ABD?li Sarai Sierra kuşkulu ölümü,
21 Ocak 2013 de İstanbul da kaybolan ABD?li Sarai Sierra, Günlerce polis tarafından arandıktan sonra Cankurtaran'daki surların dibinde bir dehlizdeölü olarak bulundu. Amerika?dan Türkiye?ye fotoğrafçekmek için gelmiş. Dikkati çeken en önemli husus ise; Sierra?nın fotoğraf çekmek için geldiği Türkiye?ye neden fotoğraf makinesiz gelmiş olmasıydı.Fotoğraf çekmek için Tablet ve cep telefonu yeter miydi? fotoğrafçılıkla ilgili uzmanların ortak ifadesi bir fotoğrafçı için ne tabletin ne de cep telefonunun yeterli olmayacağı görüşünde. Amatör dahi olsa fotoğraf çekmek için hâlâ fotoğraf makinesine ihtiyaç olduğunu düşünüyor. Portre fotoğrafçısı Muhsin Akgün de Sinem Yörük?le aynı görüşü paylaşıyor: ?Ben Amerika?ya fotoğraf makinesiz gitmezdim. Amatör bir fotoğrafçı olsam da gitmezdim çünkü instagram kesmez. Zaten yetmez de...? diyor.
Sarai Sierra, bir uyuşturucu kuryesi mi? Fotoğraf çekmek bahane mi? Sadece aile hayatından sıkılmış uzak bir kıtada maceraya atılmak isteyen genç bir kadın olamaz mı? Cep telefonu kamerasını güncel gibi kullanan sadece biraz değişiklik isteyen genç bir kadın... O zaman Hollanda?da ne işi vardı? Ya Köln?de? Bir anne nasıl iki çocuğunu bırakır da izbe bir bodrum katını tutar, günlerini İstanbul?da gezerek geçirebilir?
Sarai Sierra?nın ölümüyle ilgili ortaya atılan tüm adli sorular, cinayeti görmeden nasıl kendi toplumsal gerçeklerimizi üretebileceğimizi göstermekle kalmıyor aynı zamanda gerçeği göstermeye ne şehrin Mobese?lerinin, ne tabletlerin ne de cep telefonları ekranlarının yetmediğini anlatıyor. Yörük ve Akgün?ün dediği gibi belki de gerçekten fotoğraf makinesine ihtiyaç var. Bütün olayı tüm gerçekliğiyle bize gösterecek hususi karelere...
Sarai Sierra?nın öldürülmesi 31 Mart 2008 de Gebze yakınlarında öldürülen Pippa Bacca cinayeti ni de bir yönde hatırlamamıza neden oldu.
Pippa Bacca İsrail, ABD gibi kirli savaşın tarafı ülkeleri protesto etmek, savaş mağduru ülkelerin yoksul halklarına dikkat çekmek için giydiği beyaz gelinlikle İtalya'dan yola çıkan, Pippa Bacca ismiyle tanınan 33 yaşındaki İtalyan sanatçı Giuseppina Pasqualino'nun di Marineo, eylemi için otostopla ülke ülke geziyordu. Filistin'e geçmek için yolu Türkiye'ye düştü. Kocaeli'nin Gebze ilçesinde M.K.'nin otomobiline otostop yaparak bindi. Ve ondan sonra kendisinden haber alınamadı. Fakat Pippa'nın cesedi Gebze yakınlarında yarıbeline kadar toprağa gömülmüş olarak bulundu. Üzerindeki gelinliğiyle savaşçıkaran ülkeleri protesto eden, savaş mağduru halkların yanında yer alan Pippa'ya Türkiye'de önce tecavüz edilmiş sonra da öldürülmüştü. Bacca'nın katil zanlısı M.K sanatçının cep telefonu sayesinde yakalanmıştı.
Geçtiğimiz günlerde kaybolan ve birkaç gün önce cesedi bulunan Amerikalı amatör kadın fotoğrafçı Sarai Sierra?nın İtalyan Pippa Bacca gibi, Uluslararası kamuoyunun dikkatini çekecek bir sosyal sorumluluk projesinin (!) olmamasına rağmen, Türkiye?ye geldikten sonra öldürülmesi dikkatleri çekiyor. Sierra?nın Türkiye, Almanya ve Hollanda?da izinin sürülmeye çalışılması, uluslararası bağlantısı olduğu izlenimi veriyor. Ancak İstanbul emniyet müdürünün ısrarla Sarai Sierra?nın ajan ya da kurye olduğu yönünde bir iz bulunmadığını söylemesi, bu yönde soruşturmanın derinleştirildiği gösteriyor. Evli ve iki çocuk annesi olan Sarai Sierra?nın internet üzerinden Türkiye?de Taylan K. nın dışında iki kişi ile daha görüştüğü, Taylan K.nın polise verdiği ifade de Sierra ile birlikte olduğunu itiraf ettiği basına yansıyan haberler.
Dil bilmez yabancı bir kadının, süfli mekânlarda hangi sapkın fantezilerinin peşinde koştuğu, ister istemez, Türkiye kamuoyunun algısına takılıp kalıyor.
Taksi şoförü bir kocanın eşi, düşük ücretle partime bir işte çalışan gariban fotoğraf sanatçısının nasıl oluyor da kısa sürede kıtalararası balistik füze hızıyla bu yolculukları yapabildiği bir kenara, onun ölümüne ABD medyasında geniş yer ayrılması, kaybolduğu anlaşıldığıilk günden itibaren telaşlı ve yoğun bir bir arama çalışması başlatılması ile kaybolması sıra dışı bir olayla karşı karşıya kalındığıizlenimi veriyor. Türkiye?nin küresel ölçekli kumpasa alınmak istendiğine dair derin kuşkular uyandıran bu menfur cinayetin diplomatik bir krize yol açmaması,Sarai Sierra?nın vatandaşı olduğu ABD makamlarının, aslında olayın faillerini bildiklerine işaret ediyor. Sarai Sierra?nın önce kaybolması sonrada cesedinin bulunması,DHKP-C?nin ABD?nin Ankara Büyükelçiliğine intihar saldırısıyla zamanlama açısından denk düşüveriyor. Yunanistan?daki toplama kampından aldığı emirle önce Almanya?ya geçen ve sonra Türkiye?ye giriş yapan Ecevit Şanlı?nın, elini kolunu sallayarak Ankara?da dolaşması, güvenlik zafiyeti tartışmalarınıateşlediği gibi, ona lojistik ve istihbarat desteği sağlayan odaklarında varlığını da ortaya koymaktadır. Ankara; II. Dünya Savaşı yıllarında casusların cirit attığı bir yerdi. Günümüzde de anlaşılan durum farklı değil. Türkiye; atların tepiştiği otların ezildiği mekân olmuştur
İbrahimH.SİPAHİ
06,02,2013
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.