Başkan Çıtırık’ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı
Adana Baro Başkanı Avukat Mengücek Gazi Çıtırık, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle bir kutlama mesajı yayımladı.
Çıtırık: " Cumhuriyet aydınlanmadır, özgürlüktür”
Çıtırık, “Cumhuriyet, demokrasi'yi ve ulusal egemenliği içinde barındırdığı sürece fazilettir. Çocuklarımızın geleceği için bu kavramlara sahip çıkmalıyız. 29 Ekim 1923 karanlığa karşı başkaldırıdır. 29 Ekim 1923 ulusal onurdur. 29 Ekim 1923 sonu olmayan bir başlangıçtır. Cumhuriyet aydınlanmadır, özgürlüktür..Cumhuriyet halka dayanmaktır” dedi
Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, Cumhuriyet devrimleri ve kazanımlarının erozyona uğratıldığını belirterek, "Cumhuriyetin tüm değerlerini koruyup, yaşatmak en büyük görevimizdir" dedi.
Çıtırık, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle bir kutlama mesajı yayımladı.
Çıtırık, yaptığı yazılı açıklamada “Cumhuriyet, demokrasi'yi ve ulusal egemenliği içinde barındırdığı sürece fazilettir. Çocuklarımızın geleceği için bu kavramlara sahip çıkmalıyız. 29 Ekim 1923 karanlığa karşı başkaldırıdır. 29 Ekim 1923 ulusal onurdur. 29 Ekim 1923 sonu olmayan bir başlangıçtır. Cumhuriyet aydınlanmadır, özgürlüktür..Cumhuriyet halka dayanmaktır”diye konuştu.
Cumhuriyet devrimleri ve kazanımlarının erozyona uğratıldığını belirten Çıtırık, “Yoksulluk ve olanaksızlıklar içerisinde güçlü bir şekilde temelleri atılan Cumhuriyetin, özellikle dini siyasete alet eden, aydınlatma özelliğinden rahatsızlık duyan ve bu nedenle rejimi kendisine engel olarak gören zihniyet tarafından, tüm kazanımları ortadan kaldırılıp, içi boşaltılmıştır” diye konuştu.
“KAÇAK SARAY’IN SAKİNİ, TEK ADAMLIK İSTİYOR”
Çıtırık, şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan, ama ülkemizde sanki başkanlık sistemi varmışçasına davranan Kaçak Saray’ın sakini, amacını her fırsatta ortaya koyuyor; tek adam olmak ve tek başına ülkeyi yönetmek. Siyasi iktidar, Türkiye’yi parlamenter demokrasiden uzaklaştırıp, başkanlık sistemine geçirmek istiyor.
Önümüzdeki seçimde, parlamentoda, anayasayı değiştirip başkanlık sisteminin önünü açacak yeterli çoğunluğa ulaşmayı hedefliyorlar. Siyasi iktidar, Türkiye’yi parlamenter demokrasiden uzaklaştırıp, başkanlık sistemine geçirmek istiyor. Önümüzdeki seçimde, parlamentoda, anayasayı değiştirip başkanlık sisteminin önünü açacak yeterli çoğunluğa ulaşmayı hedefliyorlar. Halkımız başta işsizlik, yoksulluk olmak üzere pek çok ekonomik sorunun kıskacında kıvranıyor. Demokrasi ve insan hakları alanında, önümüzde aşılması gereken önemli engeller var. Başta savaş tehlikesi olmak üzere, içeride ve dışarıda çok önemli sorunlarla karşı karşıyayız.
İş, ekmek, adalet, barış, demokrasi ve özgürlük isteyen halkımız; yaşadığı sorunlara çözüm getirecek bir yönetim anlayışı ortaya çıkmalıdır. Basın, ifade ve düşünce özgürlüğü, hak ihlalleri konusunda , kişi hak ve hürriyetleri ile can güvenliği noktasında onarılmaz yaralar açıldığını gözlemlemekteyiz.”
“HASTA ADAM”LIKTAN AYAĞA KALKAN BİR ULUSUZ”
Çıtırık, emperyalizme karşı ilk ulusal kurtuluş savaşını veren, yine bu savaşı milli bir meclise dayandıran ve yüzyıllardır yok sayılmış, unutulmuş, yoksulluk ve imkansızlıklar içerisinde bulunan ulusumuzun güvendiği lideriyle birlikte özdeşleşerek adeta yek vücut halinde büyük bir zaferle sonuçlandırıldığını anımsattı.
Çıtırık, "Cumhuriyet", "Ulusal Egemenlik", "Demokrasi", "Bağımsızlık" kavramlarının birbirlerinden asla ayrılmaması gerektiğini vurguladı.
Ulusal egemenliğinin temsil edildiği yer olan TBMM’nin kendileri için olmazsa olmazları olduğunu kaydeden Çıtırık, “Cumhuriyet, refah içerisindeki Batılı toplumlar karşısındaki geri kalmışlığını bir topyekun kalkınma ve çağdaşlaşma projesine dönüştürerek asırlardır "Hasta Adam" olarak nitelenen insanlarına birey-yurttaş vasfını kazandırarak, sadece kanuni eşitlik olarak değil olanak ve fırsat eşitliğini sağlama yönünde çok köklü adımlar atmayı başarabilmiştir. Bir yandan Osmanlı İmparatorluğunun borçlarını ödeyerek ve uygulanan kapitülasyonlara karşı mücadele eden Cumhuriyet rejimi yaşamın her alanında yeni bir insan modeli yaratmayı başarmıştır. Egemenliğin babadan oğla geçen anlayışı üzerine değil, egemenliğin ulus iradesinde tecelli ettiğini gösteren en önemli rejimdir” dedi
“YURTTAŞ OLMAYI CUMHURİYET’E BORÇLUYUZ”
Çıtırık, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sosyal, ekonomik, kültürel, ekonomik ve teknoloji yönünden geri bıraktırılmış insanlardan, bir ulus yaratmayı başarmıştır.
Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından biri hukuk alanında olmuştur. Kısa dönem içerisinde ülkemizin kendi koşullarından kaynaklanan ve yaşam anlayışına uygun bir şekilde yasaları hayata geçirmiş, kadına hak ettiği değeri, birey-yurttaş olabilme özelliğini Cumhuriyeti rejimi kazandırmıştır.
Birey-yurttaşın temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alındığı, kişi güvenliğinin sağlandığı ,keyfiyet yerine yönetenlerin de kendilerini hukukla bağlı saydıkları hukuk devleti anlayışını yaşama geçirmesini de Cumhuriyet rejimine borçluyuz”
LAİKLİK VURGUSU
Cumhuriyet; rejimi sorgulayan, nedenini, niçinini arayan ve doğmatik düşünceyi esas almış anlayış yerine , bilimsel düşünceyi ön plana çıkaran, akıl, kuşkuculuğa dayalı anlayışla yeni insan modelinin yaratılmasında önemli bir rolü olduğunu ifade eden Çıtırık, “Yine Cumhuriyetin en büyük niteliklerinden ve kazanımlarından biri de 'laiklik ilkesini' yaşama geçirmesidir. Laiklik ilkesiyle ; egemenliğin ve meşruiyetin temeli dinsel anlayıştan uzaklaştırılan, akılcılıkla birlikte ulus iradesine dayandırılmak suretiyle yurttaşların kendi öznel dünyasında kalması gereken ibadet özgürlüğünün güvencesini de laik Cumhuriyet oluşturmuştur” dedi.
“CUMHURİYET REJİMİ EROZYONA UĞRADI”
“Bugün aradan geçen 92 yıllık süre zarfında üzülerek belirtmek gerekirse; Cumhuriyet devrimleri ve kazanımları erozyona uğratılmıştır” diyen Çıtırık, Yoksulluk ve olanaksızlıklar içerisinde güçlü bir şekilde temelleri atılan Cumhuriyetin, özellikle dini siyasete alet eden, aydınlatma özelliğinden rahatsızlık duyan ve bu nedenle rejimi kendisine engel olarak gören zihniyet tarafından, tüm kazanımları ortadan kaldırılıp, içi boşaltılmıştır. Üretime dayalı bir anlayışı, kalkınmayı önceliğine alan gençlere iş, aş ve istihdam aracı olan KİT'ler birer yük gibi görülmeye başlanmış, teknolojik yenilenmeleri de yapılmaksızın haraç-mezat elden çıkarılmasına göz yumulmuştur” dedi
“DUVARLARINDA "EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR" YAZAN TBMM DEVRE DIŞI BIRAKILMIŞ”
Çıtırık, 1924 yılında hilafetin kaldırılmasıyla birlikte çıkarılan Tevhidi Tedrisat Yasanın anlam ve değerinin ortadan kaldırıldığını belirterek, “Milli Eğitimin genleri ile oynanarak 4+4+4 gibi eğitim modeli ile dini-dinci eğitim anlayışı ile genç dimağların gelişmesine değil, körelmesine neden olacak sistem hakim kılınmıştır. Duvarlarında "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" yazan TBMM devre dışı bırakılmış, parmak çoğunluğuna dayalı bir anlayışla milletin temsilcileri olan meclise karşı bilgi verme, bilgilendirme yükümlülüğü ortadan kalkmıştır. Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkeleri ile model olarak gösterilen ülkemiz, uygulanan yanlış ekonomik, sosyal, iç ve dış politikalar sonucunda Ortadoğu'nun, model ülkesi olmaktan çıkarak en alt ülkeler konumuna sürüklenmiştir” dedi
“UMUDUMUZ GENÇLERDE”
Çıtırık, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Tarihinde bir ulusal Kurtuluş Savaşı bulunan ve emperyalizme karşı tüm katmanlarıyla birlikte ilk bağımsızlık savaşını veren ülkemizin bu sorunlar karşısındaki çıkış noktayı yine genç nesilde olacaktır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Geleceğin Işıklı Çiçekleri" olarak nitelediği, rejimin ve demokrasinin savunucusu olarak gördüğü gençlerimize olanak ve fırsat eşitliği içinde yetiştirmek, nitelikli insanlar olarak topluma kazandırmak için gerekli imkanlar seferber edilmelidir.
Sonuç olarak; bireyin, temel hak ve özgürlüklerinin genişletilerek devletin sınırlandığı, keyfiliğin ve siyasi iktidar güç ve nüfuzunun hukuk devleti ile sınırlandırıldığı, devletin kutsanması yerine yurttaşın ön plana çıktığı, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün genişletildiği, evrensel normların uygulanma alanı bulduğu insan odaklı bir Cumhuriyetin demokrasi ile anlam kazanacağına olan inancımla
Cumhuriyetin Kuruluşunun 92. yılını kutlarken, bu uğurda hayatlarını feda eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun düşünce arkadaşlarını , tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve özlemle anıyorum"
adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.