Ali Edibali: Peygamber Efendimizin Sünnetini Anlamak
Rahmetli genel başkan Aykut Edibali'nin vefatı akabinde, mezar taşına yazılan yazılarda doğrudan doğruya kasıt içermeyen harf hatasından kaynaklanan bir yazım hatası vardı.
Dikkatle incelediğinde fark edilebilecek bu hatayı fark etmiş olan arkadaşlarımızdan "Fahrettin Abi" sitemkar bir şekilde bana daha önce okumamış olduğum metni okuttu. Okuduğumda ben de bir cümle düşüklüğü olduğunu fark ettim. Tabii ki de durumu paylaştım. Daha sonra yeniden hatırlatma oldu ve metni yazanlar tarafından düzeltileceği bildirildi.
Fahrettin Kapçı hocamızın uslübü kesinlikle doğrudur. Zira hatalı bir konuda muhatabı ikaz etmek, uyarmak bizim boynumuzun borcudur. Fakat doğruların iletme biçimi ve ortamı ve zamanı da o doğruların kendisi kadar hatta ondan da önemlidir.
Abdülkadir Türk hocamızın dikkatle ele alınmış yazılarında imla hatalarını bulmakta zorlanırım. Bir defasında benim yanıma gelip, birebir facebook paylaşımlarında çok imla hatası yapıldığını söyledi. Biz de ona hak verdik, ama gerekçesini de izah ettik. Zira herhangi bir resmi makale iddiasında olmadığı için sıcağı sıcağına yazılmış yazıların, telefondan yazılması halinde güçleştiğine işaret ettik. Bayrak dergisi için yazılmış olmaları halinde titiz bir redaksiyona tabii tutulacağını da ekledik. O bu açıklamayı mantıklı bulmuş olmalı ki şayet paylaşımlarınızda tashih gerekirse ben tashihini yapabilirim diyecek kadar bizi de onare etti. Yazımı okuyacağını tahmin ettiğim Abdülkadir bey'e de buradan uslübündaki zarafeti nedeniyle teşekkürü borç biliyorum.
Peygamber efendimizin muhteşem ikna ve doğruya iletme sanatında da bulabileceğimiz sayısız örnekte olduğu gibi karşı tarafın rencide edilmeden ikna edilmesi gerekir. Şoförümüz hatalı ise uyaralım, ama onu mümkünse güzel bir dili ile ikan edelim, yoksa o sivri dilli doğruların liyakati yüksek insanların varlığını tehdid edeceğinden endişe ederiz.
Bir arkadaşımızı hatası ile ilgili uyaracak olsak, onu topluluk nezdinde değil, birebir özel bir iletişim ortamında uyarmamız icab eder. Bu nezaketin, dostluğun gereği değil midir? Bir arkadaşımızın bir hatasını görseydiniz, onu herkesin içinde değil, özel bir ortamda uyarmanız gerekir. Mesela Ali Bey bir saniye deyip, "Ali'cim gömleğinde domates sosu var" demekle, sofrada herkesin içinde bu uyarıyı yapmak aynı doğrulukta mıdır?
Aşağıda paylaşmak istediğim manzum yazının bu ve benzeri duygularla kaleme alındığını bildirmek isterim. Hatalarımızı bize anlatan arkadaşlarımıza teşekkür ederim. Doğrularını ilkelerine göre belirleyenler bizim için baş tacıdır.
Zor olanı kolay yapana hamd olsun ki
Başkalarının katlanılmaz bulduğu çilenin de
Bir farklı lezzet olduğunu zamanla anladık
Biz de o ıstıraplı çileden pay aldık
Servete sökün eden insan mizacındaki tamahkarlık
Onun en acımasız katiller kadar zalim yapan yanı idi
Makam ve mevki uğruna insanoğlu zalimleşir, kırar, yıkar
Bu vakitlerde elinin tersi ile dünyayı geride bırakmak ve Rabbim sen en yücesin deyip
Onunla dertleşmek, ondan yardım istemek ve şefaat dilemek üzere,
sabahın en hayırlı vaktinde namazını eda etmeyi,
yada başkaca bir dünya işinin konuşulmadığı yalnızlık mevkilerine gitmeyi adet edinmiştik
Aslında tefekkür ve inziva arasında bir yerdir o sığınılan kurtarılmış bölge
Edibali başka bir insandı, çok kıymetli yönleri vardı ve bizim gözümüzde
O davasını dert edinirdi, yürek yangını ise Kuran ile dindirirdi
Bir delil bulmak için eylemine, önce hatmederdi kitabı baştan sona
Öbek öbek kitapları raflarına sığmaz, baş ucuna , yatak odasına kadar gelirdi
O evlerinin hiç birini kitapsız bırakmazdı,
Büyük kütüphanelerini kurmak için demir raflar alırdık
Beraberce kurduğumuz kitaplıkları 99 depremi de yıkamamıştı
Ki onun yüreği ne depremler gördü, 6.7 ne ki
Öylece yakıştırılmış bir yüceltme sıfatı olsaydı "bilgelik"
Yer ve gök haksızlıktan öfke nöbeti geçirir, güneş hicabından kıpkırmızı kesilirdi
Hayır o tam manasıyla içinde Allah korkusu ile yaşadı
Ona atılmış her iftirada, ilahi adalet tecelli etmeden önce mühlet zamanı işletiliyor
Ve ona yakıştırılmış her çirkinlikte, cahilin cehaletinden melekler yüz çeviriyor
Biz onun Hak yolundan ayrılmadan ilerleyişine yakın şahitleriz
Bu ölçekte bir lidere biat etmiş olmak bize şeref ve paye veriyor
Çünkü biz müfterilerin zulmünden pay almak istemeyiz ve haksızlık etmekten Allah'a sığınırız
Kadri kıymeti bilinsin yada bilinmesin,
Dünya akın akın isterse başka alemlere zuhur etsin,
Reddi miras eder gibi,
Mekke 'nin anahtarlarını elinin tersi ile iter gibi
Tıpkı O'nun gibi, onun izinden giderler gibi, Onlarlayız.
İhanet, anlaşılmamıştık ve ahde vefasızlıkların kalbinde açtığı yaraların
Hüzünlü bir ruh haline gark edildiği günlerde tesellisi yine Kuran idi.
Yakın arkadaşlarının sevgisi ve dünya hayatının gelip geçiciliğine olan bakışı
Ve elbette Allah'ın inayeti ile o liderin yol haritasında zaferlerle dolu duraklar var
Allah ona hepimizi gibi serveti de yokluğu da imtihan için verdi
Zira Allah muhakkak ki en adil olandır
Kim demiş yaş dökmez, en yiğit erler
Yalnız kaldıklarında, sabah ezanı arifesinde, el açtığında Rabbi'ne
Yaşaran gözlerin ve açılan ellerin mağrur mücahidleri
Kırılmış olsa da kalpleri, yalnızca Allah için çarpar
Edibali 'nin Hatrı çiğnenmiştir, yalnız bırakılmış ve tecrit edilmiştir
İhanet ve aldatma ile de imtihan edilmiştir
Biz bize yakışanı yapacağız
Bizimle yürüyenler
En kıymetli hazinelerinden feraget eder
Ve Allah için, Allah yolunda mücadele ederler
Gerçek kurtuluş olan Allah'ın yolunda mücadele
Bu seksen yıllık ömrün en büyük başarısı olsa gerek
Asrı saaddetten bu yana şühedanın kanından kıymetli
Gerçek bir alimin mürekkebini , tükettiği nefesi incitmemeli
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.