'AK Partide genel başkana kafa tutulmaz'?

CHP'nin tartışmalara neden olan yeni tüzüğünü kendilerinden aldığını belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erdem, ekledi: Eski tüzük, doğu bloku ülkelerindeki yapıyı içeriyordu...

Ebru Toktar Çekiç'in röportajı

AK Parti'nin Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem, CHP'de büyük tartışma yaratan yeni tüzüğün kendi partilerinden alındığını belirterek, 'Eski teşkilat başkanımız Haluk İpek'ten bizzat almışlar. Günümüz yönetim anlayışını en iyi hayata geçiren parti AK Parti olduğu için CHP'nin bizi model alması son derece isabetli' dedi. CHP'nin eski tüzüğünün Doğu Bloku ülkelerindeki yapıyı içerdiğini, genel sekreterin adeta 'eşbaşkan yetkileriyle' genel başkana kafa tutacak bir yapı yarattığını söyleyen Erdem, 'Bizde ise yetkiler çok iyi çizilmiştir. Genel başkana kafa tutulamaz. Delegeler üzerinde benim tek başına yetkim yok' dedi.

AK Parti Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem,  partisinin seçim öncesi hazırlıklarını ve kendi tüzüklerini model alan CHP'ye yönelik görüşlerini açıkladı. Seçim hazırlıklarına şimdiden başladıklarını belirten Erdem, kendileri için ön test niteliğindeki 12 Eylül referandumuna yönelik partisinin saptamalarını da ilk kez açıkladı. Sahillerden çıkan 'hayır' oylarında emeklilerin AK Parti'ye yönelik tepkilerinin etkili olduğunu tespit ettiklerini belirten Erdem, 'Hemen düzenleme ile emeklilere zam yaptık' dedi.

İşte Erdem'in sorularımıza yanıtları:

İKİNCİ ADAM ABDÜLKADİR AKSU  

- CHP'nin eski tüzüğünde teşkilatlardan sorumlu Genel Sekreter Önder Sav ikinci adam konumundaydı. Siz teşkilatlardan sorumlu genel başkan yardımcısı olarak ikinci adam mısınız?
Bizde ikinci adam, Siyasi ve Hukuk İşleri Başkanı Abdülkadir Aksu'dur. Bir nevi genel başkan vekilidir. Üçüncü sırada teşkilat başkanı gelir. Ama tabii ki teşkilat, partinin en önemli birimi. Çünkü partilerde ana iskelet teşkilattır. Bu, tüm partiler için geçerlidir.

Tabii CHP'nin geçmişteki yapısı biraz farklıydı. Yani Doğu Bloku ülkelerindeki genel sekreterlik yapısı CHP'de geçerliydi. Onun da pratikte uygun olmadığını gördüler. Malum değişikliğe gittiler. Genel sekreterin, neredeyse genel başkana kafa tuttuğu bir yapı vardı. Çünkü bütün gücü elinde toplamış. Adeta eşbaşkan gibi. Elindeki imkanlara baktığın zaman genel başkanın da önünde fiilen bir konum kazanmış.

CHP, YENİ TÜZÜĞÜ BİZDEN ALDI

- Yeni tüzüğü 'AK Parti'den aldık, uyarladık' diyorlar?
Evet, benden önceki teşkilat başkanı Haluk İpek'ten almışlar.

- Makam araçlarını bile Önder Sav belirliyormuş? Sizde nasıl?
Bizde genel başkan yardımcılarının hepsinin görevleri farklı farklı. Makam araçları işi, teşkilat başkanlığını ilgilendirmez. Mali ve İdari İşler Başkanlığımız var. Orası burayla ilgilenir.

- AK Parti'de teşkilat elinizde bile olsa yetkileri sınırlandıran unsurlar mı var?
Bizde yetkiler çok iyi tarif edilmiştir. Yani, teşkilatın kayıt, defter işlerini genel sekreter inceler. Mali işleri, Mali ve İdari İşler Başkanı takip eder. Biz Teşkilat Başkanlığı olarak, teşkilatın yeni kuruluyorsa kuruluş çalışmalarını, kurulduysa kongrelerini takip ediyoruz. Teşkilatta sıkıntıları izliyor, ilgili birimlerle, genel başkan ile paylaşıyoruz. Herhangi bir teşkilat görevden alınacaksa, buna Merkez Karar ve Yönetim Kurulu karar veriyor.

