Başsavcılık Hâlâ Görevini Yapmıyor

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı; Gezi Parkı olaylarını protesto etmek bahanesiyle Çağlayan?da bulunan İstanbul Adalet Sarayı?nı işgal ederek Erdoğan?a hakaret eden avukatlar hakkında 35. gündür işlem yapmıyor.

Başsavcılık; avukatların yasadışı eylemine katılan ve ?Kahrolsun Tayyip? diye slogan atan Adliye çalışanı memurlar hakkında da inceleme dahi başlatmadı.
Avukatların ve memurların eylemine ilişkin görüntü kayıtlarının bulunmasına rağmen işlem yapılmaması, ?Başsavcılık, kimi koruyor?? şeklinde yorumlandı.

ÇEVİK KUVVET?E ÇAKMAK FIRLATILDI, BAŞBAKANA HAKARET EDİLDİ

11 Haziran 2013 tarihinde Çağlayan?daki İstanbul Adalet Sarayı?nda toplanan avukatlar Gezi Parkı olaylarını protesto etmek istemiş ve yaklaşık bir saat boyunca oturma eylemi yapmıştı. Çevik Kuvvet polisi yeniden adliyeye girmiş ve 49 avukatı gözaltına almıştı. Adliyenin üst katlarında toplanan memurlar, üst katlardan polise su şişeleri ve çakmaklar atmıştı. Avukat ve memurlar, ?Kahrolsun Tayyip? sloganı atmıştı.

BAŞSAVCILIK HAREKETE GEÇMEDİ

Avukatların, yargının kalbi olan İstanbul Adalet Sarayı?nda Başbakan Erdoğan?a hakaret eden sloganlar atması 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa aykırı olmasına rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı hâlâ harekete geçmedi. Başsavcılık; adliye çalışanı memurların eylemine katılmasını da görmezden geldi. Adliye çalışanları da eyleme katılarak ?Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu?nun yanı sıra ?657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu?nu ihlal etti.

2911 Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu?nun 22. maddesinde; ?Genel yollar ile parklarda, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve tesislerde ve bunların eklentilerinde ve Türkiye Büyük Millet Meclisine bir kilometre uzaklıktaki alan içinde toplantı yapılamaz ve şehirlerarası karayollarında gösteri yürüyüşleri düzenlenemez. Genel meydanlardaki toplantılarda, halkın ve ulaşım araçlarının gelip geçmesini sağlamak üzere valilik ve kaymakamlıklarca yapılacak düzenlemelere uyulması zorunludur? deniliyor.

MEMURLAR SİYASİ EYLEMDE BULUNAMAZLAR!

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu?nun 7. maddesinde ise memurların herhangi bir siyasi eylemde bulunamayacağını şöyle ifade ediliyor:
?Devlet Memurları Siyasi Partiye üye olamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunamazlar; görevlerini yerine getirirlerken dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi ayırım yapamazlar, hiçbir şekilde siyasi ve ideolojik amaçlı beyanda ve eylemde bulunamazlar ve bu eylemlere katılamazlar. Devlet memurları her durumda Devletin menfaatlerini korumak mecburiyetindedirler. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve Kanunlarına aykırı olan, memleketin bağımsızlığını ve bütünlüğünü bozan, Türkiye Cumhuriyetinin güvenliğini tehlikeye düşüren herhangi bir faaliyette bulunamazlar. Aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekette, gruplaşmaya, teşekküle veya derneğe katılamazlar, bunlara yardım edemezler.?