2012 yılı sağlıkta hamle yılı olacak

2012 yılı sağlıkta hamle yılı olacak
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bitkisel ilaçlarla ilgili bir yönetmelik yaptıklarını belirtti.Erzurum Vali Vekili Özgür Arslan'ı makamında ziyaret ederek,...



Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bitkisel ilaçlarla ilgili bir yönetmelik yaptıklarını belirtti.


Erzurum Vali Vekili Özgür Arslan'ı makamında ziyaret ederek, şehrin sorunları hakkında brifing alan Bakan Akdağ, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Erzurum'da 500 yıldır devam eden, ''1001 hatim'' geleneğini hemşehrileriyle yaşamak üzere Erzurum'a geldiğini söyledi.


Erzurum'da Pir Ali Baba tarafından başlatılan ''1001 hatim''in güzel bir gelenek olduğunu belirten Akdağ, ''Pir Ali Baba şehrin, ülkenin çeşitli belalardan, afetlerden korunması için bir gelenek şeklinde başlatmış. Bu gelenek yüzyıllar boyu devam etmiş. Bir ara sekteye uğramış, son 80 senedir bütün camilerde devam ediyor'' diye konuştu.


Sağlık alanında yaptıkları yatırımlara da değinen Akdağ, ''2012 yılında Sağlık Bakanlığı olarak yeni hamlelerimiz var. Sağlık için 2012 bir hamle yılı olacak. Dokuz senedir sağlıkta dönüşüm programıyla ciddi işler yaptık, vatandaşımızın sağlıkta işlemini kolaylaştırdık'' dedi.


Sağlıkta randevu sisteminin 2012 yılında bütün Türkiye'ye yaygınlaştırılacağını vurgulayan Bakan Akdağ, şöyle devam etti:


''Bütün vatandaşlarımı, Sağlık Bakanlığı hastanelerine muayeneye gidecekleri zaman '182' numaralı telefonu arayarak, randevu alarak, bu hizmeti kolayca almaları için teşvik etmek istiyorum. İstanbul'da sistem henüz oturmak üzere, İstanbullu kardeşlerim için aynı cümleyi belki bir ay sonra söyleyeceğim ama onun dışında Türkiye'de bütün şehirlerde Sağlık Bakanlığının bir hastanesinde tedavi olmak istiyorsanız, 182 numaralı telefonu arayarak, randevu almak mümkün. Hangi şehirden, hangi hastaneden ve hangi doktorun adını istiyorsanız randevu alabiliyorsunuz.''
-''Hastaneye gittiğiniz zaman hekiminiz sizi bekliyor olacak''-
Akdağ, hastanede muayene olmak için randevu alırken, vatandaşlık numarasının verilmesinin işlemleri biraz daha kolaylaştıracağını dile getirerek, ''Böylece hastaneye gittiğiniz zaman hekiminiz sizi bekliyor olacak, siz beklemeyeceksiniz. Herkesin işi kolaylaymış olacak'' diye konuştu.


Randevulu sistemle alakalı gereksiz dedikodularu ileri sürenler olduğuna değinen Akdağ, şöyle dedi:
''Açtığınız telefonun ücretinin yüksek meblağlar tutacağı hususunda dedikodular ileri sürenler oldu. Böyle bir şey kesinlikle yok. Zaten ev telefonlarından ararsanız çok daha ucuza geliyor, malum görüşmeler. Hatta belli saatlerde ücretsiz bile görüştürüyorlar. Onun dışında cep telefonlarından da ararsanız normal görüşmeleriniz neyse, sadece onu ödüyorsunuz. Bütün işlemler için sadece 4-5 dakikalık bir görüşmedir. Üstelik sisteme ilk girişinizden sonra işlemleriniz biraz daha kolaylaşıyor.''
Bir taraftan da büyükşehir hastanelerinin 2012 yılında temellerini attıklarını belirten Akdağ, ''Başbakanımızın 2011 seçimleri öncesi vatandaşımıza müjdesini verdiği büyükşehir hastanelerinin ihalelerini bir bir gerçekleştiriyoruz. Bunlardan Kayseri'nin ihalesini bitirdik, Ankara'da bir ihaleyi bitirdik, Bilkent ihalesini, İstanbul'da Bahçeşehir'deki şehir hastanesinin ihalesini bitirmek üzereyiz. Önümüzdeki 6 ay içerisinde bunların hemen hemen hepsini tamamlayacağız'' dedi.
Akdağ, büyükşehir hastanelerini 2012 yılında inşa etmeye başlayacaklarının altını çizerek, şöyle konuştu:
''2015 yılı sonunda bütün hedefimiz Türkiye'de kamuya ait, vatandaşa, devlete ait hastaneler açısından binalarımızın ihtiyaç olanların hepsini yenilemek, yeni bina yapılması gereken yerlerde de yeni binalar yaparak, 2015'in sonunda da sağlıkta dönüşümün önemli bir parçası olan binaların, yapıların ye da sağlık kampüslerinin dönüşümünü tamamen gerçekleştirmektir.''
-Bitkisel ilaçlar-
Bakan Akdağ, bir gazetecinin, ''Bitkisel ilaçlarla ilgili çeşitli söylentiler var. Yasaklanması gündeme geldi. Şu an gelinen son nokta nedir?'' sorusunu, şöyle yanıtladı:
''Bitkisel ilaçları, bildiğimiz tıbbın keşfettiği diğer ilaçlardan, yani modern tıbbın keşfettiği ve geliştirdiği diğer ilaçlardan aslında ayrı tutmuyoruz. Bunun çok net olarak anlaşılması lazım. Bitkisel ilaçlarla ilgili çok güzel de bir yönetmelik yaptık. Avrupalıların, gelişmiş ülkelerin, Avrupa Birliğinin direktiflerini inceleyerek, çok güzel bir yönetmelik yaptık. Burada aslolan ilaç diye vatandaşa sunulan herhangi bir ürünün, delile dayalı olmasıdır. Yani herhangi bir kişi reklam yapıyor diye, sattığı şeyin hastalıklara iyi geldiğini neden düşüneceğiz. O sadece insanların umutlarının istismarı, umut tacirliği olur. Dolasıyla bakanlığımız bununla mücadele ediyor, bundan böyle de umut tacirliğiyle mücadele etmeye devam ediyor. Bir ilaç bitkisel de olsa kimyasal da olsa biyoteknolojik bir ürün de olsa ilaç olarak delillendirilmişse onun da vatandaşımıza ulaştırılmasını kolaylaştıracağız. Genel prensibimiz bu. Birisi Tarım Bakanlığından bir gıda desteği olarak, ruhsat alıyor, sonra bunu ilaçmış gibi büyük meblalarla vatandaşa pazarlıyor. Her derde deva, bitkiler, bir takım solüsyonlar.... Böyle bir haksızlığı vatandaşımıza yaptırmayız.''

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.