Bu katırlar para basıyor

Bu katırlar para basıyor
 Bizde orada burada PKK ile nasıl mücadele edilebileceğini tartışıyoruz. Çeşitli çözümler ortaya atıyoruz. Buna karşılık ortada korkunç gerçekler...


 

Bizde orada burada PKK ile nasıl mücadele edilebileceğini tartışıyoruz. Çeşitli çözümler ortaya atıyoruz. Buna karşılık ortada korkunç gerçekler var. Sınırlarımızda yaşanan kaçakçılık faaliyetlerinden Darphane gibi para bastıkça, PKK ile mücadele etmek kolay mı?

 

Bir süre önce bu köşede İran ve Irak sınırında yaşanan "kaçakçılıktan" bahsetmiştim. Terör örgütü PKK'nın bu yolla milyonlarca dolar elde ettiğini yazmıştım.

Van'dan bir telefon geldi. Y.K. isimli vatandaş,
"Olayın boyutları sizin yazdığınızdan çok daha büyük" dedi:

- Sadece İran sınırındaki benim 100 haneli köyümde bin 200 katır var.

Ne işe yarar bu katırlar?

Tabii ki İran'dan kaçak mal getirmeye.
Bu katırların bazılarının günde 2 sefer yaptıkları dikkate alınırsa, siz düşünün küçücük bir köyde gerçekleştirilen kaçakçılığın boyutlarını!
Y.K. devam etti:
- Bu katırlar, sürekli olarak mazot taşırlar. Bir katır dolusu mazot, bizim yaylaya 150 liraya gelir.

Ardından ekledi:

- Bunun 55 lirası İranlılara gider. 95 lirayı da kaçakçılığa aracılık eden İran tarafındaki Türk vatandaşları alır. Şimdi hemen altını çizmek lazım.

Y.K.'nın "İranlılardan" kastı sınırdaki İran askerleri. "Türk vatandaşları" dedikleri de ya PKK'lılar, ya da onlarla işbirliği yapan kaçakçılar.


Katırlarla gerçekleştirilen bu mazot kaçakçılığında kar son derece tatlı. 150 liraya mal olan bir katır mazotun fiyatı, Türkiye sınırlarından içeri girdiğinde 300 lira.


***


Y.K.'nın söyledikleri, daha önce yazdıklarımızı doğrular nitelikte... "Bizim yayla her gün katırlarla dolar taşar" dedi:

- Bunlar kamyonlara yüklenip, şehirlere gönderilir. Şimdi, "kaçakçılık" deyince normal olarak köy halkının son derece riskli bir işle uğraştığı düşünülür. Ama gerçek hiç de öyle değil. İran ve Türkiye arasında mekik dokuyan bu insanların ayaklarının kayıp düşmesi dışında hiçbir riskleri yok. Tam tersine yaptıkları iş oldukça güvenli!

Y.K., "İran'dan kaçak mazot getirmenin serbest olduğunu" iddia etti:


- Orada askerlerin beklediği kuleler var. Ancak, bu askerler nedense sürekli olarak uyurlar!

Daha da ileri gidi:
- Çünkü, her katır başına haftada 100 lira alırlar. İddia korkunç. Dile kolay, haftada 120 bin, ayda da 480 bin lira!

Y.K., "Bizim köy halkı işi gücü bıraktı" dedi:

- Sadece İran'dan mazot getirmekle uğraşıyorlar. Katır başına günde 300 lira kazanıyorlar. Nerede var böyle para? Benim de iyi bir işim olmasa oraya giderdim. Ben de birkaç katır alır, bu işi yapardım!

Bunlar, son derece vahim iddialar. Ancak, bu kadarla kalmıyor. Dahası da var. Y.K., yaşanan bu olayı defalarca kaçakçılıkla mücadele etmesi gereken kolluk kuvvetlerine aktarmış. Söylediklerine bakılırsa, çıt bile çıkmamış.


Biz de orada burada PKK ile nasıl mücadele edilebileceğini tartışıyoruz. Çeşitli çözümler ortaya atıyoruz.


Buna karşılık ortada korkunç gerçekler var. Sınırlarımızda yaşanan kaçakçılık faaliyetlerinden Darphane gibi para bastıkça, PKK ile mücadele etmek kolay mı?



Emin Pazarcı / Takvim

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.