Bakan Yanık: “Bu millet düştüğü yerden koşmaya başlayacak”
Osmaniye'de kentteki programları çerçevesinde Vali Erdinç Yılmaz ve kente koordinatör olarak atanan Niğde Valisi Mustafa Koç eşliğinde Osmaniye Afet Koordinasyon Merkezi'nde ilgililerle bir araya gelen Bakan Derya Yanık Osmaniye Afet Koordinasyon Merkezinde kentteki çalışmalar hakkında bilgi alarak saha çalışmalarını yerinde inceledi.
Yanık, ASYA Merkezinde düzenlediği açıklamasında birliktelik vurgusu yaparak çocuklar üzerinden siyaset yapılmasına da tepki gösterdi.
“85 milyon inşallah bu yarayı beraber saracağız”
Bakan Derya Yanık, Osmaniye'de yaptığı açıklamada, 996 can kaybı yaşandığını kaydederek, “Osmaniye Devlet Hastanemizde bazı yaralı vatandaşlarımızı ziyaret ettik, geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Osmaniye'de 996 can kaybımız var. 3 tane de yoğun bakımda hala hayati tehlikesini maalesef koruyan vatandaşlarımız var. Sonuç itibariyle çok ağır bir süreçten geçiyoruz. Gerçekten her biri kendi içinde çok sert süreçler. Ancak bizim milletimiz necip bir millettir. Bizim milletimiz büyük bir millettir. Vakur bir millettir. Pek çok badireyi dayanışmayla sabırla atlattı ve inşallah bu deprem badiresini de ‘devlet-millet el ele' diyerek 85 milyonun tamamıyla fikrine, zikrine, meşrebine, mezhebine bakmaksızın her birimiz bu ülkenin bir vatandaşı bu milletin bir evladı olarak birbirimize dostluk, kardeşlik göstereceğiz. 85 milyon inşallah bu yarayı beraber saracağız. Bizim arzumuz da yapmak istediğimiz de son tahlilde budur” dedi.
“1 yıl içine konutlar teslim edilecek”
Tüm bakanlıkların yaşanan süreçte büyük bir işbirliği ve dayanışa ile sahada çalıştıklarını kaydeden Yanık, “Bu millet düştüğü yerden koşmaya başlar arkadaşlar. Yine koşmaya başlayacağız, biraz sabretmemiz gerekiyor. Allah nasip ederse en geç bir yıl içerisinde evi yıkılan, ağır hasarlı olan vatandaşlarımıza kalıcı konutlarını teslim edeceğiz. Barınma ihtiyacı tamamlanmış olacak. Bunun dışında bu süreç içerisinde çadır kentler, sonra konteyner kentlerle beraber vatandaşlarımızın barınma ihtiyacını hızlıca temin edebilmek için Osmaniye başta olmak üzere konteyner kentleri hemen konuşlandırmaya başladık ve devam ediyoruz. Şu anda içinde bulunduğumuz lojistik depomuz Bakanlığımızın deposu. Bütün diğer sarf malzemeleri kıyafetten işte diğer ayakkabı, gıda maddeleri, çocuk ihtiyaç maddeleri, kadın ihtiyaç maddeleri gibi ihtiyaç olan her şeyi takviye ederek vatandaşlarımızın hizmetine sunmaya devam ediyoruz” diye konuştu.
“84 ayni bağış depomuz var”
Bugüne kadar psikososyal destek çalışmaları kapsamında deprem bölgesi ve deprem bölgesinin dışındaki ama özellikle depremzede vatandaşlarımızın transfer noktası olarak kullandığı illerde saha çalışmalarının da sürdüğünü aktaran Bakan Yanık, “Deprem bölgesinde 4 bin 371 personelimizle, yaklaşık 935 bin psikososyal destek görüşmesi yapmışız. Deprem bölgesi dışında 3870 personelimizle yaklaşık 450 bine yakın psikososyal destek görüşmesi yapmışız. 8241 personelle toplamda yaklaşık 1 milyon 390 bin görüşme ortalama gerçekleştirdik” dedi.
Bakanlığın bünyesindeki yardımlara da değinen Yanık, “Ayni yardımlar, ayni bağış depolarının yönetim ve organizasyonu ve yardımların yerine ulaştırılması çerçevesinde 4 bin 284 ASYA personelimiz, 607 ASYA aracı ile sahada yer alıyoruz. 445 helikopter 42 uçak olmak üzere toplam 487 hava aracı ile hava seferleri de ayrıca devam ediyor. Hâlihazırda bu içinde bulunduğumuz depoda olmak üzere 68 ayni bağış depomuz var deprem bölgesi genelinde. Bunun dışında yurt dışından gelen bağışları depoladığınız ve tasnifini hemen bölgeye sevk etmeden yaptığımız daha çok gümrük kapıları yakınında Edirne'de, İstanbul'da, Tekirdağ'da olmak üzere 16 da yurtdışı depomuz var. Toplamda bugün itibariyle 84 ayni bağış depomuz var” dedi.
