Aynı aileden üç gazi
FETÖ'cü darbeci askerlerin halka kurşun sıktığı 15 Temmuz'da aynı aileden üç kişi yaralandı.
STANBUL-AA
Adem Demir/Hikmet Faruk Başer
15 Temmuz gecesi Baba Ali ve anne Jale Usta, Sarıyer'deki Borsa İstanbul Binası'nın çatısındaki keskin nişancının kurşunlarıyla oğulları Mehmet Fatih Usta ise araçların arasında kalarak yara aldı.
Usta ailesinin gazileri, benzer bir hadisenin olması halinde hiç tereddüt etmeden yine darbecilere karşı mücadele etmeye koşacaklarını dile getirdi. Sarıyer'deki evlerinde tedavileri devam eden 53 yaşındaki inşaat mühendisi Ali ve eşi Jale Usta, o gece yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Aile reisi Usta, darbe haberini duyunca, "Bu zamanda darbe mümkün değil" diye düşünerek hiç anlam veremediğini ve yapılanlara inanmadığını söyledi. İlk tepkisinin "Şaka herhalde. 2016'da darbe olur mu? Olursa da millet izin vermez." olduğunu dile getiren Usta, "Darbe ne demek, benim irademi ters yüz etmek, bana rağmen beni yönetmek demektir. Ayrıca benim seçtiklerimin görev süresi henüz dolmadı. Nasıl olur? Ayrıca Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte bu millette bir özgüven oldu. Millet kendi iradesinin üstünde bir irade tanır mı? Böyle düşününce kan beynime sıçradı. 'Sen kimsin ki, beni yöneteceksin. Ben sana beni yönetme yetkisi verdim mi?' diyerek yollara düştük." diye konuştu.
Usta, darbe girişimi öncesi memleketi Trabzon'da olduğunu ve bir dostunun çocuğunun düğünü için geldiğini, 15 Temmuz'da düğüne katıldıktan sonra arkadaşlarıyla bir yerde çay içerken şaka gibi trajikomik haberi aldıklarını kaydetti.
Mahallelerindeki AK Parti ilçe teşkilatında toplandıklarını ve halkın hızlı şekilde toplandığını görünce darbecilerin başaramayacaklarına olan kanaatinin güçlendiğini dile getiren Usta, "Allah millete cesaret verdi. Tankın silahın üzerine yürüyor. Vatandaş, yanındaki kardeşi düşüyor ama kendisi devam ediyor. Darbeyi engellemek bu millete nasip oldu. Halkın dünyada engellediği tek darbe girişimi budur herhalde. Bu başka bir millete nasip olmamış bir şereftir." ifadelerini kullandı.
"Rabbim nasıl bir güç verdi?"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Atatürk Havalimanına geleceği haberini duyduktan sonra ailecek onu karşılamaya gitmek için araçla yola çıkarken Borsa İstanbul Binası önünde darbeci askerlerle karşılaştıklarını anlatan Ali Usta, sözlerine şöyle devam etti:
"İstinye Parkı'nın orada darbeci askerlerin vatandaşlara ateş ettikleri haberini aldık. Ne demek halka ateş etmek. Bundan sonra araçlarını bırakan herkes Borsa İstanbul'un oraya doğru koşmaya başladı. Askerler borsa binasını basmış, çatısına keskin nişancı çıkarmışlardı. Herkes onlara doğru yürüdü. Ben ve eşim kurşun yarası aldık, evlatlarım almadı. Borsa binasının çatısından açılan ateşle vurulduk. Kolu hiç önemli değildi. O gün bu millete ne oldu? Rabbim nasıl güç verdi herkese? Vurulunca o anda insanın içinde korku olmuyor.
Ben vurulunca büyük oğlum beni güvenli yere getirdi. Kurşun oğlumun kulağının dibinden geçmiş. Zaten daha sonra oğlumun da panzerler arasında kalıp yaralandığını öğrendim. O anda bize bir şey söylemedi. Darbeciler yardıma gelenlere daha insafsız davrandılar. Erol Olçok'u tek kurşunla, babasına yardıma giden oğlu Abdullah'ı ise iki kurşunla şehit etmişler. Borsa İstanbul binasının önünde de şehitlerimiz oldu. Eşimle beni farklı hastanelere götürdüler. Ben 10 gün hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edildim. İnşallah bu milletin başına böyle bir olay gelmeyecek."
Ali Usta, , "15 Temmuz bu milletin geleceği için milat olacak. İnanıyorum ki, bu milletin şerefli tarihi 15 Temmuz'da yazılmaya başlandı. Mutlaka öncesi de çok güzeldi ama bu nokta çok daha güzel başlangıç olacak." dedi.
"Benim yavrum annesiz yaşar ama vatansız yaşayamaz"
Her iki bacağına isabet eden kurşunlarla yaralanan 47 yaşındaki Jale Usta ise TRT'de darbe bildirisinin okunduğunu görünce kızlarıyla evde Fetih Süresi'ni okumaya başladıklarını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Dışarı çıkın' çağrısını duyduklarında olayın vahametini anladıkları ve artık evde durulmayacağını düşünerek 6 kişilik aile bireyleriyle Atatürk Havalimanına gitmek için yola çıktıklarını anlattı.
Jale Usta, düşüncelerini şöyle aktardı:
"Tayyip Bey söylesin şu yaralı halimle alanlara çıkarım. Cumhurbaşkanımız bir çağrı yapıyorsa demek ki, tehlike büyük. O zaman endişelenmek lazım. İyi ki onun çağrısıyla çıkmışım. Çok acı yaşadım ama hiç pişman değilim. O anda korku hissetmedim. Selaların sesini duyunca oraya ağlayarak gittim. Çok etkileyici bir atmosferdi. Selaların okunmasını düşünenden Allah razı olsun."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.