-  Yeni tüzüğü sizden aldıklarına göre yeni yapıları daha mı demokratik oldu?
Günümüz yönetim anlayışını en iyi parti içinde hayata geçiren parti AK Parti olduğuna göre, CHP'nin model olarak bizi alması doğru bir yöntem. Herhalde CHP, kendi içerisinde başarısızlıklarını sorguluyor, başarısızlıklarının bir sonucu olarak da bu yapıyı görmüş olabilirler. 

- Örneğin delegeler üzerinde etkiniz var mı?
Delegeler, daha beldeden itibaren seçimle belirleniyor. Bizim görevimiz, sağlıklı bir şekilde bu seçimin yürütülmesini sağlamak. Varsa bir takım olumsuzluklar, varsa sıkıntılar onlara müdahale ederek, yanlışlığa fırsat vermemek... Delegeler üzerinde doğrudan bir etkim olamaz.

- 12 Haziran'da seçimler başlayacak. Ne gibi hazırlıklar var?
Teşkilatlara liderlik eğitimi, seçim öncesi ve seçim sırasında yapılması gereken çalışmalar konusuda bilgi veriyoruz. 8 yıllık iktidar süremizde yaptığımız icraatları anlatıyoruz. 12 Eylül referandumu bizim için bir fırsat oldu, eksikliklerimizi tespit ediyoruz. Mesela birçok ilçelerde değişikliklere gidiyoruz. İl bazında Balıkesir yönetimini yeniden kuruyoruz. Zaten teşkilatlarımız çoğunlukla bunu kendileri görüp, istifa ediyor. Bizim de ikna ederek, görevden ayrılmasını istediklerimiz oluyor. Ama burada kırgınılk, küskünlüklere izin vermiyoruz. Türkiye genelinde de 70-80 ilçe yönetimini değiştirdik, değiştirmeye devam ediyoruz.

İZMİR'DE BİLE CİDDİ ARTIŞ VAR

-   Daha çok sahil bandındaki ilçeler mi değiştiriliyor?
Hayır. İstanbul, Karabük, Aksaray, Isparta, Rize, Yalova, Tekirdağ, Denizli, Sivas, Nevşehir, Niğde, Trabzon gibi birçok kentteki ilçe yönetimini değiştirdik. Dolayısıyla sahil olarak bakmak doğru değil.

-  Sonuçta sahillerde 'hayır' oyu çıktı. Bu başarısızlık değil mi?
Bugün en başarısız olduğumuz illerden biri Kırklareli. Yüzde 25 'evet' çıkmış. Yani Kırklareli'ndeki 4 kişiden biri AK Partili. Bu, Balıkesir için de geçerli, Çanakkale için de geçerli, Manisa için de geçerli. İzmir'de bile ciddi artışımız var. Tabii ki Türkiye'nin tamamını almak diye bir şey yok. O zaman da muhalefet diye bir şey kalmaz.