“Bugün itibariyle 203 sosyal marketimiz var”
Afet'in ilk gününden buyana 17 bin 530 tır ayni yardımı indirildiğini aktaran Yanık, “Bu sadece bizim Bakanlığımızın yaptığı çalışma. Bunun dışında AFAD'ın kendi barınma ile alakalı depoları diğer kurumların çeşitli kurdukları depolar ile beraber bütün hizmetimizi vatandaşlarımıza ulaştırmaya çalışıyoruz. Depolarımızı tasnif ettikten, gelen ayni bağışları yerleştirdikten sonra bu ayni bağışların hızlıca vatandaşlara ulaştırılabilmesi için özellikle çadır kentler ve konteyner kentler içerisinde ve yakınlarında sosyal marketler kurduk. Bugün itibariyle 203 sosyal marketimiz var. Olabilir ki vatandaşlarımızdan bir kısmı sosyal marketlere ulaşamayabilir. Yaşlı olur, engelli olur, küçük bebeği olur biraz daha kırsalda yaşıyordur ki buralarda da var aslında dolayısıyla bu vatandaşlarımız için de 10 adet Gezici Sosyal Market oluşturduk. Bugüne kadar 2 milyon 950 bin adet battaniye, 800 bin adet yatak ve yorgan, 307 bin adet elektrikli ısıtıcı, 2 milyon gıda kolisi gibi buna benzer 62 kalemde yaklaşık 57 milyon ürün dağıtmışız. Ayni yardımların dışında bir de bakanlık olarak deprem bölgemize yaptığımız nakdi yardımlar var. Depreme hemen müteakip 10 ilimize ve 2 ilçemize nakdi yardım olarak 271 milyon TL göndermiştik. Akabinde gönderdiğimiz periyodik paylarla ve ek periyodik paylarla beraber bugüne kadar afet kapsamında toplam 1 milyar 222 milyon lira Vakıflarımıza kaynak aktardık” diye konuştu.
Deprem bölgesindeki kuruluşlarından 533 yaşlı ve bin 133 engelliyi tahliye ettiklerini aktaran Yanık, “Daha sonra bunları diğer bölgelere yerleştirdikten sonra çadır ve konteyner kentlerden yurt ve otellerden 249 yaşlımızı ve 848 engelli vatandaşımızı da yine farklı illerdeki kuruluşlarımıza kuruluş bakımına ihtiyacı olduğunu tespit ettiğimiz vatandaşlarımızı yerleştirdik. Kadın kuruluşlarımızı hızlıca tahliye etmiştik. Şu anda deprem bölgesinde çadır kentlerde ve konteyner kentlerde kadınlar için ihtiyaç malzemelerini içeren sosyal market çadırlarını, çocuklar için ihtiyaç malzemelerini içeren sosyal market çadırlarını kurduk" dedi.
78 çocuğun kimliklerinin tespiti için başlatılan çalışmalar sürüyor
Deprem bölgesindeki çocuklar üzerine de açıklama yapan Bakan Derya Yanık şunları kaydetti: “Deprem bölgesindeki çocuk kuruluşlarımızı da çok hızlı biçimde tahliye etmiştik. Daha sonra sağlamlık durumuna göre bir kısmını bulundukları yerde bir kısmını çeşitli illerimizde yerleştirdik. Şükürler olsun bizim kuruluşlarımızda ne kadın kuruluşlarımızda, ne engelli yaşlı ne de çocuk kuruluşlarımızda bir yaralanma ya da can kaybı yaşamadık. Bir kısım hasarlar var. Ancak onları da hızlıca yerine getireceğiz ama bir can kaybımız ya da yaralanma gibi bir durum söz konusu değil. Bu bizim için bu dönemin en büyük tesellisi oldu. Bugün itibarıyla bizim sistemimize kayıtlı 1915 refakat siz çocuğumuz var. Bu çocuklardan 1649'unu ailesine teslim etmişiz. Hastanede halihazırda takibi yapılan 174 çocuğumuz, kuruluş bakımına aldığımızda 92 çocuğumuz var. 1915 çocuktan kimliği bilinen 1837, kimliği bilinmeyen 78 çocuğumuz, bunların da kimliklendirilmesi için gerek İçişleri Bakanlığımız gerek Sağlık Bakanlığımız ile beraber çalışmalarını yapıyoruz. Bunların dışında hastanelerde ve diğer birimlerde tespitini yaptığımız 318 çocuğumuzun da vefat ettiği bilgisine ulaştık. Halihazırda DNA eşleşmesini sağlamaya çalıştığımız, defni yapılmış çocuklar yoğun bakımda tedavisi devam eden çocuklar da var ve bunlarla ilgili de gerekli hizmetlerimizi diğer kurum ve kuruluşlarla beraber ifade ettiğim gibi aralıksız yerine getiriyoruz. Bir kez daha ifade etmek istiyorum ailesini ebeveynini kaybetmiş refakatsiz çocuklarımız ya da ailesi ile beraber olmakla beraber çok ağır travmatize olmuş çocuklarımızın hepsini biz milletin emaneti kabul ediyoruz. Çocuklarımızın hem iyileşmeleri hem bakım ve gözetimlerinin sağlanması için bakanlık olarak da en üst düzeyde bir hassasiyetle gerek fiziki şartların gerek psikolojik şartların duygusal ihtiyaçlarının tamamlanması için her türlü çalışmayı yaptık, bundan sonra da yapıyoruz. Çocuklarımıza ilişkin herhangi bir ihmali, çocuklarımıza ilişkin herhangi bir kastı kabul etmemiz ya da görmezden gelmemiz mümkün değildir. Çocuklar üzerinden başlatılan tartışmaları da doğrusunu isterseniz bu merkezde kabul ediyoruz. Çocuklara yönelik bir kastı mahsusa olarak görüyoruz. Bu kadar ağır bir süreçte gerçekten birliğe ihtiyacımız olan bir dönemde her tür katkıya kapımız açık, her türlü öneriye kapımız açık ama çocuklar üzerinden bir istismar siyasetinin yürütülmemesi gerektiğini bir kez daha Osmaniye'de ifade etmek istiyorum”.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.