Bozdağ: Nişasta bazlı şekerin kotasını daraltan adım atacağız
YOZGAT
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Yozgat Belediyesi Büyük Sinema Salonu'nda düzenlenen AK Parti Kadın Kolları 5. Olağan Genel Genel Kurulunda, hükümetin 14 şeker fabrikasını özelleştirme kararı aldığını anımsattı.
Herkesin bunu konuştuğu ve tartıştığına işaret eden Bozdağ, "Bizim, şeker fabrikalarını özelleştirirken hedefimiz bu fabrikaların daha verimli bir şekilde işletilmesini, bulundukları illere, ülkemize ve çiftçimize daha faydalı hale getirilmesini sağlamaktır. Şeker fabrikalarının özelleştirilmeyeceğini AK Parti hükümetleri hiçbir zaman söylemedi. Biz her zaman özelleştirmeden yana olduğumuzu söylüyoruz. Yozgat'ta da Sorgun Şeker Fabrikasına gittiğimizde de işçilerimizin yüzüne de bunu söyledik. Kimseyi aldatmadık, kimseyi kandırmadık. Biz ne yapacağımızı söyleyerek milletimizin arasında siyaset yapıyoruz. Bundan sonra da böyle yapmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Özelleştirmenin nasıl gerçekleştirileceğini anlatan Bozdağ, ihale ilanı yapılacağını, fabrikaların ihaleler neticelenirse özelleştirilmiş olacağını dile getirdi.
Şeker fabrikasında çalışan işçiler konusuna da değinen Bozdağ, şöyle devam etti:
"Peki işçiler ne olacak? Fabrikalarda çalışan işçilerimizin tamamı kadroya geçecek. Hiçbir işçimizin mağduriyeti söz konusu olmayacak. Pancar üreticimiz mağdur olmayacaktır. Üretim alanlarında bir daralma yaşanmayacaktır, azalmaya gidilmeyecektir. Kotasını kullanmayan fabrika olduğu zaman 2 yıl o fabrikanın kotası iptal edilecek, başkalarına verilecektir. Kim ki çiftçimizi mağdur edecek bir şeye giderse ona verdiğimiz hakkı onun elinden alacağız, çiftçimize hizmet edene yansıtacağız, vereceğiz. Çiftçilerimizin herhangi bir mağduriyeti kesinlikle olmayacak."
Ana muhalefetin eleştirileri
Bozdağ, "Efendim bunların arazilerini bölecekler, satacaklar ve orada AVM'ler yapılacak." gibi eleştiriler yapıldığına dikkati çekerek, bu sözlerin muhalefetin iftirası ve yalanı olduğunu söyledi.
Böyle bir şeyin olmayacağını vurgulayan Bozdağ, şunları kaydetti:
"Yok böyle bir şey. Neden yok. Çünkü fabrika için gerekli olan gayrimenkul dışında kalan gayrimenkuller, özelleştirme kapsamından çıkarıldı. Onlar, bu özelleştirmeyle alacak firmalara satılmayacak. Böyle bir şey yok. İhale şartnameleri ortada. Ama bunlar geziyorlar, 'Zenginlere satacaklar, arsaları satacaklar, buraya AVM dikecekler.' diyorlar. Yalana bak yalana. Böyle bir şey yok. Sadece fabrikanın işletimi için gerekli olan arazi fabrikayla beraber özelleştirilecektir. 'Bunlar anlaştılar nişasta bazlı şekeri üretimini artıracak.' diyorlar. Ana muhalefetin lideri geçen grup toplantısında bunu yüksek sesle dile getirdi. 'Nişasta bazlı şekerin kotasını artıracaklar, milletin sağlığıyla oynayacaklar, anlaşmayı açıklayın.' böyle bir anlaşma yok, böyle bir olay yok. Nişasta bazlı şekerin kotasını artırma diye bir şey yok. Buradan diyorum ki sayın Kılıçdaroğlu, kiminle anlaştıysak lütfen anlaştığımız kişinin devlet varsa devletin, şirket varsa şirketin, örgüt varsa örgütün adını açıkla biz de öğrenelim, bütün Türkiye de öğrensin. Buradan söylüyorum geçen Başbakanımız da söyledi. Biz tam tersini yapacağız tersini. Nişasta bazlı şekerin kotasını daraltan, azaltan adım atacağız inşallah. Özelleştirme bitmeden önce bunu yapacağız."