SAHiLDEKi EMEKLiLER TEPKiLiYDi

-  Bu seçimde nelere ağırlık vereceksiniz. Kıyı kesimlerindeki algıyı değiştirmek için neler yapılacak?
Bakın halkoylamasının akabinde bazı şeyleri gördük. Buralarda en çok önümüze çıkan şeylerden biri, emeklilerin durumuydu. Tabii emekliler daha çok sahillerde olduğu için buralarda gördüğümüz şeylerden biri de emeklilerin tepkisiydi. Bunu değerlendirdik ve gerekli düzenleme yapıldı. (Emeklilere yapılan maaş zammını kastediyor:)
Mesela aslında Antalya, turizmden çok tarım ağırlıklıdır. Tarımla uğraşan birçok köy ve ilçeleri var. Geçtiğimiz il başkanları toplantısında Tarım Bakanımız tarım politikamızı ve AK Parti döneminde yapılanları anlattı. Tarımda yapılanlar, eğitimde, sağlıkta, ulaşımda yapılandan daha az değil. Ama tarım daha karmaşık. Şimdi tarım İç Anadolu'yu da Ege'yi de ilgilendiriyor. Ama 'İç Anadolu'da niye etkili olmuyor da Ege'de çiftçi tepki gösteriyor' diye sorabilirsiniz. Sebebi şu. İç Anadolu'da Yozgat'ta, Sivas'ta tarım tahıldır, hayvancılıktır. Ama siz Aydın'a gittiğiniz zaman, hayvancılık var, tahıl var, üzüm var, incir var, narenciye var, zeytin var. Dolayısıyla bu çeşitlilik problemi de artırıyor. 10 kalemin 9'unda güzel şeyler yapmış olsanız da 1 kalemde birşey yapmamış iseniz tepki oluyor.

'MAHALLE BASKISI' BOŞ İDDİA

-  Bu konuda ne yapılacak?
Bir kere teşkilatımızın bu işi öğrenmesi lazım. Orada karşılaştığı sorulara en iyi şekilde cevap vereceği kadar eğitimden geçmesi ve yaptıklarımızı iyi anlatması gerekiyor. 

-  Başka tespitler oldu mu?
En büyük hizmeti ulaşımda Bilecik'te verdik. Ama referandumda aleyhimize olduğunu gördük. Çünkü bölünmüş yollar geçmiş, bağlantı yolları yapılmamış. Bölünmüş yollar yapılmış, istimlak paraları ödenmemiş...Yani hizmet her zaman oy olarak dönmüyor. Bu konularda teşkilata büyük görev düşüyor!

-  Sahillerdeki 'yaşam tarzına müdahale korkusu' için ne diyorsunuz?
Bunlar iftira, boş iddialar. Muhalefetin yarattığı korkular. AK Parti, 8 yıldır iktidarda, kimin yaşamına müdahale edilmiş. Turizm, AK Parti döneminde patlamış. Evet mahalle baskısı Türkiye'de var. Bu muhafazakar kesimden değil. 'Mahalle baskısı var' diyenler baskı yapıyor.

ARAP TURİST PARA HARCIYOR

-  'Turist profili değişti, Arap turist geliyor' deniyor?
Turistin Arap'ına, İsraillisine bakılmaz ki. Turist turisttir. Kim gelirse başımızın üstünde yeri var. Arap turistleri hatta daha çok tercih edilmeli belki. Çünkü onlar daha çok para harcıyorlar. İspanya sahillerine gidin, Arap turistlerini çekmek için neler yapmışlar. Suudi Kralı buraya gelir, bizim basınımız neyi konuşur? Kaç uçakla geldi, gitti. Sana ne?

SEÇMENLE GÖZ GÖZE, DİZ DİZE

-  Seçimde vatandaşa yakın markaj mı yapacaksınız?
Adam adama çalışacağız. Yani göz göze, diz dize.  Bir kere AK Partililer, komşularıyla ilişkilerini geliştirecek. Çay içmeye gidecekler, çaya davet edecekler, 'şu diziyi birlikte izleyelim' diyecekler.

TEŞKİLATI ÖNEMSİYOR

-  Başbakan, son il başkanları toplantısında teşkilatta herkesin aday adayı olmamasını istedi. Neden?
Başbakanımız teşkilatımıza çok değer veriyor. Üzerine toz kondurmadığı teşkilatın, seçimlerde boşalmasını istemez. Geçmişte milletvekili adaylığı, belediye başkan adaylığı nedeniyle teşkilatların tamamen boşaldığına şahit olduk. Bu sefer onu yaşatmak istemiyoruz.

- Bu konuda önlemler alınıyor mu?
Yeni görevlendirdiğimiz arkadaşlara, 'Önümüzdeki seçimde aday olmayacaksın, çünkü adaylıktan daha önemlisi, senin orada yapacağın çalışma' diyoruz.

(Akşam)