Bekir Coşkun: AKP dinimizi elimizden aldı
Köpek hikayesinden oluşan "Paşa" başlıklı yazısıyla komutanlara hakaret ettiği gerekçesiyle sert tepki gören Bekir Coşkun "AKP iktidarı döneminde dinimiz elimizden alındı" dedi.
Saygı Öztürk'ün röportajı
Genelkurmay?ın ?Paşa? başlıklı yazısı nedeniyle suç duyurusunda bulunduğu gazeteci-yazar Bekir Coşkun ?Ben ne askerciyim, ne de darbeci. Bu durum çok ağrıma gidiyor? diye konuştu.
Bir daha yazılarınızda ?paşa? kelimesini kullanacak mısınız?
La Fontain bana kazık attı. O yazıyı yazdım ama ifadeye ben çağrıldım, La Fontain ifadeye çağrılmamış olacak ki ifadeye gelmedi. Bir dava açılacaksa, yargılanacak olan yalnız ben değilim, ünlü La Fontain de yargılanmış olacak. Böyle bir dava da sanırım dünyada ilk olacak.
EVRENSEL BİR HİKAYE
O yazınızla aslında kime ne mesajı vermek istediniz?
Yazdığım evrensel bir hikayedir. Eğer, bu yazımdan dolayı ceza alırsam Türkiye?de Başbakan şiirden, ben de hikayeden yatacağım. Yazdığım bir masaldır. Hikaye, masal niçin yazılır, insanlar ?alınsın? diye yazılır. La Fontain bu masalları yazarken, insanların ders alması için yazmıştır. Aslında yazılan hayvanlardır ama insanların ders alması içindir. Benim o hikayemden gazete patronları, köşe yazarları, bazı iş adamları, sendikacılar, dekanlar, rektörler, bilim adamlarının da kendine pay çıkartması mümkün.
Şikayetçi olduğuna göre sadece Genelkurmay Başkanlığı mı ders çıkardı?
Ders çıkarsın demedik ki. Ben askerci miyim, asker karşıtı mıyım diye şaşırdım. Şimdiye kadar ?askerci darbeci? diyarlardı. Şimdi de ?askeri hakaret etti? diyorlar. Ben ikisini de kabul etmiyorum. Ne darbeci ne de asker karşıtı oldum. Bu ülkede yaşayan insanları ve hayvanları seven birisiyim. Kimseye kıyamam.
ASKERE SEVGİM BİTMEZ
Asker gördüğünüzde duygularınız nasıl oluyor?
Ulusal duyguları yüksek bir insanım. Bayrağımızı gördüğümde, askerimizi gördüğümüzde, ulusal marşımız çalındığında, söylendiğinde tüylerim diken diken olur. Bu sevgimi ve duygularımızı değiştiremez.
Çevreniz nasıl yorumluyor?
Bir defa sevinçten etekleri zil çalan bir kesim var. ?İnşallah içeriye atarlar? diye beklentide olanlar var. Ama tabii ki inanılmaz bir de destek var. Halkın büyük bir desteği var.
Suç duyurusunda bulunduğu için orduya kırgın mısınız?
Ben Genelkurmay?a kırgın değilim. Ama bu hale getiren ve siyasi iktidarın, Başbakan?ın dolduruşuna gelen bazı subaylara kırgınım. Silahlı Kuvvetlerimize televizyonlarda gazetelerde küfürleri hakaretler edildiğinde askerimiz aşağılandıkça sinirlenir. Bunları yazanlara söyleyenlere yaptıklarının doğru olmadığını ortaya koyan yazılar yazan birisiyim.
ÇOK AĞIRIMA GİDİYOR
Sizi ?asker yanlısı? diye eleştiriyorlardı. Şimdi asker karşıtı mı oldunuz?
Bugüne kadar askerimiz için söylenmedik laf kalmadı. Onları söyleyenlere ?Ordu bizim ordumuz, yapmayın etmeyin? diye karşı durdum. O zaman da TSK?ya hakaret edildikçe cevap verenlerden birisi Emin Çölaşan, birisi ben, Melih Aşık ve birkaç meslektaşımız daha. Yani sayımız azdı. Silahlı Kuvvetlerimize hakaret etmiş duruma sokuldum. Bu durum öyle bir ağırıma gidiyor ki. Silahlı Kuvvetlerimize bu kadar ağır hakaretlerde bulunmuş olanlara asla ses çıkartılmayıp, haklarında suç duyurusunda bulunulmazken benim yazdığım bir masaldan dolayı hakkımda suç duyurusunda bulunulması ve linç edilmem açıkçası çok ağırıma gidiyor.
?Paşa? unvanı kullanmak yasak. Yine ?Paşa? diyecek misiniz?
Tövbe o ismi ben koymadım.
DİNİMİZİ ELİMİZDEN ALDILAR
Ne değişti de, birden linç edilmeye başlandınız?
AKP iktidarı döneminde bizim bir çok şeyimiz elimizden alındı. İktidar her şeyden önce kendi aramızdaki hoşgörüyü elimizden aldı. Cumhuriyeti, devrim yasalarımızı, Atatürk?ü, en önemlisi neyi aldı biliyor musunuz dinimiz elimizden aldı. Dinimiz istimrar edildiği için din tartışılır oldu. Yine elimizden alınanlardan birisi de ordu sevgimizdir. Eskiden böyle değildi. Hangi görüşte olursa olsun, inanan inanmayan, sağcı-solcu çağdaş-çağdışı askerimize toz kondurmazdı.
Askere hakaret suçlamasını nasıl karşıladınız?
Öyle bir durumdayım ki, sanki askere hakaret etmişimi aşağılamışım gibi berbat bir pozisyona sokuldum. Dolayısıyla bu duruma çok üzüldüm, çok üzülüyorum. Hak etmediğim bir suçlama altındayım. İkincisi aynı siyasi iktidarın oyununa, dolduruşuna gelmiş bir şikayet ve buna bağlı olan bir soruşturma var. Ama diliyorum ki Cumhuriyet savcıları, yargıçlar buna izin vermezler. Çünkü ?La Fontain yargılandı? dünyaya rezil olmak da var.
Bu soruşturmayı ilgili dileğiniz ne?
Yargının beni aklamasını diliyorum. Ben aklanırsam La Fontain de kurtulmuş olur. Aksi halde, Başbakan şiirlerden hapis yatmış, ben de hikayeden yatmış olacağım.
SÖZCÜ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.