Başbakan beyin ameliyatı mı geçirdi?

Başbakan beyin ameliyatı mı geçirdi?
 BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "BDP'nin oyları şaibeli" diyen Başbakan'a sert çıktı: Sayın Başbakan bu arada bir beyin ameliyatı mı geçirdi?ANKARA...

 

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "BDP'nin oyları şaibeli" diyen Başbakan'a sert çıktı: Sayın Başbakan bu arada bir beyin ameliyatı mı geçirdi?

ANKARA - BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hafta sonu Kızılcahamam kampında yaptığı konuşmada "BDP?nin oyları şaibeli" diyen Başbakan Erdoğan?a sert tepki gösterdi. Demirtaş, "Sayın Başbakan eğer bu çağrıyı PKK?ya yapıyorsa, silahları bırak gel seçime gir diyorsa anlamlıdır. PKK?nın legalleşmesini kabul eder, zemin hazırlar. Ama bu çağrıyı BDP?ye yapıyorsa Allah akıl fikir versin" diye konuştu.

Demirtaş, Meclis?in açılışında Cumhurbaşkanı?nın siyasilere yönelik üslup ve dil uyarısını da hatırlattı. Başbakan?ın da üslup ve dilden bahsettiğini kaydeden Demirtaş, "Bilmiyorum, aradan uzun yıllar mı geçti, Sayın Başbakan bu arada bir beyin ameliyatı mı geçirdi, biz başka bir ülkede mi yaşıyoruz yoksa Kızılcahamam?da konuşan AKP genel başkanı değil miydi anlayamadık doğrusu. Bu kadar tartışmanın üzerine, siyasetteki dil ve üslup tartışması üzerine, partimizi bu kadar açık hedef haline getiren, partimize oy vermiş gönül vermiş insanlara hakarete varıncaya kadar son derece kaygı verici bir üslup kullanan bir siyasetçi olabilir mi? İki hafta sonra seçim de yok, bu ne telaştır bu nasıl bir hırstır, öfkedir anlayabilmiş değiliz" diye konuştu.

"NASIL BİR BAŞBAKANSIN Kİ??
Barış arayışlarının olduğu bir dönemde Başbakan?ın ?siyaseti nasıl tahrip edebilirim? arayışı içinde olduğunu savunan Demirtaş, şöyle konuştu:

"Başbakan, eğer bu çağrıyı PKK?ya yapıyorsa anlamlıdır. Silahları bırak gel, seçime gir diyorsa anlamlıdır. Hükümet bunun koşullarını yaratır, PKK?nin legalleşmesini kabul eder, zeminini hazırlar, gel seçime gir der. Ama bu çağrıyı BDP?ye yapıyorsa Allah akıl fikir versin diyorum. Bu açıkça bir siyasi partiyi suçlu gösterme çabasıdır. Anayasa Mahkemesine suç duyurusudur, sokakta çetelerine BDP?ye saldırın çağrısıdır. Tam da siyasette çözüm arayalım dediğimiz bir dönemde yapıyor bunu. Eğer BDP?nin silahı siyaset yöntemi olarak kullandığına dair elinizde en küçük bir delil varsa bugün Ankara Cumhuriyet savcılığına davet ediyorum.

Eğer elinizdeki delilleri yargıyla paylaşmazsanız siz suçlusunuz. Elinizde delil yokken bir partiyi zan altında bırakıyorsanız da iftiracısınız, yalancısınız. Söylediklerinize siz inanıyorsanız, gerçekten bir partinin tehditle, silahla korkutarak 2.5 milyon kişiyi sandığa götürüp kendisine oy verdirdiğine yürekten inanıyorsanız o halde sizin tek bir saniye dahi başbakanlık yapmanız lazım. Siz nasıl bir başbakansınız ki sizin ülkenizde 2.5 milyon seçmen silah zoruyla sandığa gidip bir partiye oy veriyor. Orada hükümet bitmiştir, devlet, başbakan bitmiştir. Siz kendinizi inkar ediyorsunuz. Eğer buna inanıyorsanız ben olsam tek bir saniye o koltukta oturamam onurum kırılır. Benim başbakan olduğum bir ülkede 2.5 milyon insan korktuğu için bir partiye oy verecek, ben o koltukta oturmam, onurumu korurum istifa ederim hadi sayın başbakan hadi bakalım."

"ANADİLİMİZDE SAVUNMA YAPMAK İSTİYORUZ"
Demirtaş konuşmasının sonunda Diyarbakır?da başlayan KCK duruşmasına da değindi. Tutuklu BDP?lilerin, Kürtçe savunma yapmak istediğini ancak mahkemenin buna izin vermediğini belirten Demirtaş, "Sayın Başbakan benim partimde 60 Kürt milletvekili var, bizim sorunumuz yok diyorsun. Senin milletvekillerinin mahkemeye düştüğünde anadilde savunma yapma durumu yok ki sorunu olsun. Biz anadilimizde savunma yapmak istiyoruz. Doktora gittiğimizde, vergi dairesine gittiğimizde anadilimizde konuşmak istiyoruz. Son HSYK seçimlerinde hükümetin nasıl bir tutum içinde olduğu görüldü. Tarafsız, adil, bağımsız yargı halkın seksen yıldır çektiği bir özlemdi, şu saatten sonra olmayacağı netleşmiş oldu. Biz istiyoruz ki Diyarbakır?da demokratik hukukun üstünlüğünün, insan haklarının egemen olduğu adil bir yargılama yapılsın. Arkadaşlarımızın bir tek saniye bile içerde kalmaları haksızlık olur" diye konuştu.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.