Adana'da İsrail'in Gazze'ye saldırıları protesto edildi
Ulu Cami önünde düzenlen etkinlikte cuma namazı sonrasında bir araya gelen katılımcılar, ellerinde Filistin bayrakları, döviz ve pankartlar taşıdı.
Adana Sivil İnisiyatif Meclisi Başkanı Mahmut Eraslan, burada yaptığı açıklamada, mazlumlar ile katiller arasında bir tavır almak ve durdukları yeri netleştirmek için bir kez daha toplandıklarını söyledi.
- WEB TV ADANAPOST - Adana'da İsrail'in Gazze'ye saldırıları protesto edildi
- Adana'da İsrail'in Gazze'ye saldırıları protesto edildi
- WEB TV ADANAPOST - Adana'da Filistin'e destek için bisiklet turu düzenlendi
- Adana'da Filistin'e destek için bisiklet turu düzenlendi
İsrail'in Filistinlileri hedef gözetmeksizin katlettiğini vurgulayan Eraslan, "Gazze'de göğüs göğse çarpışmalarda büyük kayıplar veren korkak işgal ordusu, kullanılması yasaklanmış bombalarla hastaneleri vuruluyor. Gazze’de elektrik yok, su yok, internet yok. Yoğun bakımdaki bebekler ölüme mahkum edilmiş durumda. İnsan sağlığına hizmet eden kurumlara, hastanelere saldırı yapılması insanlık dışıdır, insanlık suçudur." dedi.
- İsrailli Bakan, Gazze‘deki sürgünü, İsrail’in kurulması için 1948’de Filistinlilerin sürgün edilmesine
- Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde "yaşamak ölmekten zor"
- İsrail Gazze'de 11 bini aşkın sivili öldürmesine rağmen AB hala ateşkes çağrısında bulunmadı
- İsrail'in kuşattığı Şifa Hastanesi'nde 7 binden fazla yerinden edilmiş kişi ölümle karşı karşıya
- Mescid-i Aksa İsrail polisinin kısıtlamaları nedeniyle bu cuma da neredeyse boş kaldı
Eraslan, Gazze'de 21. yüzyılın en büyük soykırımlarından birinin gerçekleştirildiğini belirterek şunları kaydetti:
"Savaşlar dahil her dönemde hastaneler, saldırılmayan, en korunaklı alanlar olarak kabul görmüştür. Filistin Sağlık Bakanı kan revan içindeki cesetlerin ortasında basın açıklaması yaptı. İnsanı yaşatmak için çaba gösteren sağlık çalışanının canına kastetmek, insanlığı öldürmektir, vicdanlara savaş açmaktır. İnsan sağlığına hizmet eden kurumların hangi şartlarda, hangi gerekçe ile olursa olsun saldırıya maruz kalması kabul edilemez.
Her şey gelip geçer, geriye sadece tavrımız kalır. Tavrımız bellidir. Bizler Kudüs'ün özgürlüğünden yanayız. Bizler Mescid-i Aksa'nın bir barış yurdu olarak kalmasından yanayız. Bizler nehirden denize kadar bağımsız bir Filistin devletinden yanayız. Filistin'i işgal eden, on binlerce kişiyi katleden, milyonlarca kişiyi sürgün eden, Mescid-i Aksa'ya defalarca alçakça saldırılar düzenleyenler bilmeli ki Filistin halkının, işgal güçlerinin katliam ve soykırımlarına karşı kendilerini savunma hakkı meşrudur ve sorgulanamaz."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.