"Bunun sebebi de şeker pancarından şeker üretimini, daha fazla sağlamak, şeker fabrikalarının karlı bir şekilde çalışmasını temin etmek ve pancar üreten çiftçimizi korumak, halkımızın sağlığına daha fazla önem vermek için bunu
"Merak ediyorum. Bu kotayı azalttığımızda milletin gözünün içine baka baka yalan söyleyenler o zaman hangi açıklamayı yapacaklar, gerçekten merak ediyorum. Onun için biz ne yaptığımızı biliyor, hangi adımı attığımızı çok iyi hesap ediyor ve ona göre adımlarımızı atıyoruz. Fabrikaların özelleştirilmesi, hem bulundukları illere hem çiftçimize hem de ülkemize büyük yararlar sağlayacaktır. Bu inançla bu adımları atacağız ve Yozgat'taki şeker fabrikası da özelleştirilenler arasında yer alacak ve bundan da çiftçilerimiz, pancar üretimini artırarak üretmeye devam edeceklerdir."
"Kadın insanlığın anasıdır"
Kadınların insanlığın anası olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Bütün insanların öğretmenidir kadın. Kadın insanlığın mimarıdır. Bizim dinimiz, kültürümüz, medeniyetimiz ve milletimizin sahip olduğu ruh, kadına her zaman değerlerin en üstününü vermiş ve ona saygıda kusur hiçbir zaman etmemiştir. Maalesef geleneklerine saldırmak, kültüre saldırmak, sahip olduğumuz medeniyete saldırmak, dinimize saldırmak için kadını bahane eden pek çok çevreleri de görüyor ve onları da yakından takip ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Bozdağ, İslamiyet'te, Kur'an'da, Peygamber'in sünnetinde, Türk milletinin kültüründe, medeniyetinde, geleneğinde kadına şiddetin bulunmadığını aktararak, şöyle dedi:
"Kadına saygısızlık yoktur. Kadına kötü muamele yoktur. Kadına haksızlık yoktur. Peki yoktur da yapan yok mu? Yapan var ama yapanların dayanağı hiçbir zaman dinimiz, kültürümüz, medeniyetimiz, geleneklerimiz değildir, cehalettir cehalet. Kendi eksikliklerini, yanlışlarını, cehaletlerini, saygısızlıklarını, ahlaksızlıklarını hiç kimsenin dinimize, kültürümüze, medeniyetimize ciro etme hakkı yoktur, olamaz. Kur'an-ın en büyük müfessiri kimdir? Allah'ın resulüdür. Kur'ana ilk muhattap olan, onu insanlara ilk tebliğ eden, yaşantısıyla Kur'an'ı en doğru şekliyle tescil eden Allah'ın resulüdür. Peygamber Efendimizin hayatında, herhangi bir eşine tek bir fiske vurduğuna dair tarihte bir rivayet var mı? Yoktur. Allah peygamberimizi bize örnek gösteriyor. Öyle ise örneğimiz ve önderimiz oysa bizim gideceğimiz yol onun yoludur. Bizim yapacağımız şey onun yaptığıdır. Onun için kimse kendi değerlendirmelerini, kendi yorumlarını dinimize, kültürümüze, medeniyetimize mal ederek oradan bizim bütün kutsallarımıza saldırma hakkına sahip değildir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son günlerde yaşanan tartışmalar nedeniyle rahatsız olduğunu dile getiren Bozdağ, "Bunun karşısında dinimize, kültürümüze, medeniyetimize, kadınlarımıza ve kadınlarımızın hukukuna sahip çıkmıştır. Bunun üzerine de Sayın Cumhurbaşkanımızın kullandığı bazı kavramlar üzerinden saldırıya geçen bir kısım çevreleri çok yakından görüyoruz. FETÖ'cüleri bir yandan, PKK'cıları bir yandan, esasında din düşmanlığı yapan çevreleri bir yandan sayın Cumhurbaşkanımızın sözlerini çarpıtma ve oradan Cumhurbaşkanımıza, AK kadroya ve dinimize zarar verme gayreti içerisinde olanlar var. Onlara buradan şunu söylüyorum, AK Parti'nin lideri ve Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın imanını, Kur'ana ve sünnete bağlılığını, Allah'a ve resulüne sevdasını ve sadakatini kimse tartışamaz." sözlerine yer verdi.
Muhabir: Fatih Gökmen,Ömer Ertuğrul,Ergün Haktanıyan
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.