Arakanlı sığınmacıların dönüşü konusunda BM'ye uyarı
Arakanlı sığınmacıların dönüşü konusunda BM'ye uyarı
İnsan hakları savunucuları Zarni ve Brinham BM'ye "Dönüşler Arakanlıların yeni kitlesel katliamlara maruz kalmasına, toplama kamplarında tutulmasına ve açlıktan ölüme terk edilmesine yol açabilir" uyarısında bulundu
ANKARA
İnsan hakları savunucuları ve uzmanlar, Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşlarının Myanmar hükümetiyle Rohingyaların (Arakanlı Müslümanlar) yurtlarına dönüşü için imzaladığı anlaşmanın sığınmacılar için gerekli hayati güvenceleri sağlamadığı ve etnik temizlikten kaçan halkın yeniden katliam tehdidiyle yüz yüze kalabileceği uyarısında bulundu.
Özgür Rohingya Konseyi Strateji İlişkiler Koordinatörü Maung Zarni ve İngiltere'nin Queen Mary Üniversitesi Sosyal Araştırma Konseyi üyesi Doktor Natalie Brinham, Anadolu Ajansı (AA) için ortak kaleme aldıkları analizde, Arakan eyaletindeki güvenlik şartlarının halihazırda mültecilerin dönüşü için uygun olmadığını belirterek, Arakanlı sığınmacıların mevcut şartlar altında geri dönmesinin yeni kitlesel katliamlara yol açabileceği uyarısını yaptı.
BM Kalkınma Programı (UNDP) ile Mülteciler Ajansının (BMMYK) 6 Haziran'da Myanmar hükümetiyle imzaladığı mutabakat zaptıyla sığınmacıların geri dönüşünde rol üstlenmeye gönüllü olduğuna dikkati çeken Zarni ve Brinham, "Myanmar'daki soykırımdan kaçarak Bangladeş'e sığınan 1 milyon Arakanlı Müslüman, BM'nin bu suçu işleyenlerle Nepido'da imzaladığı anlaşmaya ikna olmamıştır. Arakanlı Müslümanlar yurtlarına güvenli dönüşlerinin BM Barış Gücü tarafından garanti edilmesini talep ediyor." ifadelerini kullandı.
Uzmanlar, yeniden yerleştirme anlaşmasının Arakanlılar için "ölüm tarlalarına" dönüş anlamına gelebileceğine işaret ederek, Arakanlıların Myanmar'daki varlığını "II. Dünya Savaşı'ndaki yarım kalan etnik temizliğin ürünü" olarak tanımlayan Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing'ın soykırım niyetini kamuoyu önünde açıkla ilan ettiğini hatırlattı.
BM kuruluşlarının ilk kez 1978 yılında Arakanlı sığınmacıların sorunlarıyla ilk kez ilgilenmeye başlamasının ardından geçen 40 yılda Arakanlıların acılarını dindirme konusunda başarılı olmadığını hatırlatan iki insan hakları savunucuları, "(BM kuruluşlarının) Bangladeş'ten Myanmar'a dönüşleri kolaylaştırma konusunda oynayacakları rol fevkalade riskli. Dönüşler Arakanlıların yeni kitlesel katliamlara maruz kalmasına, toplama kamplarında tutulmasına ve açlıktan ölüme terk edilmesine yol açabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Arakanlı Müslümanlara yönelik etnik temizlik
BM'ye göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'dan kaçmak zorunda kalarak Bangladeş'e sığınanların sayısı 700 bini aştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve kuruluşların Arakan eyaletine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, bugüne kadar Arakanlı Müslümanların geri dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri de yerine getirmedi.
Bangladeş'e sığınan Arakanlı Müslümanlar ve insan hakları örgütleri, gerekli güvenli ortam sağlanmadan bu kişilerin Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.
Muhabir: Emre Aytekin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.