ettiklerini bildirdi.

Şimşek, yazılı açıklamasında, 2014 yılı büyüme rakamlarını değerlendirdi.

Olumsuz konjonktüre rağmen ekonominin, geçen yıl da büyümeye devam ettiğini belirten Şimşek, 2014'te elde edilen yüzde 2,9'luk büyümenin, OVP tahminin bir miktar altında olduğunu ifade etti. Şimşek, buna karşın küresel ekonomideki zayıf seyir, Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı Avrupa Birliğinde (AB) devam eden durgunluk, jeopolitik gerginlikler ve finansal belirsizlikler göz önünde tutulduğunda, geçen yıl başarılı bir performans sergilendiğini belirtti.

Türkiye'nin, söz konusu büyüme oranıyla küresel ölçekte üst sıralarda yer aldığını aktaran Şimşek, şunları ifade etti:

"Türkiye'nin 2014 yılı büyüme performansı, Latin Amerika için öngörülen yüzde 1,3'ün, gelişmekte olan Avrupa için öngörülen yüzde 2,5'in, Çin ve Hindistan hariç gelişmekte olan ülkeler için öngörülen yüzde 2,7'nin üzerindedir. İhracat, 2014 yılı büyümesinin itici gücü olmuştur. 2014 yılının tamamında net ihracatın büyümeye katkısı 1,8 puan, nihai iç talebin katkısı 1,1 puan olmuştur.

2015 yılında büyüme görünümünün, seçim sonrasında pekişen siyasi istikrar ile ivme kazanmasını bekliyoruz. 2015 yılının ilk çeyreğinde finansal dalgalanmaların etkisiyle ertelenen yatırım ve tüketim, büyümeyi bir miktar yavaşlatmıştır ancak yılın ikinci yarısında hem siyasi hem de finansal öngörülebilirliğin artması ile büyümenin hızlanacağını tahmin ediyoruz."

Orta ve uzun vadede, Türkiye'nin büyüme potansiyelini artırmak amacıyla ikinci nesil yapısal reformları hayata geçirdiklerini anımsatan Şimşek, bu çerçevede belirledikleri 25 öncelikli dönüşüm programı kapsamında bin 350 civarında eylem belirlediklerine dikkati çekti. Şimşek, hedeflere dayalı ve sonuç odaklı yönetim anlayışının gereği olarak oluşturulan bu programların, Türkiye'nin uzun vadeli hedeflerine ulaşmasını sağlayacağını kaydetti.