'Asgari ücreti hiçbir zaman enflasyonun altına düşürmedik'
SİNOP (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni asgari ücrete ilişkin, "15 yılda asgari ücreti yaklaşık 9 kat artırmış olduk ve hiçbir zaman da enflasyonun altına düşürmedik." dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sinop Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirilen AK Parti Sinop 6. Olağan İl Kongresine katılarak partililere hitap etti.
İl kongresi öncesinde meydandaki vatandaşlara hitap ettiğini belirten ve bugüne kadar görülmemiş bir miting yaptıklarını ifade eden Erdoğan, "Öyle anlıyorum ki 2019 Sinop'ta bir başka yıl olacak. Maşallah, Allah nazardan saklasın." diye konuştu.
10 Ağustos 2014'teki cumhurbaşkanı seçiminde kendisine yüzde 62 oy oranıyla destek veren ve 16 Nisan'daki halk oylamasında da yüzde 58 ile cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine "Evet" diyen Sinoplulara teşekkür eden Erdoğan, "Siz ne güzel insanlarsınız. Öyle hakkı, doğruyu, güzeli bulmak herkesin karı değil ama Sinop bunda birleşti. Hem 10 Ağustos hem de 16 Nisan'da yüzde 84 gibi rekor düzeyde bir oy oranıyla destan yazan Durağan ilçemize özellikle teşekkür ediyorum." diye konuştu.
"Eline diline dursun"
Asgari ücretin açıklandığını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Açıklanan asgari ücreti beyefendiler beğenmiyor. Şimdi ben milletime söylüyorum, 2002 yılında hükümete geldiğimizde asgari ücret 184 liraydı. Biz bunu geçen yıl bin 404'e çıkarmıştık. Şimdi ise 14,3 artışla bin 603 liraya çıktı. Eline diline dursun ya, nereden nereye. Bu rakam, asgari ücret evli olmasına, çocuklarının sayısına göre daha da artabiliyor. 100 lirayı bulabiliyor. Böylece 15 yılda asgari ücreti yaklaşık 9 kat artırmış olduk. Hiçbir zaman da enflasyonun altına düşürmedik. İstihdamı teşvik etmek için bu asgari ücrete 100 lira işveren teşviki uyguluyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe bundan 80 milyon vatandaşın ve 81 ilin payına düşeni alacağını belirtti. Erdoğan, "Kişi başına düşen milli gelirimiz, geldiğimizde neydi? 3 bin 500 dolardı. O zaman asgari ücret de 184 liraydı. Bugün kişi başına düşen milli gelirimiz ne oldu? 11 bin dolar. Asgari ücret çok daha büyük bir artışla bin 603 lira. Milli gelirimiz, 2023 için hedeflediğimiz 25 bin dolara ulaştığında asgari ücretin nereye çıkacağını varın siz hesap edin. Bu asgari ücretin ülkemize, çalışanlarımıza, işverenlerimize hayırlı olmasını diliyorum." diye konuştu.
"Diplomatik zafere imza attık"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2009-2010 döneminde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeliğine seçilip dünyadaki tüm mazlumların sesi olduklarını, 2015'te G- 20'nin dönem başkanlığını üstlenip büyümenin ve adaletin savunuculuğunu yaptıklarını, gençlere ve kadınlara yönelik gerçekleştirdikleri politikalarla da tüm ülkelerin takdirini kazandıklarını vurguladı.
Artık Filistin'in başkentinin Kudüs olduğunu belirten Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndaki tarihi oylamayla ABD yönetiminin Kudüs'le ilgili kararının hukuksuzluğunun en üst düzeyde tescillendiğini ifade etti.
"Üç hafta gibi çok kısa süre içerisinde dostlarımızın ve kardeşlerimizin de desteğiyle gerçekten büyük bir diplomatik zafere imza attık." diyen Erdoğan, Türkiye'nin Kudüs konusundaki dik ve kararlı duruşunun dünyanın dört bir köşesinde takdir edildiğini gördüklerini, Müslümanlar arasında da Türkiye ve Türk milletine yönelik ciddi bir teveccüh olduğunu anlattı.
