Bu rezalet karşılıksız kalır mı?

Bu rezalet karşılıksız kalır mı?
?Gerçeklerin peşindeyiz? diye haberler yapanlar, köşesini dolduranlar, başta Nazlı Ilıcak ve ?Altan Brothers? olmak üzere bu gerçeğe de mi duyarsız kalacaklar.DENİZ...



?Gerçeklerin peşindeyiz? diye haberler yapanlar, köşesini dolduranlar, başta Nazlı Ilıcak ve ?Altan Brothers? olmak üzere bu gerçeğe de mi duyarsız kalacaklar.

DENİZ FENERİ E.V VE NAZLI ILICAK GAZETECİLİĞİNE GİRİŞ

Son aylarda Deniz Feneri e.v soruşturmasıyla ilgili yapılan haberler ve siyasi yorumlara bakınca bugüne kadar kabaca dört ayrı bakış açısı olduğunu gördük.

Birinci kategoride, CHP ve onların ?karasularında? yayın yapan Cumhuriyet, Sözcü, Aydınlık gibi gazeteler bulunuyor. Almanlardan çaldıkları ?yüzyılın en büyük soygunu? gibi ezber cümlelerle bu konuya ?kesin iman? ederek yaklaşan bu çevreler için yapılabilecek bir şey yoktur. Hiçbir durum, hiçbir yeni gelişmenin onların bu duruşlarını milim kıpırdatmayacağını bildiğimiz için biz de CHP ve o çizgideki gazeteleri kendi hallerine bırakmayı tercih ediyoruz.
Tıpkı, tıpta umutsuz vakalara karşı doktorların ?istediklerini yiyebilir? iznini vermesi gibi bir şey yani.

İkinci kategoride ise, kendisine ?yolsuzluklara savaş açan dürüst ve cesur gazeteci süsü verenler? var ki, bana göre bu konuda Nazlı Ilıcak birinciliği hiç kimselere kaptırmayacak kadar başarılı oldu.
Deniz Feneri konusundaki yazılarından anladığım kadarıyla Ilıcak, gerçeklerin peşine düşmek dürtüsüyle değil, kendisini başka konularda eleştiren çevrelerin takdirini toplamak için böyle yazılar yazıyor.
Ve yine bilebildiğim kadarıyla bu duygunun Türkçe sözlüklerdeki karşılığı ?riyakarlıktır?
Geçmişte belli bir süre teşrik-i mesaide bulunduğu için fikren ve cismen tanıdığı insanlara yönelik ithamları, doğru-yanlış süzgecinden geçirmeden mutlak doğrularmış gibi kabul ederek, o insanların en zor günlerinde karalama amaçlı kullanmanın da Türkçe sözlüklerde bir karşılığı var ama onu şimdi buraya yazmak istemiyorum.

(Aslında yazının tam da burasında Google?a başvurup Ilıcak ailesi-dolandırıcılık hikayeleri türü bir şey yazsam karşıma bir sürü şey çıkacağından eminim ama, bu yazıda başka şeyler de yazmayı planladığım için bunu yapmayacağım)

Üçüncü kategoriye gelince; Bu kategoride, insanın ?bu ülkede hiç mi adalet duygusu olan kalmadı? cümlesini başını havaya kaldırıp haykırmak istediği bir dönemde ?ben varım? dercesine kendisini gösteren gazeteciler var. Alper Görmüş, Gülay Göktürk, Ahmet Taşgetiren, ilk aklıma gelenler oldu. Gazeteci şüpheciliğini her daim koruyarak gerçekten gerçeklerin peşine düşmüş olan, yeri geldiğinde kendi kanaatlerini değiştirebilme özgüvenine sahip gazeteciler olduğunu gördük bu isimlerin. (Bkz..Deniz Feneri e.v deki eski savcıların tahrifat yaptıkları gerekçesiyle görevden alınmaları sürecindeki yazılar)

Dördüncü kategoride ise
bu konuda yaptıkları haberlerle Kanal 7 yöneticileri ve Zahit Akman?ın yanında duran, bu süreçte işlenen hukuk cinayetlerini dün olduğu gibi manşetlerine taşıyan ve bu duruşlarıyla bizim açımızdan paha biçilemez bir insanlık örneği sergileyenler bulunuyor. (Yeni Şafak, Akit ve Star başta olmak üzere Zaman, Sabah ve Türkiye Gazetesi)

BU REZALET KARŞILIKSIZ KALIR MI?

Deniz Feneri e.v soruşturmasıyla ilgili dün manşetlere taşınan konuya gelince?
Haberleri okumuş olmalısınız.
Eski savcıların iş verdiği bir bilirkişi, Deniz Feneri Derneği?ni suçlu göstermek için resmen yolsuzluk uyduruyor.
Hem de kör gözüme parmak bir yöntemle.
Derneğin Aytaç?la yaptığı alışverişin 10 yıllık dökümünü çıkaran bilirkişi, 2003 yılı hesaplarının toplamı olan 1 trilyon 196 milyon liralık tutarın başına bir ?1? koyuyor ve o rakam oluyor 11 trilyon 196 milyon.
Yani 10 trilyonluk yolsuzluk varmış gibi gösteriyor.
Böyle bir rezalet olabilir mi?
?Gerçeklerin peşindeyiz? diye haberler yapanlar, köşesini dolduranlar, başta Nazlı Ilıcak ve ?Altan Brothers? olmak üzere bu gerçeğe de mi duyarsız kalacaklar.
Ve hepsinden önemlisi, bu hukuk cinayetini işleyenlerin yaptıkları yanlarına kar kalacak mı?

Mehmet Acet / Haber 7
mehmet.acet@kanal7.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.