"Cuma günü Fransa'ya gidiyorum"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, teşekkür için de bu ülkelerin liderlerini aradığını ve aramaya devam ettiğini vurgulayarak, dün Papa'yı arayıp hem teşekkür ettiğini hem de iadeiziyaret yapmak istediğini söylediğini belirtti.
Rusya, İran, Türkiye olarak Suriye'de yoğun bir çalışmaları olduğuna değinen Erdoğan, "Cuma günü Fransa'ya gidiyorum. Fransa'da yine aynı şekilde Türkiye-Fransa ikili ilişkilerini masaya yatıracağız." dedi.
'Milletimiz 15 Temmuz kahramanlarına küfür edenleri 2019'da akıbete uğratacaktır'
Yaklaşık 15 sene öncesine kadar Türkiye'nin adının dahi bilinmediği yerler olduğunu, şimdi Türkiye deyince insanların gözlerinin parladığını belirten Erdoğan, "Her vakte bir bahane bulur binamaz olan" sözünü anımsatarak çalışmakta, üretmekte, ülkeye ve millete hizmet etmekte gözü olmayan siyasetçinin de bir sürü bahane üreteceğini söyledi.
Hizmet etmekte gözü olmayan siyasetçilerin sabah akşam sürekli millete umutsuzluk aşıladıklarını ifade eden Erdoğan, "İşlerini yapmak, taş üstüne taş koymak yerine ağızlarını her açtıklarında birilerini eleştirirler. Vizyonsuzluklarını, beceriksizliklerini örtmek için yalanı, hakareti, iftirayı ortalığa boca etmekten çekinmezler. Siyaseti kendi seviyelerine düşürmek için her türlü ahlaksızlığı, her türlü edepsizliği yapmakta tereddüt etmezler." şeklinde konuştu.
Erdoğan, bu tip siyasetçilerin, milletin sırtına kene gibi yapışan kifayetsiz muhterisler olduğunu dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunlar Türkiye siyasetini, Türk demokrasisini içlerindeki kir ve balçıkla kirleten bir avuç çapsızdır. Özellikle ana muhalefet partisi içerisinde bu tarz tiplerin ciddi bir sayıya ulaştığını görüyoruz. Milletle, milletin değerleri ile en ufak bağı olmayan, edep ve nezaket fukarası bu şahıslar bizim burada dillendirmeye edebimizin el vermeyeceği hakaret ve galiz küfürlerle insanımıza saldırıyorlar. Şüphesiz milletimiz kimin kendisi için çalıştığını, kimin PKK, FETÖ gibi terör örgütlerine piyonluk yaptığını çok iyi görüyor. Sandık önüne geldiğinde milletimizin bu hadsizlere, yalan ve hakareti siyaset sanan bu ahlak fukaralarına hadlerini bildireceğinden eminim. Milletimiz nasıl 16 Nisan'da kendisini İzmir'de denize dökmekten bahsedenleri sandığa gömmüşse, 15 Temmuz kahramanlarına küfür edenleri de 2019'da aynı akıbete uğratacaktır."
"Asaletimizden taviz vermeden çalışmaya devam edeceğiz"
"Şimdiye kadar bunların seviyesine inmedik, inmeyeceğiz. Asaletimizden taviz vermeden, doğru bildiğimiz yolda milletimizin geleceği, ülkemizin huzuru için çalışmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullanan Erdoğan, 2019 seçimlerinin milli iradenin tecelli edeceği, millete hizmet edenlerle hakaret edenlerin ayrışacağı bir turnusol kağıdı olacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 seçimlerinin en az 1950, 1983, 1994, 2002 seçimleri kadar önemli olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Bu seçimler kadar belirleyici bir dönüm noktası olacaktır. İnşallah 2019'la beraber milletimizin önünde yepyeni bir yol açılacaktır. AK Parti kadrolarının 2019 seçimlerine işte bu bilinçle, bu şuurla hazırlanmaları büyük önem arz ediyor. 2019'a giden süreçte teşkilatlarımızın uyanık olması, provokasyonlara asla gelmeden, kitle teşebbüslerine izin vermeden çalışmalarını yürütmesi gerekiyor. Biz diğer partiler gibi asla olamayız. Biz ana muhalefet gibi 3 kuruşluk menfaat için ülke ve millet düşmanlarına payandalık yapamayız. Bizim hamdolsun kimseye diyet borcumuz yok. Bizim medya baronlarına, terör ağalarına, siyaset mühendislerine minnet borcumuz yok. Biz siyasette Hakk'ın ve halkın rızasını kazanmak için varız. Biz bu makamlarda sadece ülkemize, milletimize, tüm dünyadaki mağdur ve mazlumlara hizmet için bulunuyoruz. Bu can bu tende olduğu sürece de inşallah bu niyetle çalışmayı sürdüreceğiz. Rabbim bizi istikametten ayırmasın."
Kongrenin gerçekleştirildiği salonda, "Kudüs’ü çiğnetmeyen Reis, bu ümmet seninle gurur duyuyor", "Dünya 5’ten büyüktür", "Kudüs kırmızı çizgimizdir", "Kış günü yürekleri ısıtan lider, Karadeniz'in incisi Sinop’a hoş geldiniz" yazılı pankartlar dikkat çekti.
Erdoğan’ın konuşması sırasında tribünde, üzerinde Erdoğan’ın fotoğrafıyla "Başkomutan" ifadesinin yazılı olduğu pankart açıldı.
"Terörü de teröristi de bu ülkede bitiriyoruz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sinop 6. Olağan İl Kongresi öncesinde Uğur Mumcu Meydanı'nda toplanan vatandaşlara hitap etti.
"Artık Rabiamızı hem önce kendimiz yaşayacağız, ondan sonra da tüm dünyada yaşatacağız." diyen Erdoğan, tek vatan, tek devlet, tek millet ve tek bayrak vurgusu yaptı.
Kimsenin Türkiye'yi bölemeyeceğinin altını çizen Erdoğan, şunları söyledi:
"Şurayı şöyle böleceğiz, burayı böyle böleceğiz, demeye kim tenezzül ederse işte orada F-16 oluruz, helikopterlerimizle beliririz, tank oluruz, top oluruz, inlerine gireriz. Girdik mi? Girdik ve artık terörü de teröristi de bu ülkede bitiriyoruz. Şu anda askerimizle, polisimizle, jandarmamızla, güvenlik korucularımızla yaz kış demeden yürüyoruz."
"Büyümede dünyanın bir numarası olduk"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2018'in 2019 öncesi bir sıçrama yılı olduğunu, Türkiye'nin ekonomide yüzde 11,1'i yakalayıp büyümede dünyanın bir numarası haline geldiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hani ne diyorlardı? 'Çöktük, bittik, tükendik.' Ne çökmesi be, ne çökmesi. Evelallah yürüyoruz. Daha öteye gidiyoruz. Bakınız çok daha ilgincini söylüyorum. Hatırlayın. 15 yıl önce IMF'ye Türkiye'nin borcu neydi? 23,5 milyar dolardı. Davos'tayım. O zaman IMF'in başkanı geldi, akıl veriyor. Türkiye'yi yönetecek. Dedim 'Sen IMF'nin başkanı mısın, Türkiye'nin başbakanı mısın?' Şaşırdı. Görevini bile bilmiyordu garibim. Dedim ki 'Sen IMF başkanlığı yap. Siz bize verdiğiniz borcu tahsil ediyor musunuz, ediyorsunuz. Türkiye'nin siyasetini bırak, bunu ben yapıyorum.' Sene 2013. IMF'ye olan 23,5 milyar dolar borcumuzu ödedik. Merkez Bankasının döviz rezervi 27,5 milyar dolardı. Ama şimdi hamdolsun 120 milyar doları yakaladık. Bir ara 138'e kadar çıktık. Yine oralara çıkacağız inşallah. Borsa İstanbul nerelere sıçradı. Güçleniyoruz. Daha da güçleneceğiz."
Türkiye'nin kendi silahlı insansız hava araçlarını (SİHA), insansız hava araçları (İHA) yaptığını, terörü ve teröristi bunlarla vurduğunu belirten Erdoğan, "Şu anda zırhlı birçok araç yapıyoruz. Bu hale geldik. Şu anda savunma sektöründe, sanayisinde ve silahlı kuvvetlerimizin yüzde 65 ihtiyacını yerli olarak temin eder hale geldik. Bunlar durup dururken olmadı. Bu işler böyle lafla, peynir gemisiyle yürütülemez. Ama bak buraya geldik." dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.